DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, AKP’li belediye başkanlarına seslenerek, “İhaleleri mutlaka şeffaf bir şekilde gerçekleştirin, hatta canlı yayınlayın” diyen Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’a yanıt verdi:
“Hafta sonu daha olmayan kanalın üzerinden geçecek köprünün temelini atacaklar. Bunun ihalesinin canlı yayınını gören var mı? Milyarlarca dolarlık projelerin, ihalelerin canlı yayınlandığını görmedim.”
İzmir’de partisinin 1. Olağan Narlıdere İlçe Kongresi’nde konuşan Babacan, şunları söyledi:
“ İmar plan değişikliklerinin kural dışı yapılan işlemlerinin çoğuna bakın; merkezî hükûmet birimleri eliyle yapılmıştır. Kaç belediye başkanımızın şehrinde imar durumunu düzgün tutmak için çırpındığını biliyorum. Geliyor bir bakanlık, ki üç dört tane yetkili bakanlık var, şehrin ortasında beş katlı binaların olduğu yere yirmi katlı blokları dikip geçiyor.”
AKP’de bulunduğu dönemde imar rantıyla ilgili yasa tasarısı hazırladıklarında engellendiklerini anlatan DEVA lideri, “1994 yılından 2019 yılına kadar 25 yıl İstanbul’un imarla ilgili konuları, herhangi bir orta veya büyük proje Sayın Erdoğan’ın önüne gelmeden yapılabildi mi? Her türlü konuya müdahil oldu. Bir proje gözden kaçmış, ‘Niye haberim olmadı?’ diyor. Hepsini biliyor. İstanbul’da bütün bu dikey yapılaşma kendi bilgisi ve sorumluluğu dahilinde oldu” diye konuştu.
Ali Babacan, milyarlarca dolarlık en büyük ihalelerin davet usulü yapıldığına, birkaç ahbap şirketin çağrıldığına dikkat çekerek, şu ifadeleri kullandı:
“Hafta sonu daha olmayan kanalın üzerinden geçecek köprünün temelini atacaklar. Bunun ihalesinin canlı yayınını gören var mı? Milyarlarca dolarlık projelerin ihalelerin canlı yayınlandığını görmedim. Cumhurbaşkanı olarak ‘Davet usulünü kaldırıyorum; ihaleler açık, şeffaf ve dürüstçe yapılsın’ diye çağrı yapın ama önce kendiniz bir yapmaya başlayın. Ondan sonra belediyelerden isteyin. Kendi yapmadığınız şeffaflığı belediyelerinizden nasıl isteyeceksiniz?”
Ali Babacan’ın gündeminde genç işsizliğinin her geçene gün arttığı Türkiye’de kamu sisteminde üç, beş hatta on bir yerden maaş alanları da vardı:
“Kendi yetmiyor, bir de eşini farklı kurumlardan maaşa bağlayanlar var. 11 yıl ülke ekonomisinin başında oldum. İlk gün ‘Bir kişi bir yerden maaş alır’ diye kural koymuştuk. Bizler ayrıldıktan sonra ‘dur’ diyen yok. Buna huzur hakkı diyorlar. Millet huzursuz ama bunlar çifter çifter maaş almakla ve dağıtmakla meşgul. Kendilerine çoklu maaş hakkı görenler milletin huzurunu bozuyorlar. Huzur hakkı diye gördükleri, bu milletin vicdanını yaralıyor.”
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…