Türk Tabipleri Birliği‘nin (TTB) hekimlerin yaşadığı sorunlara dikkat çekmek için 23 Kasım’da İstanbul’dan Ankara‘ya başlattığı “Beyaz Yürüyüş” Bursa’ya ulaştı.
Bursa İl Sağlık Müdürlüğü önünde saat 13.00’de toplanan hekimler, burada bir basın açıklaması düzenledi. Açıklamanın ardından hastane ziyaretleri yapan hekimler, akşam saat 19.00’da kentteki 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele yürüyüşüne katılacak.
Basın açıklamasını Bursa Tabip Odası Başkanı Alpaslan Türkkan okudu. Türkkan “2002’de kişi başı hekime başvuru sayısı 3.1 iken Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın yürürlüğe girmesiyle yıllar içerisinde artış göstererek 2019’da 9.8 oldu. Bursa’da ise 10’un üzerinde… Hekime başvuru sayısındaki bu yüksekliği, halkımızın sağlık hizmetine kolaylıkla ulaşmasıyla açıklayanlara İsveç, Danimarka ve Finlandiya’yı, OECD ülkelerini hatırlatıyoruz” dedi.
Türkiye’de hekimlerin ve sağlık çalışanlarının iş yükü çok fazla olduğunu belirten Türkkan, iş yükü artmasına rağmen ücretlerin eridiğini, hatta yoksulluk sınırı altında kaldığını kaydetti. Türkkan, 2022 bütçe teklifinde, Sağlık Bakanlığı’nın bütçesi içerisindeki personel giderlerinde bir önceki yıla göre yüzde 4,7’lik azalma olduğunu kaydetti; artan iş yüküne dikkat çekti:
“Hekimliğin evrensel ilkelerine aykırı olarak devlet hastanelerinde ve şehir hastanelerinde hekimlere 5 dakikada hasta bakması dayatılmaktadır. Beş dakika, ancak hastaların yüzüne bakmak için yeterlidir; 5 dakikada hasta muayenesi olmaz! 5 dakikada iyi hekimlik yapılamaz!”
Pandemiyle mücadelede Sağlık Bakanlığı politikalarını da eleştiren Alpaslan Türkkan, salgına karşı, hastalığın yayılmasını önlemek amacıyla sahada mücadele etmek yerine, hastanelerde mücadele edilmesinin tercih edildiğini; yurttaşları korumak yerine, hastalanmalarına göz yumulduğunu ve henüz tedavisi olmayan bir hastalığın hastanelerde karşılandığını vurguladı: “Bu nedenle de pandemi boyunca ölenler, hastalananlar ve hastanedeki yataklar konuşuldu.”
Türkkan, hekimlik yapmak istediklerini belirterek, TTB’nin taleplerini şöyle sıraladı:
“Haftalık çalışma sürelerimizin düzenlenmesini ve azaltılmasını, şiddete ve hastalıklara karşı güvenli, sağlıklı çalışma ortamları, Covid-19’un meslek hastalığı kabul edilmesini, beş dakikada hasta muayene edilemeyeceğinden, halkın sağlığına zarar verecek bu dayatmadan vaz geçilmesini, verilmeyen, verildiğinde adaletsiz verilen ek ödeme yerine insanca yaşayacağımız emekliliğe yansıyan hakkımız olan ücretlerimizi istiyoruz.”
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…