Kategoriler: ManşetSpor

Yorum: Youla’dan Quaresma’ya, Beşiktaş’tan Sivas’a

Maçın enteresan bir özelliği vardı ilk bakışta. Beşiktaş’ın son zamanlarının en kötü transferlerine imza atan Rıza Çalımbay ile, son dönemin en iyi transferlerini yapmış Beşiktaş karşı karşıya geldi. Youla’dan Quaresma’ya diye açıklanabilir bu dönem. Ya da Beşiktaş’tan Sivasspor’a diye de Rıza Çalımbay’ın biyografisi yazılabilir. (Kaleci Korcan’ı da unutmamak gerek.)

İlk önce söylemek gerekir ki çok zor. Yani bir hedefi kalmamış Beşiktaş’ın, ligde kalmaya çalışan Sivasspor’un karşısına çıkması ve oyunu tamamen kazanmak üzere kurması. Quaresma’nın hevesli oyunu ve takımı öne çekmesiyle biraz biraz gerçekleştirdi Beşiktaş bunu.

Sivasspor’un oyunu kendi sahasında kabul etmesi ya da bunu etmeye zorlanması sonucunda ilkyarı tamamen Beşiktaş’ın hakimiyetinde geçti. Beşiktaş’ın oyunu iyice hakimiyetine alamamasının önünde tek bir engel vardı: Sertlik. Sivasspor’un sert oyunu ve bu sert oyunun her zaman hakemler tarafından kollanması yıllardır Beşiktaş maçlarında gözlemlediğim bir durum. Şampiyonluğun kazanıldığı sezon, İstanbul’da oynanan maçta Beşiktaşlı oyuncular dayak yemişti ama ses çıkmamıştı bu duruma. Sivasspor’un Bucaspor’a karşı oynadığı maçı da hatırlayarak konuşmak gerek.

Bu maçta da aynı şey oldu. Özellikle Simao gibi daha teknik oyuncular bu oyun karşısında sindi. üç tane birbirine benzer noktalarda oynayan oyuncu ile oynadı Beşiktaş. Fernandes, Ernst ve Aurelio. Simao’nun sinmesi ya da sindirilmesi, üç orta saha oyuncusunun hücum konusunda pek de yaratıcı oyuncular olmaması sebebiyle, Beşiktaş oyunu yıksa da yaratıcı olamadı. Soldan İsmail’in etkili oyunu, Quaresma’nın etkili oyunu bir yere kadar götürdü Beşiktaş’ı.

Bu noktada sahadaki sertliğe ses çıkarmayan hakemin Sivok’a çift sarı karttan gösterdiği kırmızı kart geldi. Bana göre kartların ilki de tartışmalıydı, ikincisi de. Özellikle bu maç içerisinde düşünüldüğünde kartların hiç yeri yoktu maçta. Fakat, Beşiktaş hedeften düştüğünde, hakemlerin kendilerini kanıtlama tahtasına dönüyor nedense!

Beşiktaş’ın seneye Guti kalsa da, gitse de onun yerine oynayabilecek bir yerli oyuncu bulması şart (Eskişehirli Sezer ya da altyapıdan gelen Onur). Guti kalacaksa bu yeter. Eğer Guti takımdan ayrılacaksa mutlaka o bölgeye bir de aynı şekilde oynayan bir oyuncu bulmak gerek. Guti’ye bir şey olduğunda ya orası boş kalıyor ya da Nobre ile doldurulmaya çalışılıyor ki bu mümkün değil. Bobo bile orada daha yararlı olur ve çift forvetle Beşiktaş etkili olabilir ama Nobre’yle olamaz.

Sonuç olarak, Tayfur Havutçu belki Kayseri maçındaki sonuca ulaştıramadı takımı ama gelecek için önemli bir ipucu verdi. Savunma oyuncusu atılan takımı geriye çekmedi hücumdan bir kişiyi çıkartıp, savunmayı tekrar dörtlemedi. Bu büyük takımlar için olmazsa olmaz bir özellik bana kalırsa. Tüm bunlar galibiyeti getirmeye yetmedi. Maçın son dakikalarında da, oluşumunda açık bir faul olan golü geldi Sivasspor’un.

Maçın Beşiktaş için başarılı oyuncuları: Quaresma, İsmail Köybaşı, Cenk Gönen.

http://www.urbarli.net

Paylaş
Yazar:
Koray Doğan Urbarlı