Dolmabahçe mutabakatı öncesinde yaşananlar
Yapılan röportajda 28 Şubat’ta yapılan Dolmabahçe mutabakatına giden yolda İmralı görüşmelerinde verilen sözlerden biri olan PKK’nin Türkiye’den çekilmesini sağlayacak yasanın çıkmamasının geri çekilme sürecini uzattığını buna rağmen yine de geri çekilmenin başladığını ancak hükümet yetkililerinin söylemlerinin ve baraj, kalekol yapımlarının güvensizlik yarattığını ve sonrasında Gezi direnişinde hükümetin tutumunun güvensizliği arttırdığını belirtirken mutabakat metni ile ilgili de anlaşmazlık yaşandığını Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mutabakat sonrasında “Dolmabahçe mutabakatını doğru bulmuyorum” sözlerinin ise AKP oylarının azalmasını durdurmaya yönelik bir manevra olduğunu belirtiyor.
“Şu anda yer yüzünde Ankara-Kandil ve İmralı ile görüşebilen tek siyasi parti biziz”
Demirtaş HDP’nin pozisyonuna yönelik olarak sorulan soruya verdiği cevapta yer yüzünde Ankara-Kandil ve İmralı ile görüşebilen tek siyasi parti olduklarını ve çatışan tarafları uzlaştırmak için aracı olarak işlevsel bir rol üstlendiklerini ayrıca Öcalan’ın barış konusunda çok büyük rolü olduğunu ancak görüşmelerin sonlandıran hükümetin müzakerelere sahip çıkmadığını belirtiyor.
“Hiç kimsenin ölmemesi lazım”
Başaran’ın “Diyarbakır ve Adıyaman’daki polisler niye öldürüldü? “ sorusuna ise Demirtaş şu şekilde yanıt veriyor;
Savaşın ve çatışmanın bizim gibi sivillerin anlayamayacağı bir iç mantığı vardır. Biz savaşın bize acı ve anlamsız gelen iç mantığına müdahale edemezsek ölümleri de engelleyemeyiz. Sivil siyasetle uğraşan bir insan olarak niye öldürüldü sorusunu cevaplandıramam. Öldürülmemeleri lazımdı. Hiç kimsenin ölmemesi lazım. Bizim iç mantığımızda sivil siyaset dünyamızda böyle birşeyi açıklayamazsınız ki. Gerekçesini bulamam
“Bizim desteğe ihtiyacımız var”
HDP’nin son yaşananlarla ilgili duruşunu açıklarken savaşın faturasını bütün Türkiye’nin ödediğini, çatışan taraflara acilen dur çağrısı yapılması gerektiğini belirten Demirtaş medyanın da savaş ayarlarına dönmemesi gerektiğini belirtiyor. Barış için destek çağrısını ise şu sözlerle yapıyor: “Bizim açıklamalarımızı PKK’yi korumak, hükümete vurmak şeklinde yorumlamamak lazım. Bizim desteğe ihtiyacımız var. AKP içinde bir çok kişinin de barışı çok istediğini biliyoruz. Onlar da sesini çıkarsın”.
(Yeşil Gazete)
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…