Kategoriler: İliç FaciasıManşet

İşçi sendikaları: İliç felaketinin sebebi üretim baskısı

Bugün 11. toplantısını gerçekleştiren TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, komisyon başkanı Atay Uslu başkanlığında madende çalışan sendika üyelerini temsil eden TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK üyeleriyle görüştü.

Komisyon başkanı Uslu, iki günlük İliç ve Balıkesir-İvrindi altın madeni ziyaretleri dahil olmak üzere bugüne kadar toplam 100 saate yakın toplantı yapıldığını ve bu toplantılarda 5 kamu kurumu, 4 üniversite, ruhsat sahibi şirketler ve diğer taraflar da dahil olmak üzere 75 kişinin dinlendiğini söyledi.

Kazanın ve madenciliğin tüm paydaşlarıyla iletişimlerin devam ettiğini söyleyen Uslu, bakanlıklar, yargı organları, firmalar, odalar, sendikalar, STK’lar, dernekler, vakıflar ve üniversitelerden 60’a yakın bilgi talebinde bulunduklarını ve buralardan bilgi almaya devam ettiklerini belirtti. Uslu, bugüne kadar komisyona 8 bin sayfa dokümanın iletildiğini bildirdi.

İliç Altın Madeni’nde toprak kayması: En az dokuz işçi toprak altında
İliç’te yığın liçin altındaki üç işçinin daha cansız bedenine ulaşıldı
Çevre Bakanlığı’ndan İliç itirafı: Denetim boşluğunu yeni fark ettik, şirket kendini denetlemeli!
İliç için Meclis Araştırma Komisyonu kuruluyor

Üç yıllık üretim 10 ayda yapılmaya çalışıldı

Demirören Haber Ajansı‘nın aktardığına göre çalışanlar üzerindeki üretim baskısını anlatan HAK-İŞ genel sekretere yardımcısı Hamdi Abdullah Koçoğlu, yaşanan felaketin en önemli sebebinin üç yılda yapılacak üretimin 10 ayda yapılmaya çalışılması olduğuna dikkat çekti.

HAK-İŞ’in üretim baskılarının göstergesi olarak komisyona sunduğu tespitler şu şekildeydi:

  • Liç yığını alanı yeterince geniş olmadığı için liç yığını yükseltildi
  • 8 kat olması gereken liç yığını yüksekliği 20 kata çıktı
  • Sulama tonajı fazla olduğu için toprak kirli suyu hapsetti
  • Maliyetleri düşürmek için liç yığınına çimento basılmadı
  • Liç yığınındaki çatlaklara rağmen üretim sürdürüldü
  • 2020 yılından beri iş sağlığı ve güvenliği denetimleri yüz yüze yapılmadı

Komisyon toplantısında çözüm önerilerini de anlatan Koçoğlu, bölgedeki yığın liçindeki çatlak ve çökme verilerinin sismik tarama cihazlarıyla günlük olarak kaydedilmesi, bu verilerin sürekli kontrol edilmesi, cihazların bakımlarının düzenli yapılması ve olumsuz durumların raporlanması gerektiğini söyledi.

Koçoğlu, komisyonun mevcut iş yerinde sismik tarama cihazının kullanılıp kullanılmadığını, buradan düzenli veri alınıp alınmadığını ve veri alındıysa veriye yönelik ne gibi tedbirler alındığını araştırması gerektiğini belirtti.

Üretim baskısı çalışma koşullarını daha da zorlaştırıyor

Madende örgütlenen Türkiye Maden İşçileri Sendikası şube müdürü Yıldırım Beyazıt Çetin ise her cuma iş güvenliği üzerine İliçli yöneticilerin ve temsilcilerin katıldığı toplantılar düzenlendiğini ancak bu toplantılarda yığın liçiyle ilgili bir şikayet duymadığını söyledi. Çetin, “Bize işçi kardeşlerimizden bir tane yazılı ya da sözlü ‘burada çatlak var’ denmedi” dedi.

Öz Maden-İş Sendikası genel başkanı Fahrettin Kütükçü ise kazan iki günce bölgede yapılan toplantıda “Her an her şeyin olabileceğini iki gün öncede bu insanlar bana söyledi. Bu benim için bir vebaldir, ben de sizlere duyurmakla mükellefim” şeklinde konuştu.

Kütükçü de HAK-İŞ’in dile getirdiklerini doğrulayan bir açıklama yaparak ekonomik maliyeti nedeniyle liçin içine beton basılmadığını ve “üretim baskısının had safhada olduğunu” belirtti.

Ekonomik kazanç baskısının çalışma koşullarını daha da zorlaştırdığını söyleyen Kütükçü, işçilerin iş güvenliğinin olduğuna inanmadığını söyleyerek “Madencilerin kanunları kanla yazılıyor, ille ölmek zorunda mıyız? 301 insan öldü, yasalar değişti” diyerek mevcut yasalara tepki gösterdi.

Türkiye’de her gün 4 işçi hayatını kaybediyor

TÜRK-İŞ sendikasının sosyal güvenlik danışmanı Barış İyiaydın, İliç’ten beri Türkiye’de 600 işçinin daha hayatını kaybettiğini ve her gün iş kazası ve meslek hastalıkları nedeniyle 4 işçinin hayatını kaybettiğini söyledi. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün verilerine referans veren İyiaydın, dünya genelinde de yılda üç milyon işçinin hayatını kaybettiğine dikkat çekti.

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) verilerine göre Türkiye’de 2022 yılında 1517 işçi hayatını kaybetti. Ancak SGK kayıtlarına yansımayan birçok kayıt dışı işçi de hayatını kaybediyor. İyiaydın, paylaştığı verilerle Türkiye’de iş kazalarına uğrayan işçi sayısının ne kadar yüksek olduğuna dikkat çekti.

Paylaş
Yazar:
Haber Merkezi