Kategoriler: Türkiye

Hacettepe’de basın açıklaması yapmak da yasak!

Sendikal faaliyete katılmaları gerekçe gösterilerek haklarında soruşturma açılan Hacettepe Üniversitesi çalışanları, bugün Beytepe Kampüsü’nde tüm engellemelere rağmen bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Beytepe Kampüsü Kütüphanesi önünde saat 12:00’de toplanan eğitim ve bilim emekçileri, açıklamaya destek vermek üzere Ankara’nın çeşitli üniversitelerinden gelen Eğitim-Sen üyesi akademisyenlerin ve Hacettepe Üniversitesi Hastanelerinde çalışan Sağlık Emekçileri Sendikası üyelerinin kampüse alınmaması üzerine, meslektaşlarının bekletildikleri kampüs girişine doğru yola çıktılar.

Bu sırada kampüs girişinde bekleyen sendika üyesi akademisyenler ise, çalışanı oldukları üniversite kurumuna girmelerinin engellenemeyeceğini belirterek kampüse doğru yürüyüşe geçtiler. Kampüse girmek isteyen yaklaşık 100 akademisyen ve sendika üyesi, özel güvenlik barikatıyla karşılaştılar. Barikata rağmen kampüse girmek için yürüyüşlerine devam eden eğitim emekçileri, özel güvenliğin fiili müdahalesiyle karşılaştılar. Kısa süreli bir arbedenin ardından barikatı aşarak kampüse giren emekçiler, kendilerini karşılamak üzere kütüphane önünden gelen çalışanlarla birleşerek rektörlüğe doğru yürüyüşe geçtiler.

Rektörlük önüne saat 13:00 civarında varan grup adına, Eğitim-Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç bir konuşma yaptı. Hacettepe Üniversitesi’nde yaşanan hukuk dışı uygulamalara ve yasaklara dikkat çeken Kılıç, üniversite yönetimi hukuka uygun davranmaya davet etti.

Açıklamanın tam metni şöyle:

Basına ve Kamuoyuna

Bugün burada bağımsız ve özgür bir biçimde toplum için bilgi üretmesi gereken üniversite çalışanlarının anayasal haklarına yönelik saldırıları teşhir etmek ve kınamak üzere toplanmış bulunuyoruz.

Hacettepe Üniversitesi çalışanlarının yaklaşık iki ay önce kamuoyuyla paylaştığı duyuruda “son zamanlarda hem öğrenciler hem de idari ve akademik personel aleyhine açılan soruşturmaların sayısı ve içerdiği iddialar kaygı verici boyutlara ulaşmıştır” denilmiş ve mevcut soruşturmaların geri çekilerek yasakçı uygulamalara son verilmesi talep edilmişti.

Geride bıraktığımız süre içerisinde bu çağrıya yanıt olarak hiçbir somut adım atılmadığı gibi, kaygımızı pekiştiren hukuksuz ve pervasız gelişmelerle karşı karşıyayız!

Son olarak, Eğitim-Sen üyesi on bir çalışan hakkında, yürüttükleri sendikal faaliyet gerekçe gösterilerek soruşturma açıldı. On bir eğitim ve bilim emekçisi “Eğitim-Sen adına izinsiz olarak tanıtım masası açıp, ‘Öğrencime Dokunma ve Asistan Kıyımına Hayır’ başlıklı el ilanlarını dağıtmak”la suç(!)lanıyor.

Bu gerekçeyle soruşturulanlar sadece akademik ve idari personel değil. Üniversitelerinin ve eğitim emekçilerinin sorunlarına duyarlılık göstererek yanımızda bulunan çok sayıda Hacettepe Üniversitesi öğrencisi hakkında da “izinsiz Eğitim-Sen standına destek vermek” gerekçesiyle soruşturma açıldı.

Sendikal faaliyetin “izinsiz” sıfatıyla tanımlanarak soruşturmaya konu olması, mevcut yasal düzenlemeler göz önünde bulundurulduğunda açıkça hukuk dışıdır. Sendikamız ve üniversite yönetimi arasında gerçekleşen görüşmeler, sendikamızı gerçekleştirilecek etkinlikleri sadece bildirmekle yükümlü kılmaktadır. İşyeri temsilciliğimiz tarafından gerçekleştirilen diğer etkinlikler gibi, soruşturmaya konu olan masa açma etkinliği de bir hafta öncesinden yazılı olarak rektörlüğe bildirilmiştir.

Sendikalı çalışanların, soruşturma hakkında kendilerine gönderilen resmi yazıda “sanık” olarak anılması da hukuk dışılığın bir diğer trajikomik örneği ve kişilere yönelik hakarettir. ‘İzinsiz’ tanımlamasını da, ‘sanık’ nitelemesini de, yasal sendikal faaliyetin soruşturma konusu edilmesini de asla kabul etmiyoruz!

Hukuki ve mantıki dayanakları olmamasına rağmen sendika çalışanlarını hedef alan soruşturmaların ardı ardına gündeme gelmesi, tarafımızca soruşturmaların bir yıldırma ve cezalandırma aracı olarak kullanıldığı biçiminde yorumlanmaktadır. Sadece geride bıraktığımız güz döneminde 30’a yakın Eğitim-Sen’li çalışan ve yüzden fazla öğrenci hakkında farklı gerekçelerle soruşturma açılmış, işyeri temsilcimiz iki ay içinde iki ayrı soruşturmayla karşı karşıya bırakılmıştır.

Eğitim-Sen, eğitim ve bilim emekçilerinin ekonomik, sosyal, demokratik ve kültürel haklarını korumak ve geliştirmek için vardır. Sendikal faaliyetimizi hedef alan herhangi bir girişim, kaynağı kim olursa olsun, eğitim emekçilerinin hak ve özgürlükler mücadelesini hedef almaktadır.

Eğitim-Sen olarak, sendikal faaliyetimizin soruşturmaya konu olmasını kınıyor;

– soruşturmaların ve stant yasağının derhal sonlandırılmasını,
– anayasal ve demokratik haklarımızı özgürce kullanabileceğimiz bir ortamın sağlanmasını,
– çalışanlara ve öğrencilere yönelik hukuksuz ve pervasız tavırdan vazgeçilmesini talep ediyoruz.

Ayrıca, sendikal faaliyetimizi engellemeye yönelik antidemokratik ve baskıcı uygulamaların sorumluları hakkında gerekli hukuki süreci başlatacağımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz.

Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

(marxist.org)

Paylaş
Yazar:
Haber Merkezi