Hafta SonuKitapKöşe YazılarıManşetYazarlar

Bedene atanan sınır ve yargılara turuncu isyan: Moris Wicklewhite ve Turuncu elbise

0

Güldünya Yayınları’ndan çıkan, Stonewall Çocuk ve Genç-yetişkin Edebiyatı Onur Ödül‘lü, Moris Micklewhite ve Turuncu Elbise, küçük bir çocuk olan Morris hakkında. Morris resim, yapboz yapmayı, elma suyu içmeyi, bağıra çağıra şarkı söylemeyi seviyor. Bir de ona “kaplanları, güneşi ve annesinin saçını” hatırlatan turuncu elbiseyi giymeye bayılıyor. Elbise o yürürken hışır hışır ve buna tıkır tıkır sesler çıkaran ayakkabılar eklediğinde neşesi daha da yerine geliyor.

Ama sınıf arkadaşları Morris’in elbise giymesinden hiç hoşlanmıyor. Morris kırıcı sözler ve alaylarla karşı karşıya kalıyor, en kötüsü de okuldaki çocuklar onun uzay gemilerine girmesine izin vermiyor. Böyle geçen günlerin ardından bir cuma günü incinmiş ve üzgün Morris, karnı ağrıyormuş gibi davranarak evde kalıyor. Annesinin sevgi dolu ve destekleyici tavrıyla rahatlayıp bütün bir hafta sonu resim çizip rüyasında uzay safarisine çıkıyor. 

Pazartesi geldiğindeyse tekrar turuncu elbisesini giyiyor, içeri alınmadığı uzay gemisine karşılık kendi özgür uzay gemisini inşa ediyor. Diğerlerinin aksine o, arkadaşlarını uzay gemisine alıyor. Oyun bittiğinde arkadaşları “astronotların elbise giyip giymemesinin önemli olmadığını” anlıyor.

Etiket takmadan, sadece çocuk

Yazar Christine Baldacchino, beklenen “cinsiyet” kalıplarına ve zorbalığa dair karmaşık konuları özenli ve şefkatli bir biçimde ele almış. Morris’in katlandığı alay ve izolasyonu yumuşatmamış. Morris’in turuncu elbisesinin onun hoşlandığı birçok şey arasından sadece biri olduğunu rahatça göstermiş. Yazar, Morris hakkında  “Ben onun transeksüel, eşcinsel, ya da düz olsun, hiç bir etiket taşımasını istemiyorum. Morris şu anda kendini ifade eden bir çocuk ve umursamamız gereken bu” diyor.

Amerikan Kütüphaneler Birliği’nin Gökkuşağı Listesi’nde bulunan Moris Micklewhite ve Turuncu Elbise, ABD’nin prestijli kitap dergisi Kirkus tarafından yılın en iyi kitapları arasında gösterildi. 

Kitapla ilgili beni düşündürten tek konuysa Morris’in omuzlarına ne kadar çok sorumluluğun düştüğü. Her zaman dik durmak, hiç taviz vermemek, yeni bir uzay gemisi inşa etmek, arkadaşlarını kendisine katılmaya teşvik etmek zorunda. Oysa Morris’in dönüştürücü olmak gibi zorunluluğu yok aksine bizler dönüşmek durumundayız. Ancak ne yazık ki bir şeylerin değişebilmesi için zorbalığa uğrayanın yeni bir buluşma alanı yarattığı bu hikâye dünyamız için daha gerçekçi bir resim çiziyor.

*

Künye: 

Yazar:  Christine Baldacchino
Resimleyen: İsabelle Malenfant
Çevirmen: Deniz Özülke
Kitap Tasarım: Michael Solomon
Yayınevi: Güldünya Yayınları

 

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.