“İnsan eli değmemiş, 20 milyon m2 yaklaşık 2800 futbol sahası büyüklüğünde endemik çiçeklerle kaplı doğal sit alanı kanunla Alan Başkanlığı ilan ederek oteller, villalar yani daha önce davalarla iptal edilenleri ve daha fazlasını (T)Alan Başkanlığı ile yapmak istiyorlar. Biz Alan Başkanlığı’nın nasıl felaketlere sebep olduğunu geçen ağustos ayında Kapadokya’da gördük. Uludağ’da doğayı koruma kalkanını delemeyen AKP, dünyada eşi benzeri olmayan bir utanç teklifini meclise verdi. Dünyada ilk kez bir ekolojik milli park, milli park olmasına neden olan doğal endemik varlıkları koruduğu halde yasal koruma statüsü kaldırılmak istenmektedir. Milli parklar, her ülke için öğünç kaynağıdır. Meclise gönderilen Uludağ Alan Başkanlığı yasa teklifi Türkiye’nin utancı olmasına izin verilmemelidir. Bu teklif derhal geri çekilmeli ve bir daha milli parklarımızın tümünde Alan Başkanlığı’nın adı bile anılmamalıdır.”
Evrensel‘in aktardığına göre, bugüne kadar uygulamalarıyla doğayı, ağacı, ormanı ve tarım alanlarını sermayenin yağmasına açan politikalardan başka bir şey üretmeyen AKP iktidarının şimdi de yüzölçümü dünya ortalamasının çok altında olduğu halde Türkiye’nin milli parklarına da göz diktiği ifade edilen açıklamada şöyle denildi:
“Biz, Uludağ (T)Alan Başkanlığı yasa teklifi geri çekilsin diye uğraşırken geçen hafta Cumhurbaşkanı kararnamesiyle işi alıp satmak olan Milli Emlak’tan bir müdür Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne atandı. Bu atama Türkiye’de artık yağma ve talan boyutunun diğer tüm milli parklara da gireceğinin göstergesidir. Bu atamayı yurttaş olarak kabul etmiyor, reddediyoruz. Atama geri alınmalı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nde uzun yıllar görev yapmış bir uzman göreve getirilmelidir.”
Açıklamada şöyle sona erdirildi:
“Uludağ’daki kanunsuz inşa edilen otellerin en dolu olduğu zaman yılbaşı dönemidir. Oysa gidin bakın. Uludağ’da kar yok, oteller boş. AKP hükümeti yıllarca iklim krizini görmezden geldi. Çok sayıda termik santraller, çimento, demir çelik gibi kömür yakan tesisleri teşvik etti. Türkiye geçen yıl karbon salımını sınırlayan Paris Anlaşması’nı onayladı. Ardından alay eder gibi 2030’a kadar karbon salımını yeni santraller, fabrikalar yaparak %30 arttıracağını açıkladı. Sonra da hiç uygulanmayacak biçimde 2050’de karbonu sıfırlayacağını öne sürdü. Paris’te karbon yutağı olan ormanları koruma anlaşmasına imza atarken hemen ardından ormanlara tesisler yapılmasına olanak veren kanun değişikliği yaptı.
Şimdi de ekolojik alanlar olan milli parkları yağmalamaya Uludağ Milli Parkı’ndan başlamak istiyor. Sonbahar kurak geçti. Kış mevsimini yağışsız, karsız yaşıyoruz. Tüm milletvekillerine ve özellikle AKP milletvekillerine sesleniyoruz: Uludağ’da bile kar yok. Geleceğimizin böylesine hoyratça yok edilmesine izin vermeyin. Uludağ Alan Başkanlığı teklifinin geri çekilmesi için gerekeni yapın.”
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…