Gizli tanık ifadesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Mustafa Koçak, adil yargılanma talebiyle başlattığı ölüm orucunun 297’nci gününde hayatını kaybetti.
Mustafa Koçak, 23 Eylül 2017’de gözaltına alınmış tanımadığı kişiler hakkında ifade vermesi istenmişti. Vermediği takdirde ise tutuklanmakla tehdit edilmiş, 12 gün süren işkenceye maruz bırakılmıştı.
bianet’ten Ayça Söylemez’in haberine göre Koçak, avukatları aracılığıyla ilettiği mektubunda gözaltında kaldığı 12 gün ve sonrasındaki tutuklanmasıyla ilgili şunları anlattı:
Mecidiyeköy’de sokak ortasından gözaltına alındım, Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğüne götürüldüm. Burada önüme bir ifade koydular, ‘Buna uygun olacak şekilde ifadeni ver, çık git. Aksi halde seni tutuklatırız, bir daha gün yüzü göremezsin. Sen bize yardımcı ol, biz de sana yardımcı oluruz, rahat yaşarsın’ dediler.
‘Askıya aldılar’
Bunu kabul etmediğim için psikolojik ve fiziki işkenceye maruz kaldım. Aralıksız sürdürdükleri kaba dayak yaptıklarının en ‘masumuydu’. Kollarımdan ters kelepçeyle askıya aldılar, üzerimdeki elbiseleri çıkardılar, başıma çuval geçirdiler, onun üzerine de teneke. Onlarca dakika başımda teneke çaldılar. Bana, anneme, babama, ablama etmedik küfür bırakmadılar. Hamile ablama tecavüz etmekle tehdit ettiler. Bu işkenceler 12 gün sürdü, 4 Ekim 2017’de tutuklandım.
Koçak, kendisinden istenildiği gibi tanımadığı tanıkların ifadelerine dayandırılarak Örgüte silah temin etmekle suçlanarak “Anayasayı ihlal” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Koçak, adil yargılanma hakkı talebiyle ölüm orucuna başladı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı cezanın onanmasını istemişti. Yargılandığı dosya Yargıtay’da.
Ölüm orucunun 297’nci gününde ise hayatını kaybetti. Ölüm haberini duyuran Halkın Hukuk Bürosu yaptığı açıklamada , “Egemenler, onu bir tanıklarına ‘Beyanlarım yalandı, bana işkenceyle yalan ifadeler imzalattılar’ sözünü söyletmemek için katletti. Cinayet işlediler” dedi.
Halkın Hukuk Bürosu, ölüm orucundaki diğer müvekkilleri ve avukatları da hatırlatarak, “Bir kez daha sesleniyoruz, müvekkillerimiz İbrahim Gökçek, Didem Akman ve Özgür Karakaya‘yı yaşatmak için arkadaşlarımız Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal‘ı yaşatmak için taleplerini kabul edin” dedi.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…