İfade ve basın özgürlüğü raporu hak ihlalleri ve baskıyla dolu…

Punto 24 Bağımsız Gazetecilik Derneği (P24) bünyesinde çalışmalarını sürdüren Expression Interrupted platformu, İfade ve Basın Özgürlüğü Gündemi’ne ilişkin sekizinci raporunu yayımladı. 2022’nin son raporu olan çalışma, 2022 Ekim, Kasım ve Aralık aylarında yaşanan hak ihlallerine ve gazetecilerin üzerindeki baskıya odaklanıyor:

“Gazetecilere yönelik yargılamalar Türkiye’de halen basın ve ifade özgürlüğü üzerindeki en yaygın baskı aracı olmayı sürdürüyor. Ancak basın ve ifade özgürlüğünü hedef alan baskılar yargılamalarla sınırlı değil. Kısıtlayıcı yasal mevzuatın yanı sıra devlet kurumları ve yetkililerinin tutum ve faaliyetleri basın ve ifade özgürlüğü ile halkın haber alma özgürlüğü alanındaki genel yasal ve siyasi çerçeveyi belirlemekte.”

Kaynak: Expression Interrupted

Rapordaki bilgiler Expression Interrupted tarafından yürütülen kapsamlı dava takip ve medya ve açık kaynak bilgi kaynaklarının takibi çalışmalarına dayanıyor.

Rapora göre; tutuklu gazeteci sayısında 2022 yılının ortalarından beri yaşanan artış, Kürt basınına yönelik baskıların yoğunlaşmasıyla bu dönemde de devam etti. Haziran ayında Diyarbakır’da Kürt medya kuruluşlarında çalışan 16 gazeteci ve medya çalışanının tutuklanmasının ardından Ekim ayında da Ankara’da Mezopotamya Ajansı ve JinNews çalışanı dokuz gazeteci tutuklandı. Expression Interrupted verilerine göre, 2022 sonu itibarıyla cezaevindeki gazeteci sayısı 75 oldu.

  • Yılın son üç ayında 173 gazetecinin yargılandığı 99 dava görüldü. 26 gazeteci toplam 47 yıl 8 ay 1 gün hapis cezası ve 82 bin 40 lira para cezasına çarptırıldı. 15 gazeteciye 11 yeni dava açıldı. 32 gazeteci gözaltına alındı.
  • Yılın son üç ayında gazetecilerin sanık olarak yargılandığı toplam 99 dava görülürken bu davalarda altısı yabancı uyruklu 173 gazeteci hâkim karşısına çıktı. Karara bağlanan 29 davanın 16’sında toplam 26 gazeteci hakkında mahkûmiyet kararı verildi. 18 gazeteci toplamda 47 yıl 8 ay 1 gün hapis cezasına, sekiz gazeteci 82 bin 40 lira para cezasına çarptırıldı. 15 gazeteci hakkında 11 yeni dava açıldı. 32 gazeteci gözaltına alındı. En az dokuz gazeteci hakkında soruşturma açıldı.
  • Dava ve soruşturmaların yanı sıra gazetecilere yönelik şiddet ve engellemeler de bu dönemde hız kesmedi. Gazetecilere yönelik en az 19 saldırı, şiddet içeren polis müdahalesi ve tehdit vakası yaşandı.
  • Orantısız ceza kararlarıyla muhalif medya kuruluşlarını mali baskı altında tutmakla suçlanan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ve Basın İlan Kurumunun (BİK) uygulamaları bu dönemde de eleştirilerin hedefi oldu.
  • RTÜK Üyesi İlhan Taşcı’nın açıkladığı 2022 rakamlarına göre RTÜK, yıl boyunca ağırlıklı olarak Halk TV, Tele 1 ve KRT TV gibi muhalif kanalları cezalandırırken hükümet yanlısı pek çok televizyon kanalına hiç ceza vermedi.
  • Taşcı’nın açıkladığı rakamlara göre RTÜK 2022 yılında Halk TV’ye 23, Tele 1’e 16, KRT TV’ye altı, FOX TV’ye beş ve Flash TV’ye dört defa olmak üzere toplam 54 ceza verirken TGRT’ye iki, Beyaz TV ve ATV’ye birer defa ceza verdi.
  • A Haber, Ülke TV, Kanal 7, TV Net ve TV 24’e ise hiç cezai yaptırım uygulanmadı.
  • Üst Kurulun Halk TV, Tele 1, KRT, Fox TV ve Flash TV’ye verdiği cezaların toplamı 17 milyon 335 bin lira tutarında olurken TGRT, Beyaz TV ve ATV’ye uygulanan cezaların toplam miktarı 1 milyon 674 bin lira olarak kaydedildi.
  • BİK tarafından resmi ilan yayımlama hakkı kalıcı olarak iptal edilen Evrensel gazetesinin rapora konu dönemde bu karara yönelik yaptığı itirazları reddedildi.
  • Ocak 2020’den beri BİK kararıyla resmi ilan alamayan Yeni Asya gazetesinin ilan yasağı ise aynı dönemde bininci gününü doldurdu.

Kaynak: Expression Interrupted

2022’nin son çeyreğinde basın özgürlüğü

Rapora göre; 2022’nin son çeyreği, Türkiye’de ifade ve basın özgürlüğü alanında yaşanan gerilemenin daha da derinleştiği bir dönem oldu.

Hükümetin uzun zamandır hazırlıklarını sürdürdüğü “dezenformasyonla mücadele” düzenlemesi bu dönemde Mecliste kabul edilerek yasalaştı.

Yasalaşan 40 maddelik düzenlemenin “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymayı” suç haline getiren 29. maddesinin özellikle yaklaşan 2023 seçimlerine giden süreçte bilgi ve haber akışını kısıtlayacağı ve sansür ve otosansürü daha da yaygınlaştıracağı öngörülürken internet haber siteleri ve sosyal medya platformlarına yönelik maddelerin uygulamada ne tür kısıtlamalara yol açacağının gelecek aylarda netleşmesi bekleniyor.

“Dezenformasyonla mücadele” amaçlı yasa hazırlıklarını ilk kez Temmuz 2021’de duyuran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’de muhalefet partisinin “yalan terörünü siyasetinin tek malzemesi yapmış durumda” olduğunu söylemiş, bununla mücadele etmek için yeni bir yasa gerektiğini savunmuştu.

  • Yasa çıktıktan kısa bir süre sonra Emniyet Genel Müdürlüğü, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında uyuşturucu ticaretiyle ilgili açıklamaları nedeniyle “dezenformasyon” yasası kapsamında dava açılmasını istedi.
  • Bitlis’te gazetecilik yapan Sinan Aygül ise bir çocuğa yönelik cinsel istismar iddialarıyla ilgili sosyal medya paylaşımlarının ardından gözaltına alındı. Aygül, “dezenformasyon” yasası olarak bilinen Türk Ceza Kanunu (TCK) 217/A maddesi kapsamında tutuklanan ilk gazeteci oldu.
  • Hükümetin uzun süredir hazırlıklarını sürdürdüğü “dezenformasyon” düzenlemesi yasalaşarak yürürlüğe girdi. İstiklal Caddesi’nde meydana gelen bombalı saldırının ardından sosyal medya platformlarına erişim engellendi.
  • İstanbul’da İstiklal Caddesi’nde 13 Kasım tarihinde düzenlenen ve altı kişinin hayatını kaybetmesine neden olan bombalı saldırının ardından yaşanan sosyal medya platformlarına yönelik bant daraltma uygulaması ve Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından getirilen yayın yasağıyla saldırı sonrası bilgi akışı son derece kapsamlı bir biçimde kısıtlandı.

İnsan hakları savunucuları ve sivil topluma yönelik baskılar

İnsan hakları savunucuları ve sivil topluma yönelik baskılar ise raporda şöyle sıralandı:

  • Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı ve hak savunucusu Şebnem Korur Fincancı’nın Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından PKK hedeflerine karşı kimyasal silah kullanıldığı iddialarının araştırılması gerektiğine dair açıklamaları nedeniyle gözaltına alınıp tutuklanmasıyla arttı.
  • Gezi Davası’nda tutuklu iş insanı Osman Kavala’ya verilen ağırlaştırılmış müebbet ve yedi hak savunucusuna verilen 18’er yıllık hapis cezaları istinaf mahkemesince onandı.
  • Göç İzleme Derneğinin (GÖÇİZDER) üye ve yöneticileri ile Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) sosyal hizmet uzmanı Bilal Yıldız‘ın da aralarında bulunduğu 17’si tutuklu 23 hak savunucusunun yargılandığı davanın rapora konu dönemde görülen ilk duruşmasında dört tutuklu sanık tahliye edilirken Yargıtay, Büyükada Davası olarak bilinen davada hak savunucuları Taner Kılıç, İdil Eser, Özlem Dalkıran ve Günal Kurşun hakkında verilen mahkûmiyet kararlarını bozarak yeniden yargılamanın önünü açtı.

Siyasi baskılar ve yargılamalar

2022’nin son çeyreğinde, basın özgürlüğünü kısıtlayıcı unsurlardan biri de gazetecilere yönelik hedef gösterici açıklamalar, idari tedbirler, keyfi akreditasyon uygulamaları ve siyasetçilerin şikâyetleriyle açılan davalar oldu.

Gazetecilere yönelik yargılamalar 2022’nin son çeyreğinde de hız kesmeden devam etti:

  • Yılın son üç ayında gazetecilerin sanık olarak yargılandığı toplam 99 dava görülürken bu davalarda altısı yabancı uyruklu 173 gazeteci hâkim karşısına çıktı.
  • Karara bağlanan 29 davanın 16’sında toplam 26 gazeteci hakkında mahkûmiyet kararı verildi.
  • 18 gazeteci toplamda 47 yıl 8 ay 1 gün hapis cezasına, sekiz gazeteci 82 bin 40 lira para cezasına çarptırıldı.
  • 12 davada 15 gazeteci beraat etti. İki gazeteci hakkında açılan bir tazminat davası ise reddedildi.
  • Aynı dönemde istinaf mahkemeleri olarak bilinen bölge adliye mahkemelerinde ise toplam yedi gazetecinin yargılandığı iki dava karara bağlandı. Bu davalarda beş gazeteci hakkında önceden verilen toplam 8 yıl 4 ay hapis cezası onandı. Bir gazeteci hakkında verilen 1 yıl 12 ay 17 gün hapis cezası “hatalı” bulunarak cezanın “üst sınırdan verilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozuldu. Bir gazeteci hakkında verilen beraat kararı ise “yerinde olmadığı” sebebiyle bozularak gazetecinin cezalandırılması istendi.
  • Yargılamalarda öne çıkan suçlamalara bakıldığında, terör ve hakaret suçlamaları yine ilk sıralarda yer aldı.

Expression Interrupted tarafından yürütülen dava takip çalışmalarından elde edilen verilere göre, 2022’nin son çeyreğinde ilk derece mahkemelerinde görülen davalarda 22 kez Türk Ceza Kanunu’nun 125. maddesinde düzenlenen “kamu görevlisine hakaret,” 21 kez Terörle Mücadele Kanunu’nun   7/2. maddesinde düzenlenen “örgüt propagandası,” 14 kez TCK 314. maddesinde düzenlenen “örgüt üyeliği” ve 12 kez de TCK 229. maddesinde düzenlenen “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamaları kullanıldı.

  • Gazeteciler dokuz davada “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçlamasıyla yargılanırken yedi davada “iftira” (TCK 267) suçlaması kullanıldı.
  • Toplam altı davada ise gazeteciler tazminat talebiyle yargılandı.
  • “Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” (TMK 6/1) ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama” (TCK 216) suçlamaları da altışar kez kullanıldı.
  • “Üye olmadan terör örgütüne yardım etmek” (TCK 220/7) ve “Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılamak” (TCK 301) suçlamaları beşer kez, “kişisel verileri ele geçirmek ve yaymak” (TCK 136) dört kez, “suçu ve suçluyu övmek” (TCK 215) üç kez, “terör örgütlerinin açıklamalarını yayımlamak” (TMK 6/2) ise iki kez kullanıldı.

Gazeteci davalarında en sık kullanılan suçlamalar: Terör, hakaret

2022’nin rapora konu son çeyreğinde 15 gazeteci hakkında 11 yeni dava açıldı.

Ekim 2022

Ekim ayı içerisinde toplam 58 gazetecinin yargılandığı 46 dava görüldü. Davaların 33’ü ileri tarihlere ertelenirken 13 tanesi sonuçlandı.

Kaynak: Expression Interrupted

  • Karara bağlanan 13 davanın altısında toplam sekiz gazeteci hakkında beraat kararı verilirken içlerinden biri hakkında aynı zamanda tahliye kararı verildi.
  • Mahkûmiyet kararıyla sonuçlanan yedi davada beş gazeteci toplam 20 yıl 8 ay 10 gün hapis cezasına çarptırıldı. Üç gazeteci ise toplam 38 bin 320 TL tazminat ödemeye mahkûm edildi.
  • Beş gazeteci hakkında ise üç yeni dava açıldı.
  • Ekim 2022’de 58 gazeteci yargılandı, 46 dava görüldü. 33 dava ertelenirken 13 dava sonuçlandı.
  • Yedi davada mahkumiyet kararı verilirken altı davada beraat kararı verildi. Üç yeni dava açıldı.
  • Ekim ayında görülen 46 davada 10’ar kez kullanılan “hakaret” ve “örgüt propagandası” suçlamaları en fazla kullanılan suçlamalar oldu. Bunun yanı sıra yedişer kez “örgüt üyeliği” ve “Cumhurbaşkanına hakaret,” üçer kez “2911 sayılı Kanun’a muhalefet,” “terörle mücadelede görev alanları hedef gösterme” ve “kişisel verileri ele geçirme ve yayma” suçlamaları kullanıldı.
  • Yine üç davada gazetecilere tazminat talebi yöneltildi.
  • “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” ve “iftira” suçlamaları ikişer kez kullanılırken, birer kez kullanılan suçlamalar “örgüte yardım,” “görevi yaptırmamak için direnme,” “2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenli Bölgeler Kanunu’na muhalefet,” “devleti ve organlarını aşağılama,” “terör örgütlerinin açıklamalarını yayınlama,” “özel hayatın gizliliğini ihlal” ve “suçu ve suçluyu övme” olarak kayıtlara geçti.
Kasım 2022

Kasım ayı içerisinde 83 gazetecinin yargılandığı 32 dava görüldü. Davaların 24’ü ileri tarihlere ertelenirken, sekiz tanesi sonuçlandı.

Kaynak: Expression Interrupted

  • Karara bağlanan sekiz davanın ikisinde toplam üç gazeteci hakkında beraat kararı verilirken, mahkûmiyet kararıyla sonuçlanan beş davada 11 gazeteci toplam 23 yıl 7 ay 9 gün hapis cezasına çarptırıldı. Bir davada ise dört gazeteci toplamda 8 bin 720 TL tazminat ödemeye mahkûm edildi.
  • Kasım ayında görülen 32 davadan sekizinde kullanılan “örgüt propagandası” suçlaması en fazla kullanılan suçlama oldu. Bunun yanı sıra yedişer kez “örgüt üyeliği” ve “hakaret,” dört kez “devleti ve organlarını aşağılama”, üçer kez “örgüte yardım,” “Cumhurbaşkanına hakaret” ve “2911 sayılı Kanun’a muhalefet” suçlamaları kullanıldı.
  • “Terörle mücadelede görev alanları hedef gösterme,” “suçu ve suçluyu övme,” “halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama” suçlamaları ikişer kez kullanılırken, birer kez kullanılan suçlamalar “iftira,” “2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenli Bölgeler Kanunu’na muhalefet” ve “düzeltme ve cevabın uygun şekilde yayımlanmaması” olarak kayıtlara geçti.
Aralık 2022

Aralık ayı içerisinde toplam 32 gazetecinin yargılandığı 30 dava görüldü. Davaların 22’si ileri tarihlere ertelenirken sekiz tanesi sonuçlandı.

Kaynak: Expression Interrupted

  • Karara bağlanan sekiz davanın dördünde toplam dört gazeteci hakkında beraat kararı verildi. İki gazetecinin yargılandığı bir dava ise mahkeme tarafından reddedildi. Mahkûmiyet kararıyla sonuçlanan üç davada iki gazeteci toplam 3 yıl 5 ay 7 gün hapis cezasına çarptırıldı. Bir davada ise bir gazeteci (Sedef Kabaş) 35 bin TL tazminat ödemeye mahkûm edildi.
  • Gazetecilerin şikâyetiyle açılan bir dava (Beyza Kural) karara bağlandı. Mahkeme sanık olarak yargılanan üç polis memurunu Kural’ın iş ve çalışma hürriyetini ihlal ettikleri gerekçesiyle 6’şar bin TL tazminat ödemeye mahkûm etti.
  • İstinafta görülen bir davada bir gazeteci (Hakkı Boltan) hakkında yerel mahkemenin verdiği karar bozuldu.
  • 10 gazeteci hakkında sekiz yeni dava açıldı.
  • Aralık ayında görülen 30 davadan sekizinde kullanılan “hakaret” suçlaması en fazla kullanılan suçlama oldu. Bunun yanı sıra beş kez “örgüt propagandası,” dörder kez “halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama,” “iftira” ve “2911 sayılı Kanun’a muhalefet,” üç kez de “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamaları kullanıldı.
  • Örgüt üyeliği,” “kişisel verileri ele geçirmek ve yaymak” suçlamaları ile “tazminat” talebi ikişer kez kullanılırken, birer kez kullanılan suçlamalar “örgüte üye olmamakla birlikte yardım,” “askeri ve siyasi casusluk,” “terör örgütlerinin açıklamalarını yayınlamak” ve “kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları dinlemek, kaydetmek ve yayınlamak” olarak kayıtlara geçti.
  • Yine Aralık ayında gazetecilerin şikâyetiyle açılan bir dava görüldü. Bianet eski muhabiri gazeteci Beyza Kural’ı, 6 Kasım 2015’te Beyazıt’ta öğrencilerin YÖK protestosuna polis müdahalesini takip ederken tehdit ederek ters kelepçe ile gözaltına almaya çalışan üç polisin yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, sanık polisleri 6’şar bin lira adli para cezasına mahkûm etti. Polislerden biri için hükmün açıklanması geri bırakılırken, daha önce de haklarında erteleme kararı olması nedeniyle iki polisin cezası ertelenmedi. Mahkeme cezayı polisler için 10 eşit takside böldü.
  • Aralık ayında istinaf mahkemelerinde ise bir gazetecinin davası görüldü. Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, gazeteci Hakkı Boltan’a, Cizre’de 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasakları sırasında mahsur kaldığı bodrumda hayatını kaybeden Azadiye Welat gazetesi Yazı İşleri Müdürü Rohat Aktaş’ın öldürülmesine ilişkin sözleri nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” ve “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” suçlarından verilen toplam 1 yıl 12 ay 17 gün hapis cezasını az bularak cezanın üst sınırdan verilmesini istedi. Dosya yeniden yargılama yapılması için ilk derece mahkemesine gönderildi.

Gözaltılar, soruşturmalar ve tutuklamalar

Rapora göre; Ekim, Kasım ve Aralık aylarında en az 32 gazeteci gözaltına alındı. Üç gazeteci hakkında başlatılan iki soruşturmada ise takipsizlik kararı verildi.

  • Cezaevindeki gazeteci sayısındaki artış özellikle Kürt medya kuruluşlarına yönelik baskıların yoğunlaşmasıyla birlikte yılın son çeyreğinde de devam etti.
  • 2022’nin üçüncü çeyreği itibarıyla 68 olan cezaevindeki gazeteci sayısı Mezoptamya Ajansı ve JinNews çalışanı dokuz gazetecinin tutuklanmasıyla birlikte yılın son çeyreğinde 75’e çıktı.
  • Aynı dönemde önceki dönemlerde tutuklanan iki gazeteci ise tahliye oldu.
  • Rapora konu dönemde ayrıca bir gazeteci tutuklandı ve 10 günlük tutukluluğun ardından serbest bırakıldı.

Gazetecileri hedef alan saldırı ve engellemeler 2022’nin son çeyreğinde de devam etti:

  • Yılın son çeyreğinde gazetecilere yönelik en az 19 saldırı, şiddet içeren polis müdahalesi veya tehdit vakası yaşandı. Bir gazetecinin Türkiye’ye girmesi engellenirken bir gazetecinin evi de daha sonra asılsız olduğu ortaya çıkan bir ihbar üzerine gece kapısı kırılarak basıldı.
  • Aynı dönemde gazetecilere yönelik saldırıların faillerinin yargılandığı davalar da görüldü. Gezi Parkı eylemlerini takip ettiği sırada polis şiddetine maruz kalan dokuz8HABER Genel Yayın Yönetmeni Gökhan Biçici’ye şiddet uygulayan beş polisin yargılandığı davanın üçüncü duruşmasına sanık polisler katılmadı. “Zor kullanma yetkisine ilişkin sınırların aşılması suretiyle basit yaralama,” “hakaret” ve “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” suçlamalarıyla yargılanan beş polisten biri hakkında daha yakalama kararı çıkarılarak dava 23 Şubat 2023’e ertelendi. Dava kapsamında bir polis memuru hakkında daha yakalama kararı bulunuyor.
  • İstanbul Bölge İdare Mahkemesi, haber takip eden gazetecilere yönelik tehdit, darp ve hakaret suçlamalarının hedefinde olan İstanbul Güvenlik Şube Müdürü Hanifi Zengin hakkında İstanbul Valiliğinin soruşturma izni verilmemesine dair kararını iptal etti ve Zengin hakkında soruşturma başlatılmasını istedi. Hanifi Zengin hakkında Artı TV kameramanı Bilal Meyveci ve AFP foto muhabiri Bülent Kılıç adına suç duyurularında bulunulmuştu.
  • İstanbul Bölge İdare Mahkemesi, Gezi Parkı eylemlerinin dokuzuncu yıl dönümünde İstanbul Taksim’de 31 Mayıs 2022 günü düzenlenen eylemde gazetecileri darp eden polisler hakkında işlem yapılmasına izin vermeyen İstanbul Valiliği kararını da kaldırdı.