AYM, İletişim Başkanlığı’nın 83 milyonun kişisel verilerine ulaşım yetkisine onay verdi

Yazar:
Haber Merkezi
Anayasa Mahkemesi (AYM), Cumhurbaşkanlığı’na bağlı İletişim Başkanlığı’nın tüm kamu kurum ve kuruluşlarından 83 milyonla ilgili tüm bilgilere ulaşma yetkisine onay verdi.Mahkeme, İletişim Başkanlığı’nın “gerekli gördüğü tüm bilgileri” kamu kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilerden isteme yetkisinin anayasaya aykırı olmadığına hükmetti. Başkan Zühtü Arslan’ın arasında bulunduğu beş  üye ise bu karara muhalefet ederek, kişisel verilerin İletişim Başkanlığı’nın eline geçeceği ve bu verilerin korumasız kalacağı uyarısında bulundu.

Ankaragazetecisi’nden Alican Uludağ‘ın haberine göre, 24 Temmuz 2018’de çıkarılan 14 Nolu İletişim Başkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 17. Maddesinde, İletişim Başkanlığı’na bütün kurumlardan istediği bilgileri alma yetkisi verilmişti. Bu maddede, ”Başkanlık, görevleri ile ilgili olarak gerekli gördüğü bilgileri bütün kamu kurum ve kuruluşlarından ve diğer gerçek ve tüzel kişilerden doğrudan istemeye yetkilidir. Kendilerinden bilgi istenen bütün kamu kurum ve kuruluşları ile diğer gerçek ve tüzel kişiler bu bilgileri istenilen süre içinde öncelikle ve zamanında vermekle yükümlüdürler” düzenlemesi yer almıştı.

CHP dava açmıştı

CHP, düzenlemedeki “gerekli gördüğü bilgileri” ibaresinin anayasaya aykırı olduğu, temel hak ve özgürlüklere ilişkin konuların Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle düzenlenemeyeceği Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.

Yüksek Mahkeme, beşe karşılık 10 oyla iptal talebini reddetti. İletişim Başkanlığı’na verilen bu yetkinin anayasaya aykırı olmadığı belirtilen gerekçeli kararda, Başkanlığı görevleri kapsamında gerekli gördüğü bilgileri istemeye yetkili kılan kuralın yürütme yetkisine ilişkin konuyu düzenlediği anlaşılmaktadır” denildi.

Kişisel veri değilmiş

İstenebilecek bilgilerin başkanlığın görevleriyle ilgili olanlar ile sınırlı tutulduğu öne sürülen kararın gerekçesinde, “..Kural, başkanlığın belirlenen görevlerinin yerine getirilebilmesinin doğal ve zorunlu bir sonucu olarak bilgi isteme yetkisini düzenlemekte olup kişisel verilere ilişkin bir düzenleme niteliğinde değildir ” denildi.

Başkan Arslan: Sınırsız yetki tanıyor, anayasaya aykırı

Karara, AYM Başkanı Zühtü Arslan, Başkan Vekili Hasan Tahsin GökcanEngin Yıldırım, M. Emin Kuz ve Yusuf Şevki Hakyemez muhalefet ederek karşı oy yazdı.

Zühtü Arslan, düzenlemenin hem konu bakımından yetki yönünden hem de içerik yönünden anayasaya aykırı olduğunu kaydetti. Anayasada düzenlenen temel haklar, kişi hakları ve siyasi hakların Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle düzenlenemeyeceğine işaret eden Arslan, bunların “yasak alan” kapsamında olduğunu kaydetti. İletişim Başkanlığı’nın talep edeceği verilerin kişisel bilgiler olduğunu vurgulayan Arslan, bu yetkinin ancak yasayla açık, sınırlı ve belirli şekilde düzenlenmesi gerektiğini anlattı.

Temel hak ve özgürlüklere yapılacak müdahale alanı genişledikçe, muhtemel keyfi ve ölçüsüz uygulamalara karşı bireylere güvence sağlayan kuralların daha açık ve belirli olması gerektiğini ifade eden Arslan, kuralın İletişim Başkanlığı’na neredeyse “sınırsız bir yetki” tanıdığını; düzenlemenin kişisel verilerin korunmasını güvencesiz hale getirdiğini vurguladı.

Yıldırım: Devlet iştahını kontrol etmeli

Anayasa Mahkemesi Üyesi Engin Yıldırım da İletişim Başkanlığı’nı kişisel verilere sınırı olmayan müdahalede bulunma imkanı verildiğini belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:

Devlet kendisinden beklenen işlevleri yerine getirmek için bireylere ait bilgileri çeşitli gerekçelerle kaydetme, saklama, aktarma ve kullanma gibi işlemlerde kullanabilir ama bunun kişi hak ve özgürlüklerini en az sınırlayacak şekilde yapılması gerekir.

.. Kötüye kullanımları engellemek ve keyfi uygulamaların önüne geçmek amacıyla belli güvenceler ortaya konulmalı ve bunların etkin bir şekilde işlemesi sağlanmalıdır. …Modern devlet bilgi açlığını giderirken, iştihanı kontrol etmeyi bilmelidir. Aksi takdirde obezite durumuyla karşı karşı karşıya gelebilir ve bu da hukuki, toplumsal ve siyasi ve iktisadi sağlık için sorunlara yol açabilir. (..) Kişisel verilerin ilgili kişinin açık rızası olmadan toplanması, işlenmesi ve aktarılması, kişinin basit bir veri nesnesi olarak değerlendirilmesine yol açtığından insan haysiyetini de zedelemektedir.”

 

 

Paylaş
Yazar:
Haber Merkezi

Önceki Haberler

Bir çocuk, deprem ve TOKİ savaşı: Terk etmeyeceğiz!

Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…

11/02/2025

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…

27/12/2024

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…

27/12/2024

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…

24/12/2024

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…

16/12/2024

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…

15/12/2024