Kategoriler: Dış Köşe

El Nino geliyor – Levent Kurnaz

Yazar:
Konuk Yazar

İnsanlık ilgilenmeye başladığından beri Güney Amerika’nın batı kıyısındaki okyanus sularının periyodik olarak ısınıp soğuması dikkat çekmiştir. Bu ısınıp soğuma o bölgede yaşayan balıkçılar için çok önemlidir. Peru açıklarındaki okyanus suyu soğuk olursa bu dipteki besleyici ve soğuk suyun yüzeye daha fazla çıktığını gösterir, bu da balıkçıların avlayabildiği balık miktarını arttıracağı için yüzler güler. Tam tersi eğer soğuk su yüzeye az çıkarsa bu sefer de tutulan balık miktarı azalır. Güney Amerika’nın batı kıyısındaki insanlar çoğunlukla balıkçılık ile geçindikleri için yüzyıllar boyu bolluklar ve kıtlıklar, bunlarla birlikte devletlerin yükseliş ve çöküşleri hep okyanusun yüzey sıcaklığındaki bu değişime bağlanmıştır. Suyun sıcaklığındaki artış genelde kendisini sene sonuna doğru gösterdiği için Hz. İsa’nın doğumuyla bağdaştırarak bu olaya El Nino (küçük erkek çocuk) denmiştir.

El Nino ilk başta sadece Peru kıyılarını etkileyen bir olay gibi görülse de kısa bir süre içerisinde Peru kıyılarında başlayan bir olayın dünyanın neredeyse her bölgesindeki iklim olaylarını ciddi biçimde etkilediği ortaya konmuştur. Mesela El Nino görülen yıllarda  ABD’nin orta bölgeleri, yani tarım üretiminin kalbi, normalden daha sıcaktır ve daha az yağış alır. Pasifik’te çok daha fazla tropik siklon görülür. Afrika’nın doğusundaki yağış miktarı artarken batısı daha az yağış alır ve kuraklık Doğu Afrika’dan Batı Afrika’ya taşınır. Güney Asya ve Avustralya’nın aldığı yağış miktarı ise ciddi anlamda azalır. Avrupa’da Alplerin kuzeyi daha yağışlı ve bulutlu olmasına karşın Akdeniz Havzası’nda özellikle kışlar ılıman ve az yağışlı geçer.

Diğer iklim olaylarında da olduğu gibi, “El Nino başladı” diyebilmek için Peru açıklarındaki okyanus yüzey suyunun üçer aylık ortalamalarına bakmak gereklidir. Bu ortalamalar iki aydır normal sıcaklığın üzerinde gidiyor. Eğer Eylül ayı ortalaması da normalin üzerinde olursa, ki olacak gibi duruyor, resmen “El Nino başladı” diyebiliriz. Ancak yapılan pek çok model bu sefer El Nino’nun çok sert olmayacağını ve 2013 yılının Ocak-Mart aralığında sona ereceğini gösteriyor. Gene de dünya genelinde El Nino’nun yarattığı etkiler 3-6 ay daha devam edeceğinden gelecek sene ve gelecek yaz için bir takım tahminlerde bulunmak fazla güç olmayacaktır.

Öncelikle Kuzey Amerika’nın orta kesimleri, Güney Asya, Avustralya ve Batı Afrika fazla yağış almayacağı için bu bölgelerde kuraklık, kuraklığa bağlı tarım üretiminde düşüş ve buna bağlı olarak da dünya gıda fiyatlarında ciddi bir artış bekleniyor gelecek yaz için. Özellikle Güneydoğu Asya’da azalan yağış çok su gerektiren pirinç tarımına zarar vereceği için bu bölge kaynaklı pirinçten başlayan ve diğer tahıllara yayılan bir kıtlık söz konusu olacaktır. Uzun yıllardır kıtlıkla savaşan Somali-Etiyopya-Tanzanya bölgesi yağış alacağı için buradaki sorunların kısa süreli de olsa unutulması beklenebilir. Ama buna karşılık ciddi politik karışıklık içerisinde olan Mali-Nijerya bölgesinde ise sorunlara bir de kuraklık eklenmesi bekleniyor.

Ülkemizde ise özellikle kış ve ilkbahar yağışlarında beklenen azalma gelecek yaz için gıda ürünleri fiyatlarında ciddi artışa sebep olacaktır. Özellikle Mayıs-Temmuz aralığında ülkemizin özellikle batısında zaten normalin 2-3 derece üzerinde seyreden sıcaklıkların bir 2-3 derece daha artması beklenebilir. Bu artışla beraber gelebilecek yoğun yağışlar ise sel riskini arttırıyor.

Peki derseniz ki “bu El Nino yüzyıllardır görülen bir olgu, 3-5 senelik döngülerle kendisini tekrarlıyor, bu sefer neden bu kadar haber olacak?” cevabımız basit olacak. Normal bir dünyada, yani sıcaklıkların zaten normalin 2-3 derece üzerinde seyretmediği bir dünyada sıcaklıklar bir – iki yaz ortalamanın 2-3 derece üzerine çıkacak olursa bu hepimizi bunaltır. Ama zaten bizim yarattığımız iklim değişikliği ile bizim yaşadığımız bölgeler ortalamadan 2-3 derece sıcak yazlar geçirirken bunun üzerine bir de El Nino etkisi bindiğinde insanın da doğanın da sınırlarını zorlayacak şartlar doğabiliyor. Bu sebeple artık başımıza gelen ve gelecek iklim felaketlerini “aman El Nino geliyor” veya “bakın güneş lekeleri de artıyor” türü konuya etkisi olan ama felaketlerin ardındaki esas sebep olmayan konularla açıklamaya çalışarak sulandırmaya bir son vermek gerekiyor.

Levent Kurnaz – www.t24.com

 

 

Paylaş
Yazar:
Konuk Yazar
Etiketler: el nino

Önceki Haberler

Bir çocuk, deprem ve TOKİ savaşı: Terk etmeyeceğiz!

Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…

11/02/2025

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…

27/12/2024

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…

27/12/2024

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…

24/12/2024

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…

16/12/2024

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…

15/12/2024