Islah edilmeyi beklerken ishal edilmiş modern insan, zamana yitirerek yabancılaştığı anılarını, muz yiyerek “pek” kalsa, bünyesinde tutabilir mi?
Beckett’in karakterleri üzerinden izleyenlerine ihale ettiği kader acınası hayatlarımıza mütebessim kalmak ise, bu dersi biz Türkler Kürtçe sunulsa da anlayabilir miyiz?
Sosyal medyaya düşmüş tapelerimizin üstünü “montajmış” deyip örtüp geçsek bile, yerlerini sadece kendimizin bildiği hafıza kasetlerimizin hesabını kendimize verebilecek miyiz? Yoksa onları da “dün dündür bugün bugündür” diyerek halı altına mı süpüreceğiz? Süpürebilir miyiz?
Bugünün içinde kalamadığımız her an, geçmişe dair pişmanlıklar olarak mı miras kalır geleceğimize? Koklamayı umduğumuz geçmişteki o “kadının göğsü” yerine, kasetçaların tozlu tıkırtılarına mı yaslar buluruz, başımızı?
Sokak gündeliğinde değil sahne özeniyle kullanıldığında, Kürtçe onu anlamayana nasıl tınlar?
Bu sorulara yanıtlar bulmak ve o yanıtlardan yeni sorular üretmek üzere, sizleri; Genco Demirer ve Berna Oğuzutku tarafından kurulan TiyArtro’nun yapımı olan ve Hilmi Demirer’in kendi çevirisiyle Kürtçeye kazandırıp oyunculuğuyla taçlandırdığı, Samuel Beckett’in “Teyba Dawi A Krapp” (Tür.Krapp’ın Son Bantı, İng. Krapp’s Last Tape) eserini izlemeye davet ediyorum.
Uluslararası Tiflis Tiyatro Festivali’nde dünya prömiyerini yapan performans, Ermenistan’ın başkenti Erivan’da 34.UNESCO Uluslararası Tiyatro Enstitüsü Dünya Kongresi’nde bir kez daha uluslararası arenaya çıktıktan sonra, geçtiğimiz Cuma akşamı ikinci kez İstanbullu izleyicilerle buluştu. Müziklerini Kristopher Fischer, koreografisini Gökmen Kasabalı’nın üstlendiği yapım, sahnelere taşındığı 1958 yılından bu yana, Kürtçe olarak ilk kez sahnelenmiş “Krapp” olma özelliğine de sahip.
İskoç “The Herald” gazetesinden Mark Brown oyun hakkındaki yorumunda Demirer’in oyunculuğundaki duygusal kapasiteyi överken, sıkı sıkıya bantlanmış bedeninin, ölümünün kucağındaki Krapp’a fazlaca eril estetik ve sıhhat yüklediğini eleştirmişti. Ben ise, Emre Erdem’in rejisörlüğünü yaptığı oyundaki bu yorumu; paketlenip “öteki aleme” gönderilmeye hazır edilmiş hijyenik bir Krapp tasviri olarak okudum ve kendimce anlamlı buldum.
Son olarak, çok dilli ve çok kültürlü tiyatro yapma hedefine odaklanan TiyARTro’nun bu ilk prodüksiyonlarını; eserin yazarı Samuel Beckett’a, sahnedeki son performansını bu oyunla sunan ünlü oyun yazarı ve oyuncu Harold Pinter’a ve 80 sonrasında hayatını İsveç’te sürgünde geçirmek zorunda kalan Kürt edebiyatının önemli isimlerinden Mehmet Uzun’a atfetmiş olduklarını da hatırlatalım ve bitirelim.
Sanat ve barışla kalın…
Ek okumalar için:
http://yesilgazete.org/blog/etiket/krappin-son-bandi/
http://www.tiyatrodergisi.com.tr/?p=3384
http://www.heraldscotland.com/arts-ents/stage/georgia-on-his-mind.25545725
http://tr.wikipedia.org/wiki/Effi_Briest_(roman)
http://tr.wikipedia.org/wiki/Samuel_Beckett
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…