Aylar süren müzakerelerin ardından Avrupa Parlamentosu üyeleri, ulusal hükümetler ve Avrupa Komisyonu, birliğin Yeni Binalarda Enerji Performansı Direktifi (EPBD) için bir anlaşma imzaladı.
Buna göre AB ülkeleri 2040 yılına kadar fosil yakıtla ısınmayı aşamalı olarak durdurmayı kabul etti. 2025’ten itibaren ise kombiler için finansal destek verilmeyecek.
Üzerinde anlaşmaya varılan metin, ev ısıtmasında fosil yakıtların kademeli olarak kullanımdan kaldırılmasına ilişkin geniş kapsamlı hükümler içeriyor:
Yeni Direktif, yeni inşa edilen evler de dahil olmak üzere AB’deki tüm yeni binaların 2030 yılından itibaren ‘Sıfır Emisyonlu Binalar’ olmasını zorunlu kılacak. Yeni binaların fosil yakıt kaynaklı sıfır karbon emisyonuna sahip olması gerekiyor. Bu, 1 Ocak 2028 itibariyle kamuya ait binalar için geçerli olacak.
Tasarı ayrıca ulusal hükümetlerin kombileri aşamalı olarak kaldırmaları için 2040 yılını hedef tarih olarak belirliyor.
İspanya’nın ekolojik dönüşümden sorumlu bakanı Teresa Ribera anlaşmayla ilgili şunları söyledi:
“‘Bu anlaşma sayesinde binaların enerji performansını arttırabilecek, emisyonları azaltabilecek ve enerji yoksulluğuyla mücadele edebileceğiz. Bu, AB’nin 2050 yılına kadar iklim nötrlüğüne ulaşma hedefine bir adım daha yaklaşmak demektir. Bugün vatandaşlarımız, ekonomimiz ve gezegenimiz için güzel bir gün.”
Metin ayrıca üye devletlerin 2025 yılından itibaren kombiler gibi ‘bağımsız’ fosil yakıt cihazlarını sübvanse etmesini yasaklayacak.
Coolproducts tarafından yakın zamanda yapılan bir araştırmaya göre, AB ülkeleri fosil ısıtma cihazlarına 3.2 milyar Euro sübvansiyon veriyor. Bu paranın yarısının ısı pompası sübvansiyonlarına kaydırılması, Avrupa’nın 2040 yılına kadar %100 yenilenebilir ısıya sahip olmasını sağlayacak.
EEB‘den Davide Sabbadin “Gazın evlerimizde bir geleceği yok” dedi:
“AB’nin bugünkü kararı hükümetlere, modası geçmiş ve çevreyi kirleten bir sektör için milyarları çarçur etmeyi bırakma sinyali veriyor. Ülkelerin 2040’tan önce ulusal bir aşamalı durdurma tarihi belirlemeleri için artık acil ve daha iddialı adımlar atmaları gerekiyor’”.
Düzenleyici Yardım Projesi (RAP) uzmanı Jan Rosenow da üye devletlerin onlarca yıldır fosil yakıtlı kombileri sübvanse ettiğine dikkat çekerek, “Bu dönüm noktası niteliğindeki politika değişikliği ile bu durum artık sona eriyor ve bunun yerine temiz ısıtmaya geçişin başlangıcına işaret ediyor” diye konuştu.
Rosenow, artık her ülkenin elinde “hidrojene hazır kazanlar gibi fosil yakıtla ısınmayı kilitleyen yanlış çözümlere yönelik sübvansiyonların devam etmesini sağlayan” yasalardan kaçınmak zorunda kalacağını vurguladı.
ECOS‘tan Marco Grippa ise bugünkü EPBD anlaşmasının ‘gevşek uçlu yavaş bir başlangıç’ olduğu için ulusal uygulamanın kilit önemde olacağını söyledi: ‘Kombilerin aşamalı olarak kullanımdan kaldırılması için acilen bir hedefe ve net bir yola ihtiyaç vardı, ancak AB’nin çıtayı daha yükseğe koymamış olması talihsizlik’.
Temiz ısıtma alternatifleri kıta genelinde popülerlik kazanıyor. Avrupa ısı pompası pazarı 2022 yılında yaklaşık 3 milyon ünite satarak yeni bir rekor kırdı ve %39’luk bir büyüme gösterdi.
Isı pompaları kombiye göre 3 ila 5 kat daha verimli. EHPA Genel Sekreteri Tomas Nowak, yaygın bir kullanımın ‘herkesi daha iyi duruma getireceğini belirterek, “Şimdi kamu harcamaları fosil kombilerden uzaklaştırılmalı ve daha kötü durumdaki ailelerin verimli ısıtma çözümleri almalarına yardımcı olunmalıdır” ifadelerini kullandı.
Fiyatlandırma konusunda ise ısı pompası üreticileri, fosil yakıtlara uygulanan avantajlı vergilendirmenin bazı kullanıcıların ekstra verimliliğin daha düşük faturalara yansıdığını henüz göremediği anlamına geldiğini belirtiyor. Bu nedenle üreticiler ‘elektrik ve fosil enerjinin vergilendirme seviyelerinin yeniden dengelenmesini’ talep ediyor. Nowak, “son kullanıcıların en verimli ürüne karar verip yine de daha yüksek ısıtma maliyetleriyle cezalandırılmalarının ironik olduğunu” söyledi.
Ev ısıtması, tüm AB’nin CO2 emisyonlarının %12’sini oluşturuyor.
Konut dışı binalar için asgari enerji performans standartları (MEPS) üzerinde de anlaşmaya varıldı. Belirlenen çerçeveye göre, tüm konut dışı yapıların 2030 yılına kadar bugünün en düşük %16’lık performansını aşması ve 2033 yılına kadar %26’lık eşiği aşacak şekilde daha da artması gerekiyor.
Konut binalarıyla ilgili olarak, 2030 yılına kadar konut bina stokunun ortalama enerji tüketiminde yüzde 16’lık bir azalma olması ve bunu 2035 yılına kadar yüzde 20-22 aralığının izlemesi gerekiyor. Bu enerji azaltma hedefinin %55’inin ise günümüzün en az verimli binalarının stratejik olarak yenilenmesi yoluyla gerçekleştirilmesi bekleniyor.
Nihai hale gelmeden önce, Avrupa Parlamentosu ve AB Konseyi’ndeki ulusal hükümetlerin her birinin müzakerecileri tarafından varılan anlaşmayı onaylaması gerekiyor, ancak bu genellikle sadece bir formalite olarak görülen bir adım niteliğinde.
AB Konseyi tarafından yapılan resmi duyuruya buradan ulaşabilirsiniz.
AB Komisyonu basın açıklamasına buradan ulaşabilirsiniz.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…