Kategoriler: Dış KöşeManşet

Aaron Swartz’ın ölümü – Cem Tecimen

Aaron Swartz’ın ölümü sessizce geçiştirilmeyecek, bundan eminim… İnternet dünyası daha gençliğinin baharında çok önemli işlere imza atmış böylesi bir kaybı sessizce geçiştiremez. Ne dostları ne de internet aktivistleri bu ölümü bir kader veya talihsizlik olarak görmeyecek. Tüm dünyada özgür ve bağımsız bir internet ortamının yaratılması konusundaki çabaların da bu ölümle birlikte gömülmesini isteyenler kuşkusuz azımsanamayacak kadar güçlü ve etkili.

Bana sorarsanız bu ölümle güç savaşı yeni bir döneme girecek. Ekranlarınıza daha fazla “bilmeniz istenmeyen bilgi” ulaşacak. Baskı da aynı oranda artacak. Baskıya karşı çıkan blok da bu dönemde gücünü artıracak. Özellikle dünyadaki küreselleşmenin en güçlü kendisini hissettirdiği grup olan aktivistler içerisindeki dayanışma ve direniş yeni bir faza girecek. Bugün ne Türkiye’de ne de dünyanın kendilerini gelişmiş sayan demokrasilerinde özgürlük kavramı, sokaktaki insanın haklarının korunmasını esas almıyor ne yazık ki…

Güçlülerin ve güce yakın olanların her zaman daha adil ve daha az suçlu oldukları bir dünyada yaşıyoruz. Adalet terazisini elinde tutan Themis‘in, gözlerini bağlamasının bir anlamı vardı. Ardından adalet terazisini ellerinde tutanların gözlerinin bağını açmayı başaran güçlerin, bugün bize verilen pek çok sınırlı özgürlüğü bile elimizden almak için onun kılıcıyla sembolize edilen cezayı kime vereceklerini bilemez haldeyiz. O nedenle bu yeni süreçte internetteki bu hareketlere dönük yeni ve sert kararların da geleceğini öngörmek için âlim olmaya gerek yok…

Görmemize gerek olmadığı düşünülen bilginin şeffafça dolaşımı

Swartz’ın ölümü tüm dünyada artık azımsanamayacak sayıdaki, internetteki özgürlükler ve şeffaf bilgi dolaşımını yaygınlaştırmaya çalışan aktiviste uygulanan baskının sonucuysa -ki ailesi ve yakın çevresi bunu açıkça ifade etmekten kaçınmıyor- hepimizin çok daha duyarlı olması gerekiyor. İnternet kullanıcılarının kendilerini savunan birey ve gruplara karşı bir tavır alması gerekiyor.

Sivil itaatsizlikler, bireylerin aldıkları risklerle toplumların dönüşümlerine sebep olabilecek türden değerli girişimlerdir. Bizim aktivist dediğimiz insanlar da bu riskleri göze alarak sonuçlarına katlanma cesaretini gösterenlerdir. Swartz’ın ölümü bu risklerin ve baskıların ölçüsünü göstermesi açısından anlamlı.

Sözkonusu olan, bizler veya bizlerin bugün elde ettiği kazanım gibi görünen sembolik haklar değil. Asıl olan siyasi baskı, ahlaki yönlendirme ve dayatmalarla budanmaya devam edilen özgürlüklerin bir sonraki dönemde nasıl bir dünya hayaliyle bizi yüz yüze getireceğidir. Bu küresel bir “insan hakları” meselesidir. Bu meseleye kafa yormayanların da bunların sonuçlarından etkileneceklerini söyleyelim. O nedenle en azından arada bir bu konuları düşünmelerini teşvik etmekte fayda var; kendi iyilikleri için…

 

 

Cem Tecimen – Açık Radyo

bilgicagi.com/

 

Paylaş
Yazar:
Konuk Yazar