Birçok çiftlik ürünlerini iklim değişikliğinin etkilerinden korumanın bir yolu olarak seraları tercih ediyor. Seralarda çalışan çiftçilerin sayısı giderek artarken yüksek sıcaklık ve neme maruz kalan işçilerin deneyimleri yeterince konuşulmuyor.
AP muhabirlerinin araştırması, “iklime dayanıklı gıda sistemi” vaatleriyle kurulan seralardaki çalışma koşullarının zorluklarına dikkat çekti.
Birçok serada sıcaklara karşı önlem alınmıyor, çiftçiler sıcaklardan nasıl korunabilecekleri konusunda ısı güvenliği eğitimleri sağlanmıyor ve sıcak çarpmasına yönelik koruma standartları bulunmuyor.
Dikey tarım şirketi Eden Greens‘in tarımdan sorumlu başkan yardımcısı Aaron Fields, ileri teknoloji seralarda çalışma koşullarının genellikle gözden kaçırıldığını söyledi.
Loughborough Üniversitesi‘nden araştırmacılar, iklim değişikliğinin tarım işçilerinin üretkenliği üzerindeki etkilerini inceledi. Sonuçlar, havalar ısındıkça işçilerin üretkenliğinin azaldığını ve daha az ürünün hasat edilmesi ve daha fazla işçiye ihtiyaç duyulmasıyla ekonomik kayıpların arttığını doğruladı.
Araştırmanın yazarlarından Jennifer Vanos, “İnsanların güvenli bir şekilde çalışabilmesi için kalp atış hızlarını düşürmeleri gerektiğini, bunun da aynı görevleri daha sıcak bir ortamda yapabilmek için egzersiz çıktılarını düşürmeleri anlamına geldiğini” söyledi.
Ancak ısı stresi, aşırı terleme, kramplar ve hızlı kalp atışına yol açtığı için seralarda güvenli çalışma koşullarının sağlanması mümkün olmuyor.
Aşırı sıcaklarda çalışmak baş dönmesi, halsizlik ve bayılma risklerini de arttırıyor. Özellikle yüksek nemli havalarda terin buharlaşarak vücudu serinleşmesi de zorlaştığı için yüksek sıcaklıklar daha tehlikeli hale geliyor.
Tarım işçileri üzerine birçok araştırma mevcut olsa da seraların çalışma koşulları ve seralardaki işçilerin deneyimleri konusunda yeterince araştırma yok. Seralar üzerine oluşturulan mevcut literatürün çoğu, insan sağlığından ziyade bitkilerin büyümesini ve üretimi daha etkili hale getirmeye odaklanıyor.
UCLA Isı Laboratuvarı‘nın kurucu direktörü Bharat Jayram Venkat, seraların çalışabilmesi için insan işçilere ihtiyaç olduğuna dikkat çekerek “Bu yüzden insan sağlığını düşünmek zorundasınız” dedi.
UC Merced‘in yaptığı farklı bir araştırma, hamile kadın tarım işçilerinde erken doğumların, düşük doğum ağırlığı ve doğum kusurları risklerinin daha yüksek olduğunu buldu. Ancak araştırmacılar, hamile kadın işçisi sayısı için örneklem bulmak zor olduğu için sonuçların genellenebilir olmadığını belirtti.
Sera üretimi giderek yaygın hale gelirken Hindistan‘daki Indira Gandhi Tarım Üniversitesi‘nden Shamim Ahamed ve Purvi Tiwari, seralarda çalışan tarım işçilerinin çalışma koşullarını inceledi.
Seraların sıcaklıkları arttırıcı etkisinin çalışılması gereken bir sorun olduğuna dikkat çeken araştırmacılar, sera çiftçilerinin bacak krampları, mide bulantısı ve baş dönmesi gibi sorunlarla karşılaştığını buldu.
Son yıllarda hükümetin kalkınma politikaları doğrultusunda Hindistan’da mevcut tarım arazilerinin azalamsı nedeniyle giderek yaygınlaşan seraların sıcaklıkları 50 dereceye kadar ulaşabiliyor.
Tiwari ve Ahamed, seralarda çalışan ve mide bulantısı, uyuşukluk ve dehidrasyon gibi sorunlar yaşayan işçilerle görüştü. Görüşmelerde sera işçilerinin ortalama kalp atışlarının açık alanda çalışan işçilere oranla yüzde 20 daha yüksek olduğu kaydedildi.
Amerika Birleşik Devletleri‘nin (ABD) güncel tarım verilerine göre ülke genelinde seralarda ve fidanlıklarda çalışan işçilerin sayısı 16 bin arttı. Bu çalışanların çoğu seralarda çalışıyor olsa da henüz seralar için ısı düzenlemeleri belirlenmedi.
Giderek artan sıcaklıkların etkisiyle ABD eyaletleri iç mekanlara ısı kuralları getirdi. Seralarda çalışan işçilerin sayısındaki artış, seralar için de benzer kuralların getirilmesini sağlayabilir.
Ahamad, sera çiftçilerinin çalışma koşulları üzerine yeterince araştırma olmadığı için çalışma koşullarına düzenleme ve standartların getirilmesinin zor olduğunu belirtti.
Araştırmacılar, işçiler için uygulanabilecek güvenlik prosedürlerinin yanında UV, ısı ve neme maruz kalmayı önleyen temel bina yönetmeliklerinin uygulanabileceğine dikkat çekiyor.
Ancak seraların türüne göre özelleştirilmiş protokoller uygulanması da mümkün. Ahamed, bu kuralların belirlenmesi için daha fazla araştırma yapılması gerektiğini vurguladı.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…