Artvin Hopa’da Çaykur’un kota ve kontenjan uygulamasını protesto etmek isteyen üreticiler, dün Metin Lokumcu Meydanı’nda bir araya geldi. Üreticilerin Çaykur Müdürlüğü önüne yürüyüş yapmak istemesine engel olan polis, basın açıklamasından sonra yürüyüş yapmak isteyenlere müdahale etti. Çevredeki tepki gösteren vatandaşlar da polis müdahalesine maruz kaldı.
Çay üreticilerine biber gazı sıkan polis, aralarında kadınların da olduğu 32 kişiyi gözaltına aldı. Müdahalede iki kişi yaralandı. Gözaltına alınan sekiz kişi Hopa Devlet Hastanesi’ndeki, sekiz kişi de Arhavi Devlet Hastanesi’ndeki kontrolün ardından serbest bırakıldı. 16 kişiden 12’si savcılığa sevk edildi. Gece saatlerinde 16 kişinin tamamı serbest bırakıldı.
Fındıklı‘da da Kent Konseyi’nin çağrısıyla bir araya gelen çay üreticileri yaş çay politikasını, çay taban fiyatını protesto etti.
Basın açıklamasında çay sektörünün üreticilerin aleyhine şekillendiği özel sektörün fiyatları yarı yarıya kadar indirdikleri belirtilerek, “Biz üreticilerin hakları yeniyor hakkımızın verilmesini talep ediyoruz” denildi.
Kent Konseyi Başkanı, sorunların çok fazla olduğu ifade ederek iktidardan çay sektöründeki üreticilerin haklarının korunması talep ederken, Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali Özsöy, Çay kanunun hemen çıkması gerektiğini vurgulayarak; “Özel sektörün çay taban fiyatının altında çay almaması gerekir, verdikleri vade de en fazla 6 ay olmalı, vadenin fazla olması halinde ise faizinin üreticilere yansımasını istiyoruz” dedi.
Çay üreticisi Altan Civelek de Twitter hesabından çay alım fiyatları ve üreticinin eline kalan miktarla ilgili bir dizi paylaşım yaptı. Bu sene için yaş çay alım fiyatının 3,87 TL, 1.13 TL destekle toplam 4 TL olarak açıklandığını hatırlatan Civelek, Çaykur’un belirlediği kota ve kontenjan uygulamalarının hem çok sınırlı olduğu hem de zamanlaması doğru yapılmadığı için ürünün bahçede kalarak heba olacağını anlattı.
Bu nedenle özel fabrikalara mecbur bırakıldıklarını kaydeden Civelek, üreticinin zor durumundan yararlanan şirketlerin ise çaya en fazla 3 TL verdiğini, zorunlu harcamalar çıktıktan sonra üreticinin eline yıllık en fazla 5 bin TL kaldığını söyledi.
Civelek şunları yazdı:
“Biz diyoruz ki devlet her sene yaş çay fiyatını açıkladığı gün bir taban fiyatı belirleyerek özel fabrikaların çay alım fiyatını bu kadar düşürmesine engel olsun. Bunu yapamıyorsa, Çaykır fabrikalarının kapasitesini artırarak üreticinin bahçesindeki tüm çayı kotasız alabilsin. O da olmuyorsa, kontenjanı bu kadar erken düşürüp üreticiyi özel şirketlere mahkum etmesin.”
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…