Kategoriler: DünyaManşet

Grönland’taki seçimleri madencilik karşıtları kazandı

Grönland genel seçimlerinde sol görüşlü Inuit Ataqatigiit (IA) partisi oyların üçte birinden fazlasını alarak seçimin kazananı oldu. Böylece 1979 yılından bu yana iktidarda olan ve madencilik yanlısı Siumut partisinden bayrağı devralmış oldu.

IA oyların yüzde 37’sini alırken, sosyal demokrat Siumut partisi yüzde 29 oranında kaldı.

Çevreci bir politika izleyen partinin 34 yaşındaki lideri Mute Egede’nin gelecek haftalarda hükümet kurmak için çalışmalara başlayacağı açıklandı.

Maden karşıtı kampanya zafer getirdi

56 bin gibi küçük bir nüfusa sahip olmasına rağmen uluslararası kamuoyu Grönland’daki seçimleri yakından takip ediyordu. Çünkü IA, seçim öncesinde yaptığı açıklamalarda Grönland’ın zengin ve geniş yeraltı kaynaklarının kullanıma açılmayacağını açıklamıştı.

Ayrıca ilk iş olarak büyük bir nadir toprak madenciliği projesinin iptali sözünü vermişti. Rüzgar türbinlerinde, elektrikli araçlarda ve savaş uçaklarında kullanılan neodimyum gibi nadir toprak elementlerinin yanı sıra uranyum da içeren Kvanefjeld projesini durdurmak için kampanya yürüttü.

Buna karşın iktidardaki sosyal demokrat Siumut Partisi ise, maden yataklarının milyonlarca dolarlık gelir ve iş sağlayacağını belirterek, projeye desteğini açıklamıştı.

Buzların erimesi madenleri açığa çıkarttı

Grönland’ın ekonomisi balıkçılık ve Danimarka hükümetinin sübvansiyonlarına dayanıyor ancak insan kaynaklı iklim krizi nedeniyle buzların erimesinin ardından ortaya zengin maden yatakları ortaya çıktı.

Ülkenin güneyindeki Kvanefjeld’deki maden sahasının sahibi olan şirket, madenin elektronik ve silah üretiminde kullanılan 17 elementten oluşan “nadir toprakların batı dünyasının en önemli üreticisi olma potansiyeline” sahip olduğunu söylüyor.

Yerli halkın çoğu, söz konusu maden projelerinin tarım arazilerindeki potansiyel radyoaktif kirlilik ve zehirli atıkları ortaya çıkarmasından kaynaklı endişelerini dile getiriyordu.

Trump satın almak istemişti

Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın 2019’da satın almayı teklif ettiği 56 bin kişilik ada, Danimarka Krallığı’nın bir parçası ancak geniş bir özerkliğe sahip. Bu teklif iki ülke arasındaki ilişkilerin gerilmesine yol açmıştı.

Maden tartışmalarının yanı sıra Rusya, uzun bir kıyı şeridine sahip olduğu Kuzey Kutbu’nda buzların erimesiyle ortaya çıkan yeni ticaret rotası üzerindeki hakimiyetini kurmak için ekonomik ve askeri faaliyetlerini artırıyor ve bu da batı hükümetleri tarafından endişeye yol açıyor.

Paylaş
Yazar:
Yeşil Gazete