Fan Ho, Çin 1959
Bugün Dünya Sokak Fotoğrafçılığı Günü…
Sokak fotoğrafçılığını kimisi stalkerlık, kimisi sapıklık, kimisi delilik olarak tanımlamış. Meyerowitz “eğer bir fotoğraf karesine baktığında o sokağı hissedebiliyorsan, koklayabiliyorsan” o sokak fotoğrafıdır demiş. Bir başka usta Henri Cartier Bresson’ a göre sokak fotoğrafı geometridir, ışıktır. Robert Frank ise sokak fotoğrafçılığı için yaşamların belgelenmesidir demiş.
Fiziki ve toplumsal dokusu (özellikle son yıllarda) hızla değişen bir kentte doğdum ve halen o kentte yaşıyorum. Bu kent, yaşadığım mahalle, âşık olduğum, bir zamanlar alabildiğine özgür, gezip-tozduğum sokaklar – kaldırımlar her geçen gün eski tadından-dokusundan bir şeyler kaybediyor ne yazık ki.
İlk fotoğraf makinemi 1970’ lerin sonuna doğru Süleymaniye’ deki Rus Pazarı’ ndan almıştım. Üzerinde 50 mm. objektifi bulunan klasik bir Zenith makineydi. Rulo filmlere görüntüleri atıyor ve sonra banyo-baskı yapıp ortaya ne çıktığını görebiliyorduk. Negatif film ve baskı giderleri bir lise öğrencisi için önemli bir maliyetti ama fotoğrafın büyülü dünyasına bulaşmıştım bir kere ve bu güne kadar bir şekilde fotoğraf çekmeye- başkaları tarafından çekilmiş fotoğrafları seyretmeye- o büyülü dünyanın içerisinde kalmaya devam ettim.
Sokak fotoğrafçılığı günlük yaşamı farklı bir gözle görmemi, daha önce defalarca geçtiğim sokakları, insanlarımı, hayatı paylaştığım diğer canlıları yeniden keşfetmemi sağladı. Yaşadığım mekânları- insanları, çevremde olup biteni fotoğraflamak da izlemek de paylaşmak da bana sonsuz bir keyif verdi, halen veriyor.
Daha sonraları gelişen dijital fotoğraf makineleriyle çekim ve baskı maliyetleri ortadan kalktı. Bu gün bir dijital makine (veya cep telefonu) ve bir de bilgisayarınız varsa sayısız fotoğraf çekip, bunları düzenleyip (ya da ham haliyle) sosyal medya üzerinden paylaşma şansımız var. Ama yine de bir görüntünün negatiften pozitife dönüşünü görmenin veya basılı halini beklemenin romantik tadını aramıyor değilim.
Ben de Robert Frank gibi düşünüyorum. Sokak fotoğrafçılığı her türlü klasik “iyi fotoğraf” tanımlarının ötesinde, özgürlüğün, doğaçlamanın-anın, sıradan olanın, yaşamların büyüsünün yakalanması, belgelenmesidir. Bana göre gerçek zenginlik, özgürlük ev, araba, mal-mülkte değil, Arnavut kaldırımı sokakların kokusunu duyumsamakta, başka insanların yaşamlarına dokunmakta gizliydi. Bugün artık arabaların egzoz dumanlarına, betonun ruhsuzluğuna teslim olmuş sokaklarıyla bu gergin kent birçok insan gibi beni de pek mutlu etmiyor ve köşede bucakta kalmış yerleri arıyor, objektife düşen cılız görüntülerle avunuyor ve bir fırsatını yaratıp belki de bu kenti (eski fotoğrafları da yanıma alarak) terk etmenin yollarını arıyorum.
Sokak fotoğrafçılığının ustaları Brassai, Henri Cartier Bresson, Elliot Erwit, Ara Güler ve benzerleri bu işi yaparken ışık, kompozisyon… gibi iyi fotoğrafın özelliklerinin ne olduğunu da bizlere gösteriyorlardı. Bunu fotoğraflarımızda yalayabiliyorsak ne ala, ama bence tüm bu yeteneklerimizin gelişmesini beklemeyelim, elimizde anı sabit görüntüye dönüştürecek ne varsa, kameralı bir cep telefonu, basit bir bas-çek makine veya daha iyi bir şey, sokağa çıkalım, belki de bir süre sonra hayatımızdan çıkıp gidecek olan insanları, mekânları, canlıları… kısaca sokaklarımızı, mahallelerimizi, insanlarımızı fotoğraflayalım.
Önce kendimiz için fotoğraf çekelim. Çektiğimiz fotoğraflardan memnun kalmıyorsak o an iyi bir fotoğrafın nasıl olması gerektiğini de öğrenmeye başlıyoruz demektir.
Adı daha az bilinen bazı sokak fotoğrafçılarının fotoğraflarını da paylaşmak istiyorum.
Bugün “Dünya Sokak Fotoğrafçılığı Günü”, makinamızı alalım ve sokağa çıkalım.
Ercüment Gürçay
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…