Ekoloji Aktivisti, Kazdağı Koruma Derneği Başkanı ve Ekoloji Birliği Yürütme Kurulu üyesi ve eski eşsözcüsü, ekofeminist Süheyla Doğan, Mart 2024’te yapılacak yerel seçimler için yıllardır yaşanan ekokırıma karşı mücadele ettiği Çanakkale‘de, CHP’den İl Genel Meclisi üyeliği için aday adaylığını açıkladı.
Kadınların özellikle ekolojik sorunlarda ön saflarda olmasına karşın, karar alma mekanizmalarında, yönetim kademelerinde temsil edilmediğini söyleyen Doğan, neden İl Genel Meclisi’ni seçtiğini “Sivil toplum çalışmalarım nedeniyle temas etmek durumunda kaldığım ve ne kadar önemli olduğunu gördüğüm İl Genel Meclisi’nde kadınların ve ekoloji hareketi temsilcilerinin yer alması çok şeyi değiştirebilir” diye açıkladı.
Doğan’ın adaylık açıklaması özetle şöyle:
“Kadınlar olarak nüfusun yarısını oluşturuyoruz. Bizim de erkekler gibi elimiz, kolumuz, gözümüz kulağımız, beynimiz ve aklımız var.
Peki neden karar alma mekanizmalarında yokuz? Çoğu sivil toplum örgütünde, odalarda, sendikalarda, siyasi partilerin yönetim kurullarında neden kadınlar yok? Neden ev işleri bize, ücretli dış işler erkeklere? Neden çocukların, hastaların, yaşlıların, eşlerin bakımı bize? Üstelik bazılarımız tüm bu işleri yaparken bir yandan da düşük ücretle geçimlik işlerde çalışıyor. Diğer yandan da hak ararken; yaşamlarımıza, haklarımıza sahip çıkarken şiddete maruz bırakılıyor, öldürülüyoruz.
Cumhuriyetin kuruluşunun üzerinden 100 yıl geçti. Çağ atladık diyoruz. Peki neden hâlâ Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kadın vekillerin oranı yalnızca yüzde 19,8? Neden yerel yönetimlerde kadın temsil oranı sadece yüzde 3? Nerede bu kadınlar? Neden engelleniyor?
Durum sizce de vahim değil mi?
Kadınlar olarak, yıllardır bu karanlık tablo değişmeli dedik. Kadınlar olmadan demokrasiden, eşitlikten, adaletten bahsedilemeyeceğini söyledik. Eşitlik için mücadele ederken saçlarımızı ağarttık.
EŞİK-Eşitlik İçin Kadın Platformu’nun kuruluşundan bu yana gönüllüsüyüm. EŞİK’te yerel seçimlerle ilgili bir çalışma başlattık. Amacımız “EŞİT TEMSİL” talebiyle kadınları aday olmaya teşvik etmek, partilerden kadınların adaylık süreçlerini kolaylaştırmalarını, kadınların eşit temsil ve fermuar yöntemi ile seçilebilir yerlerden aday göstermelerini istemek, nasıl adaylar ve nasıl yerel yönetimler istiyoruz konusundaki taleplerimizi de siyasi partilere ve kamuoyuna duyurmak. Ancak fark ettik ki EŞİK içinde bile çok az sayıda kadın, aday adaylığı için başvurmuştu veya başvurmayı düşünüyordu.
… Ancak bir şeylerin de değişmesi gerekiyordu. Bizlerin, kadının insan hakları için yıllardır mücadele veren kadınların elini daha fazla taşın altına koyması gerekiyordu. İçimizden bir kaçımız birbirimizi cesaretlendirerek aday adayı olmaya karar verdik. … CHP son kurultayından değişim iddialarıyla çıkmıştı ve yeni genel başkan eşit temsilden, eşitleyici politikalardan, liyakatten söz ediyordu. Kadınları partisine çağırıyor, yerel yönetimlerde kadın adaylara mutlaka yer verileceğini söylüyordu. İnandık, güvendik ve başvurumuzu yaptık. Şimdi partinin sözünü tutmasını ve demokrasiyi, eşitliği, adaleti uygulamasını bekliyor, inanıyoruz.
Diğer yandan, ekoloji örgütlerinde yer alan yaşam savunucuları da yerel yönetimlere aday olma konusunda benzer endişelerle çekimser davranmakta. Ekoloji Birliği bugün yaptığı basın açıklaması ile hem yaşam savunucularını aday olmaya çağırdı, hem de ekoloji hareketinin yerel yönetimlere ilişkin taleplerini gündeme getirdi.
EŞİK ve Ekoloji Birliği’nin çağrıları ve talepleri çok önemli. Umarım adaylarda ve siyasi partilerde karşılığını bulur.
Yerel yönetimlerde belediyeler, meclisler, muhtarlıklar gibi farklı organlar var. Bunlardan bir tanesi de İl Genel Meclisleri. Sivil toplum çalışmalarım nedeniyle temas etmek durumunda kaldığım ve ne kadar önemli olduğunu gördüğüm İl Genel Meclisi’nde kadınların ve ekoloji hareketi temsilcilerinin yer alması çok şeyi değiştirebilirdi. Ben de buradan başladım ve CHP’den Çanakkale il genel meclisi aday adaylığı için başvurdum.
İl genel meclisi, ilin tarımı, turizmi, sanayisi, eğitimi, altyapısı, sağlığı, imar planları, kırsalın kalkınması gibi pek çok konuda karar verici bir konumda. Meclis üyelerinin nitelikli, liyakat sahibi olması şart. Ne yazık ki uygulamalara baktığımızda, partilerin bu kurumu yeterince önemsemedikleri belli oluyor. Hele kadın temsili konusunda hiçbir şey yapılmadığı, meclisteki mevcut kadın üye sayısından görülüyor. Çanakkale İl Genel Meclisi’nde 34 üyenin yalnızca ikisi kadın. Biri iktidar partisinden, diğeri de muhalefetten.
Eğer seçilirsem;
Hepimizin özlemi olan demokratikleşmeye, halkın sorunlarına çözüm getirmeye ve eşit yurttaşlık ilkesini hayata geçirmeye yerelden başlayarak ulaşabiliriz. Ben seçilirsem, kadınlar ve doğa savunucuları seçilirse; hem kadınlar, hem doğa kazanır, Çanakkaleliler kazanır, ülkemiz kazanır!
1957 yılında, Tokat’ın Erbaa ilçesinin Zilhor köyünde doğdu. Lise eğitimini burslu olarak kazandığı Özel İstanbul Amerikan Robert Lisesi’nde, üniversite eğitimini Orta Doğu Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünde tamamladı.
1980 yılında Ankara’da Limanlar İnşaatı Genel Müdürlüğü’nde Etüd Proje Mühendisi olarak başladığı kariyerine, aynı kurumda araştırma şefi olarak devam etti. 1987 yılında, Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı, Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü, Antalya Serbest Bölge Müdürlüğü’ne geçti ve kontrol mühendisi olarak görev yaptı. 2002 yılında Serbest Bölgelerin bağlandığı Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı’ndan Dış Ticaret Uzmanı olarak emekli oldu.
Emekliliğiyle birlikte ekoloji ve kadın çalışmaları yapan sivil toplum örgütlerinde görev yapmaya başladı. ODTÜ Mezunları Derneği Antalya Şubesi, Antalya Çağdaş Eğitim ve Kültür Vakfı, Antalya Kent Konseyi Kadın Meclisi, Antalya Kadın Danışma Merkezi, Nusratlı Köyü Kültür Turizm ve Dayanışma Derneği ve Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nde üyelik, başkanlık ve eş sözcülük görevlerinde bulundu.
Halen kurulmasına öncülük ettiği Nusratlı Köyü Kültür Turizm ve Dayanışma Derneği’nin yürüttüğü çok sayıda ulusal projeyle ödüller aldı, köyde doğal ürünler satış merkezi kurulmasına ön ayak olarak köy kadınlarının ekonomik olarak desteklenmesine katkıda bulundu.
2007 yılında, Küçükkuyu yakınlarındaki Bahçedere mevkiinde başlayan altın madeni sondajı projesine karşı yöre halkı ile birlikte Kazdağı Koruma Girişimi Grubu’nu kurdu. Projenin iptal edilmesini sağlayan mücadeleleri sayesinde 2012 yılında Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği olarak kurumsallaştı ve tüm Kazdağları ve çevresine yayıldı. Açılan sayısı 100’ü aşan davalar ile başta altın madeni projeleri olmak üzere tüm ekolojik, kültürel yıkım projelerine karşı bölgenin doğal ve kültürel değerlerinin korunmasında önemli hukuki kazanımlar elde edilmesinde rol oynadı.
Halen Edremit Körfezi’nde örgütlü Körfez Bağımsız Kadın Dayanışması, ülke çapında örgütlü ve 300’den fazla bileşeni olan Eşitlik İçin Kadın Platformu-EŞİK’in ve Eşitlik İzleme Kadın Grubu- EŞİTİZ’in üyesi.
2002 yılından bu yana Çanakkale’nin Ayvacık ilçesi, Nusratlı Köyü’nde yaşıyor. Şair ve yazar Mecit Ünal ile evli olan Doğan’ın ODTÜ, Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’nden mezun bir kızı ve 12 yaşında bir torunu bulunuyor
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…