“Güvenilir, ulaşılabilir, ödenebilir, kaliteli, yeterli, çevreyle dost ve sürdürülebilir şekilde enerjiye erişim temel bir insan hakkıdır. Türkiye bilinçli uygulanan yanlış politikalar ile fakirleştirilmiş, gelir dağılımında adalet ve eşitlik daha da bozulmuş ve orta gelirli sınıf yok olmuştur. Yaşanılan yüksek enflasyon ile halk yoksullaştırılmıştır. Halkın gelir seviyesi yükselinceye kadar kamunun enerji politikalarında daha fazla insiyatif alması zaruri hale gelmiştir. Fiyat, arz güvenliği ve yeşil enerji dönüşümü arasında geniş kitlelerin satın alma gücünü de dikkate alan enerji politikalarının yeniden tesis edilmesi bir zorunluluk olmuştur. Cumhuriyetin İkinci Yüzyılına girerken, bizleri önce 2030 daha sonra 2050’lere taşıyacak olan Enerji Politikamızı; 6 Ana İlke, 6 Tema, 6 Sektör, 16 Proje ve Güçlü Yönetişim vizyonu ile kuracağız.”
Türkiye’nin son 20 yıllık enerji stratejisinin, “Yerli ve Milli Kaynakların Kullanım tercihiyle” yola çıkılmasına rağmen konuyla ilgili yeterli adımların atılmadığı, emisyonlar azaltılmadığı, ağırlıklı olarak öngörü ve stratejik planlamadan uzak YEKDEM, YEKA ve Kapasite Mekanizma uygulamaları ile ülke kaynaklarının heba edildiği kaydedilen programda şunlar denildi:
“Sonuç olarak hem enerji üreticileri hem hane halkı, esnaf ve sanayici için sürdürülebilir olmayan, enerji faturasını ödemekte zorlanan bir enerji görüntüsü gerçeği ile karşı karşıya kalınmıştır. Enerji arz güvenliğini sağlamak, enerjide yeşil dönüşümü gerçekleştirmek ve oluşan enerji yoksulluğunu aşmak ve enerjide yeni bir dönemi başlatabilmek için enerji politikalarının yeniden tasarlamak ve enerji kaynaklarını çeşitlendirmek bir zorunluluk haline gelmiştir.”
Vizyon belgesinde, Rusya-Ukrayna özelinde yaşanan savaş hali ve ambargoların bir risk olarak ortaya çıktığına işaret edilerek, partinin politikası şu şekilde çizildi:
“Enerjide kaynak çeşitliliği de enerji arz güvenliğinin sağlanması açısından önem taşımaktadır. Nükleer konusunda ülke olarak gerekli teknik bilgi, tecrübe ve donanıma sahip olduktan sonra güvenlik şartları sağlanmış, ülkemizin mühendis ve teknik ekiplerinin kontrolünde ve ülke olarak bizim sahip olacağımız nükleer santraller de alternatif enerji kaynağı olabilir. Dünyada Paris İklim Hedeflerinin enerji arz güvenliğini sıkıntıya girilmeden sağlanabilmesi için son bir yıl içinde küçük kapasiteli nükleer santrallere bir eğilim olunduğu da bilinmektedir. İktidara geldiğimizde; yapımına başlanan Akkuyu Nükleer Santrali Projesi için Milli Enerji Kurulu (MEK) bünyesinde konuyla ilgili tüm paydaşların katılımıyla projedeki belirsizlikler irdelenecek. Enerji sektörü bir ülkenin kalkınmasında, gelişmişlik düzeyinin belirlenmesinde kilit öneme sahiptir. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve Paris İklim Anlaşması da enerji sektörüne özel anlam yüklemektedir.
CHP’nin elektrik sistemlerine bakış açısının, enerjinin-elektriğin ucuzlaması, ekonominin karbonsuzlaşması ve 2050 net sıfır emisyon hedeflerine ulaşılmasının temel unsurlarına dayandığını belirten Akın, yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiminde çok sayıda adım atacaklarını, güneş, rüzgâr ve diğer düşük karbonlu teknolojilere dair de yatırımlar yapacaklarını kaydetti: “Cumhuriyet Halk Partisi, “enerji dönüşümü” ile fosil yakıt ağırlıklı bir sistemden, esnek ve dağıtık mekanizmaların yoğun kullanıldığı yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı sürdürülebilir bir sistemi hedeflemektedir.”
Yeni kömür santrallerinin inşa edilmeyeceğini, mevcutların ise kısa vadede çevreye uyumlu hale getirileceğini belirten CHP, yeşil hidrojen stratejik yol haritasının da hazırlanacağını taahhüt etti.
Enerji politikaları raporuna göre ilk etapta “enerji yoksulluğu” tanımı yapılacak, yoksulluk yaşayan hane halkına enerji desteği sağlanacak. Kurulacak Sosyal Enerji Fonu ile yoksul hane ve destek bekleyen KOBİ’lere doğrudan destek verilecek. Cumhurbaşkanlığına bağlı Milli Enerji Kurulu ile uluslararası enerji politikaları ve enerji fiyatları yakından izlenerek kısa, orta ve uzun vadeli planlamalar hayata geçirilecek.
2030’a yenilenebilir enerji alanında büyük atılımlarla gireceklerini belirten CHP; 2023 ile 2030 yılları arasında toplam 56 GW kurulu gücünde yenilenebilir enerji yatırımı yapacaklarını, çiftçiler için güneşten elektrik üretip ücretsiz tarımsal ihtiyaçlarda karşılanacağını kaydetti. Ayrıca güneş ve depolama teknolojileri sektörüne yatırım yapılacak, “doğa dostu olmayan” HES’lere karşı güneş enerjisi ile çözüm üretilecek, göletlerin üzerine kurulacak panellerle HES’lerin hem sudan hem güneşten elektrik üretmesi sağlanacak.
Vaatler arasında Karbon Rezerv Merkezi’nin kurulması, altyapısı tamamlanmış, herkes için ucuz ve yüzde yüz yerli elektrikli otomobil de yer alıyor.
Raporda, iktidarlarının ilk 90, 180 ve 365 günü içinde atılacak adımlar da şöyle sıralandı:
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…