Anayasa Mahkemesi (AYM), Gezi davasında 18 yıl hapse mahkum edilen Tayfun Kahraman ve Mücella Yapıcı ve Can Atalay için verilen tutuklama kararının hukuka aykırı olduğuna dair başvuruyu reddetti.
İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin 25 Nisan’da verdiği hapis cezaları avukatlar tarafından ‘tutukluluğun hukuka aykırı’ olduğu belirtilerek, Yüksek Mahkeme’ye taşınmıştı.
Yüksek Mahkeme 18 Ağustos’ta başvuruyu görüştü. Buna göre, üç tutuklunun kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı’nın, hükümle birlikte verilen tutuklama kararı yönünden ifade özgürlüğünün, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ve örgütlenme özgürlüğünün ihlali başvurusu kabul edilemez bulundu.
AYM’nin gerekçesi ise başvuru nedenlerinin ‘açıkça dayanaktan yoksun’ olması. Kararın altında imzası olan AYM üyesi iki hakim; o dönemde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olan İrfan Fidan ile Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı’ndan gelen Selahaddin Menteş.
BirGün’den Kayhan Ayhan‘a konuşan tutukluların avukatlarından Evren İşler, kabul edilmezlik kararının bu iki hâkim tarafından verildiğini söyledi:
“Hükümle birlikte tutuklama kararı verilince bu tutuklama kararının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapmıştık. Bu kararın asıl sıkıntılı hali şu; kabul edilemezlik kararı iki hâkim tarafından veriliyor. Esasa dahi girmeden hızlıca dosyanın üzerini kapattılar. Hiçbir hukuki gerekçe yok. Kararın altında İrfan Fidan imzası var. İrfan Fidan bu soruşturmanın yapıldığı tarihte İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’ydı. Kendi yaptığı soruşturmadaki hukuka aykırılıkların üzerini kapama çabası. Dolayısıyla bu kararın İrfan Fidan tarafından verilmiş olması bile başlı başına bir sorun ve hukuka aykırı. Siyasetin yargıya etkisinin nelere yol açtığını bir kere daha gösteren bir karar.
Diğer üye hâkim de Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı’ndan AYM’ye görevlendirilmiş. Bu iki kişinin imzasıyla dosyanın AYM önünde incelenmesi engellenmiş durumda bu kararla. Hem kararın kendisi hukuka aykırı hem kararı veren insanların kürsü hâkimliğinden insan hakları hâkimliğinden gelmemeleri bürokrasiden gelmelerinin de etkisiyle zaten buz gibi siyasi cezalı olan bu davanın yeni bir siyasi dönemeçten geçtiğini gösteriyor.”
Av. İşler, “100. günde 100 soru tutuklu arkadaşlarımız sormuştu. Bunlardan bir tanesinde Can demişti ki ‘Anayasa Mahkemesi kapısına kilit mi vuracak yoksa ihlali tespit mi edecek?’ Bu kararlar Anayasa Mahkemesi kapısına kilit vurdu” dedi.
Atalay, Kahraman ve Yapıcı’nın dosyası Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşınacak.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…