Başkent Ankara‘da geçen cumartesi akşam saatlerinde çıkan ve altı vatandaşın hafif yaralanmasına yol açan kum fırtınası kent merkezi ve ilçelerinde hissedildi. Polatlı ile Haymana ilçelerinde, tarlalarda çalışan mevsimlik tarım işçilerinin kaldığı çadırlar fırtınadan dolayı yıkıldı.
İklim bilimci Prof. Dr. Murat Türkeş, bu tür fırtınaların, iklimi ağırlıklı olarak kurak ve yarı kurak olan bölgeler için olağan meteorolojik olaylar olduğunu belirtiyor. Türkeş’in aktardığına göre, Türkiye’ye coğrafi olarak en yakın Kuzey Afrika ve Mezopotamya bölgelerinde bu tip fırtınalara rastlanıyor. Bunun yanında Mezopotamya’nın devamı olarak Güneydoğu Anadolu bölgesinde ve Anadolu‘nun doğusunda, zaman zaman da İç Anadolu‘da bu tarz olaylara rastlansa da, Ankara yöresindeki kum ve toz fırtınası alışılmışın dışında.
Buna küresel ve bölgesel iklim değişikliğinin yol açtığının altını çizen Türkeş, artan yüzey sıcaklığının, sıcak hava dalgalarının ve kuraklığın, bölgeyi bu tür yerel fırtınaların ortaya çıkmasına elverişli hale getirdiğini söylüyor. 2020 yazının çok kurak bir yıl olduğunu kaydeden Türkeş’e göre günlerce süren sıcak hava dalgaları dolayısıyla, Ankara’dan Konya‘ya kadar olan bölgede yerel kararsızlık yağışı bekleniyordu. Bu beklenen yağış, gök gürültülü fırtınanın oluşması ve yüzeyin de elverişli olmasıyla bir kum-toz fırtınasına dönüştü.
Görülen fırtınanın, Güneydoğu’dakinden dahi farklı olduğunun altını çizen Türkeş, fırtınanın bölgede kitlesel bir hava kütlesi boyunca ilerlediğini, iklim kuraklaştıkça, Kuzey Afrika için olağan sayılan bu gibi hava olaylarının Türkiye’de de bu boyutta görülmesinin olağanlaşacağını ifade etti.
İklim değişikliğinin, kuraklığın ve çölleşmenin birbirini beslediğini söyleyen Türkeş, çölleşmenin engellenmesi için arazi bozulumunun dengelenmesi için çalışmak gerektiğini, ormanların ve bitki örtüsünün yok edilmesinin önüne geçilmesi, tarım orman alanlarının dengeli bir şekilde varlığını sürdürmesi ve ve toprak organik karbonunun arttırılması gerektiğini vurguladı.
Öte yandan Türkeş, kronik kalp ve akciğer rahatsızlığı olan kişilerin, tıpkı sıcak hava dalgalarında olduğu gibi dikkatli olmaları ve fırtınada savrulan tozların yüzeye inmesinin ya da parçacıkların bölgeden uzaklaşması için birkaç gün evden çıkmamaları gerektiğini belirtti.
Öte yandan Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), kum fırtınasında neler yapılması gerektiğine dair yayınladığı videoda, kum fırtınasında yapılması gerekenleri sıraladı:
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…