Adalet arayışlarının 600. haftasında bir araya gelen Cumartesi Anneleri, “Bir kez daha ilan ediyoruz, korku üreten politikalar
‘Cumartesi Anneleri 600 haftadır aynı yerde’ yazılı büyük bir pankartın etrafında toplanan kalabalığa, Arjantin’de, kayıp yakınlarını arayan Plaza de Mayo Anneleri’nin gönderdiği, sesli mesajlar dinletildi. Plaza de Mayo Anneleri’nden Aída Sarti mesajında, “600. haftanızı selamlıyorum. Hepimiz sizleri kucaklıyoruz” dedi. Maria Adela Antokoletz ise şöyle konuştu: “Kurucu çizgi Plaza de Mayo Anneleri’nin sevgili kız kardeşleri, Türkiyeli anneler merhaba… Gözaltında kaybedilen bir avukat ve öğretmenin kız kardeşiyim. Yılmak bilmeden sürdürdüğünüz hakikat ve adalet arayışınızda başarı dileklerimle yüklü hayranlığımı iletiyorum. Sizleri sımsıkı kucaklıyorum. Zafere kadar, daima.”
Erdoğan söz vermişti
1980’de kaybedilen Hayrettin Eren’in annesi Elmas Eren, “Şimdiki Cumhurbaşkanı söz vermişti ‘bulacağım’ diye. Ama bulmadı, 36 yıldır ağlamaktan gözlerim kurudu. Araya araya canımız çıktı. Bizim pırıl pırıl çocuklarımızın suçu neydi? Biz çok bir şey istemiyoruz. Yavrularımızın kemiklerini istiyoruz” diye konuştu. 1995’te katledilen Hasan Ocak’ın annesi Emine Ocak, “Başka gençler için, başka çocuklar ölmesin diye oturuyorum” dedi. 1995’te kaybedilen Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız da “Bu adaletsizlik devam ederse 600 hafta daha burada olacağız” diye konuştu.
Bu meydanda 3. kuşak
1995’te kaybedilen Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun, “Bu meydanda üçüncü kuşağı büyütüyoruz. Hepimiz suçluyuz, sustuğumuz için 90’lı yıllarda birlikte sokağa çıkmadığımız için suçluyuz. Annelerimiz korkmadı, bizim de korkmaya hakkımız yok, korkması gereken şehirleri yerle bir edenler, Cizre’yi yakanlar, Taybet Ana’yı katledenlerdir” dedi. Üçüncü kuşak adına söz alan 21 yıl önce kaybedilen Abdulkerim Yurtseven’in torunu Berivan Yurtseven, “Kaybedenler hesap verene kadar burada olacağız” dedi. Ortak basın açıklamasını Hüseyin Taşkaya’nın kızı Serpil Taşkaya okudu: “600 haftamız vesilesiyle bir kez daha ilan ediyoruz, korku üreten politikalar karşısında susmayacağız, kayıplarımızı aramaktan, adalet, hakikat ve barış talep etmekten vazgeçmeyeceğiz. Siz de dünyanın neresinde olursanız olun, insanlık onurunu hedef alan, gözaltında kaybetme suçu karşısında susmayın. Çünkü yok edilmek istenen yalnızca evlatlarımız değil, insanlığın hafızası ve vicdanıdır.”
kaynak: Cumhuriyet
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…