Dün gece geç saatlerde duyurulan haberden sonra konuşan COP29 Başkanı Muhtar Babayev, “Bu olumlu ivmeyi memnuniyetle karşılıyoruz. Bakü’de gerçekleştirdiğimiz tüm çalışmalarımıza ilham verecek bir uzlaşma ruhu oluştuğunu umuyorum” dedi.
Alkışlarla ve itirazsız bir şekilde kabul edilen taslak kararın yıllardır süren tartışmalı karbon piyasaları çıkmazına son verdiği öne sürülse de iklim kampanyacıları kararın aceleye getirildiğini düşünüyor.
Zengin ülkelerin yurtdışında ucuz iklim eylemlerine para öderken, içerideki pahalı emisyon kesintilerini geciktirmelerinin önünü açan kurallar dizisi; ülkelerin dünyanın diğer bölgelerindeki gezegeni ısıtan kirliliği ortadan kaldırmaları veya önlemeleri karşılığında (örneğin ağaç dikmek veya yağmur ormanlarını kurtarmak) kredi satın alabilecekleri ve kendi emisyon hedeflerine ulaşma yolundaki ilerlemeyi sayabilecekleri bir sistem oluşturmanın önündeki son engellerden bazılarını ele alıyor.
Anlaşmanın, şirketlere ve ülkelere açık olacak, BM tarafından denetlenen küresel bir karbon piyasası içinde emisyon ticareti için gereken netliği sağlaması bekleniyor.
‘İlk günde aceleye getirildi’
Karbon piyasaları iklim politikasında kutuplaştırıcı bir güç. Destekçiler, gezegeni kurtarmak için önemli fonların yönlendirilmesine yardımcı olduklarını söylerken, eleştirenler özellikle bazı şirketlerin coşkuyla benimsediği gönüllü karbon piyasasındaki dolandırıcılık ve zararlı projelerin parçalanmış geçmişine işaret ediyor. .
6. Madde olarak bilinen karbon piyasası kuralları konusunda anlaşmaya varma çabaları, gezegenin ısınmasını durdurmak için BM görüşmelerinde sürekli bir engel oluşturuyordu. Son iklim görüşmelerindeki diplomatlar, ülkelerin tartışması için çözümler önermekle görevli bir BM denetim organının önerilerini reddetmişti.
Kâr amacı gütmeyen Carbon Market Watch grubunun politika uzmanı Isa Mulder, zirvenin ilk gününde tartışma yapılmadan kuralların kabul edilmesinin BM İklim Konferansı sürecine olan “güveni zedelediğini” söyledi: “COP29’u arka kapı anlaşmasıyla başlatmak… şeffaflık ve uygun yönetim için kötü bir emsal teşkil ediyor.”
Söz konusu kuralların, iklim kampanyacıları ve uzmanların büyük endişesi olan emisyonların iki kez sayılması riskini azaltması ve insan haklarını korumak için daha güçlü güvenceler içermesi bekleniyor.
Ancak Mulder, metnin aynı zamanda karbon tasarrufundaki başarıların tersine dönmesi riskiyle karşı karşıya olan projelerle nasıl başa çıkılacağı gibi pek çok cevapsız soru bıraktığını söyledi.
Güçlü kurallar ve denetim şart
“Madde 6” denetim organının eski başkanı ve mevcut üyelerinden biri olan Olga Gassanzade ise yeni standartların sağlam olduğunu olmasına karşın sürece yönelik eleştireliri haklı buldu. Buna karşın gelişmekte olan dünyaya karbon finansmanı dağıtımını ölçeklendirmek için madde 6.4’ü mümkün olan en kısa sürede işlevsel hale getirmenin de kritik önem taşıdığını belirtti.
Karbon piyasalarını eleştirenler, dengeleme projelerinin geçmişte aşırı vaatlerde bulunup yetersiz performans gösterdiğine, korunması gereken ormanların yangınlarla yok edildiğine ve yenilenebilir enerji projelerinden kaynaklanan emisyonların, muhtemelen zaten inşa edilecek olmalarına rağmen bilançolara yansıtıldığına dikkat çekiyor.
Uluslararası Çevre Hukuku Merkezi’nden avukat Erika Lennon, “Karbon piyasalarının iddia ettikleri gibi davranmadığını ve insanların haklarını ihlal eden piyasa projelerine defalarca tanık olduk. “Tüm bu suistimalleri önleyecek güçlü kurallar konulmazsa, Paris Anlaşması‘nın bütünlüğü tamamen zedelenebilir.” dedi.
Friends of the Earth’ten Lise Masson da anlaşmanın hayal kırıklığı yarattığını söyledi;
“COP29’un ilk gününde karbon piyasalarından söz edilmesi kabul edilemez ve tüm sürecin güvenilirliğini zedeliyor. Ayrıca, küresel güneydeki topluluklar, yerli halklar ve her şeyden önce küçük köylü çiftçiler üzerinde yıkıcı etkileri olacak küresel bir karbon piyasasının kapılarını açıyor. Karbon piyasaları iklim finansmanı değildir ve küresel güneye olan iklim borcunu ödemek yerine bu yeni sömürgeci planların Cop29’un bir başarısı olarak desteklenmesini kabul edemeyiz.”