Hayvan HaklarıManşet

Ölüm çukurlarından yaşam nöbetine: Adalarda atlı fayton sorunu

0

Haber: Tuğba Baykal

Büyükada’da 81 atın ‘ruam hastalığı ‘ gerekçesiyle öldürülmesinin ardından tartışmalar sürüyor. İstanbul Valiliği adalarda faytonun 3 ay boyunca yasaklandığını duyurdu, adalar karantinaya alındı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da büyük oranda faytonların kaldırılacağını açıkladı. İBB önünde nöbet tutan aktivistler ise faytonların tamamen kaldırılması gerektiğini savunuyor.

Ölüm çukurları iddiası

Büyükada’da ruam hastalığı teşhisi konulduğu açıklanan 81 at öldürüldü. Atların öldürüldüğüne dair açıklamayı Adalar Kaymakamlığı yaptı. Fakat bu durum daha öncesinden basına yansıdı. Adalılar yaşadıkları, yürüdükleri yerlerde açılmış büyük çukurları görünce bunun fotoğraflarını paylaştı. Sosyal medyada çukurlar “Ölüm Çukurları” başlığı ile verilmeye başlandı.

81 atın öldürülmesi üzerine İstanbul Valiliği Adalar’da fayton ulaşımını üç aylığına durdurdu, Büyükada karantinaya alındı, fakat ne ruam hastalığı Adalar’da yeni ne de alınan önlemlerin at ölümlerini durduracağı düşünülüyor.

2011’den beri 701 at öldürüldü

TBMM Hayvan Hakları Komisyonu’nun hazırladığı rapora göre Adalar’da 2011 yılından beri toplam 621 at ruam dolayısı ile öldürüldü. Son ölümlerle birlikte bu rakamın 701’e ulaştığı söylenen raporda şu ifadeler yer alıyor:

Birçok önlem alınmasına rağmen ruam hastalığı henüz önlenememiştir. Ruam hastalığının önlenememe sebebi olarak Adalar’a (izin verilmediği için) atların kaçak yollardan, gerekli muayene ve analizlere tabi tutulmadan kontrolsüz olarak getirilmesidir

Raporda ayrıca Türkiye genelinde faytonların kaldırılmasının uygun olacağı belirtiliyor. Fakat faytonun tarihi ve kültürel bir miras olduğu içinde çok sınırlı bir alanda izin verilebileceği ifadesi yer alıyor. Faytonların bu şekilde sembolik olarak kullanılacağı duruma ait standartlar da özellikle vurgulanmış. Buna göre TBMM Hayvan Hakları Komisyonu’nun raporunda faytonların ancak belirlenen özel alanlarda, düz ve kısa bir rotada kullanılması, ulaşım amacı ile kullanılmaması, ulaşım gereksinimi olan bölgelerde faytonlar yerine elektrikli ulaşım araçlarının kullanılması ve faytonlara koşulmak üzere yalnızca ağır yük atlarının yani soğukkanlı at ırklarının kullanılmasına izin verilmesi öneriyor.

Adaya kaçak at girişleri denetlenmiyor

Adalarda yıllardır atların giriş çıkışı ile ilgili etkin korunma yöntemi fiiliyatta uygulanamıyor. Denetimler yapılıyor fakat Adalar karantinaya alınsa ve hayvan giriş çıkışları yasaklansa dahi faytoncular kaçak yollardan Adalara veteriner kontrolünden geçmemiş atları sokuyor.

Ayrıca Adalarda atlar düzenli sağlık kontrolünden geçirilmiyor, yaklaşık 1500’den fazla atın bulunduğu bölgede at veterineri dahi bulunmuyor.  Özellikle sezon bittikten sonra bazı atlar kendi halinde sokaklara bırakılıyor. Örneğin Büyükada’da yolda yürürken çöpleri karıştırıp, yemek bulmaya çalışan ya da yaralı bir şekilde sokakta dolaşan atlarla karşılaşmanız mümkün.

Söylemez: Atlar kötü koşullarda tutuluyor

Ada sakini Rana Söylemez bu fotoğrafı geçtiğimiz günlerde çekmiş. Ruam faciası yaşanmadan önce. Söylemez Büyükada’da bu şekilde birçok at bulunduğunu söylüyor:

Kaldıkları ahırların yanından geçerken kokudan bile anlıyorsunuz ne şartlarda tutulduklarını. Bu koşullarda burada ruam da olur başka hastalıklar da. Yara bere içindeki hallerine şahit oluyoruz.

‘Gizli gizli çukur açıp çözülemeyecek bir sorun’

Söylemez ruam hastalığı hakkında Adalıların bilgilendirilmediğini de söylüyor. Toplum sağlığını da ilgilendiren bu durum hakkında ancak çukurlar basına yansıyınca haberdar edilmelerine tepkili olan Söylemez şunu söylüyor:

İnsanlara da bulaşabilirmiş ama buna dair de uyarılmadık, daha önce de Büyükada’da ruam olmuş, fakat hep üstü kapatılmaya çalışılıyor. Adalar karantinaya da alınmış daha önce fakat kaçak yollardan atların sokulduğunu biliyoruz. Gizli gizli çukurlar açıp gömerek çözülmeyecek bu sorun. Biz ormana da gidiyoruz, atlarla temas halindeyiz, bu risk varken nasıl hiçbir şey yapılmaz anlamıyorum.

Büyükada’ya 2018 yılında 220 adet atın sokulmaya çalışılması üzerine de yine bir kriz yaşanmıştı. Ada’da 2017 Temmuz’unda görülen ruam hastalığı nedeniyle Ada’yı karantinaya alan İstanbul İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü atların girişlerine izin vermemişti. Adaya Anadolu’nun çeşitli yerlerinden getirilen atların girişine izin verilmemiş ve 2 ay boyunca bu atlar Beykoz’da güneşin altında bekletilmişti.

Baştürk: Her sene yüzlerce at ölüyor

Ada sakini Sevil Baştürk ise faytonların tamamen kaldırılması gerektiğini düşünenlerden. Baştürk ‘yaşadığımız yerde atların çukurlara gömülmesi yeni değil, her sene yüzlerce at öldürülüyor’ diyor ve ekliyor:

Bu herkesi bildiği bir gerçek, Adalar’da ormanlar at mezarlıkları ile dolu. Ben bu son olayda çukurların kazıldığı yere gittiğimde o bölgede bir sürü kemik buldum, daha önceden de olmuş demek ki. Bu olayda basına yansıdığı için gündem oldu. Fakat kim bilir kaç tane at öldürülüp ormanlara gömülüyor, ya da denizlere atılıyor her sene. Faytonlar tamamen kaldırılmadığı sürece bu böyle devam edecek.

İBB önünde çadırlı eylem

At ölümlerinin duyulmasının ardından aktivistler İBB önünde protestoya başladı. Talep faytonların tamamen kaldırılması. Fakat bu protestolar da aslında yeni değil. Hayvan severler yıllardır Adalar’da faytonların kaldırılması için mücadele veriyor. Yasal olarak bu durum İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin sorumluluğunda.  Nitekim İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da adaylık sürecinde Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu’nun kendisine sunduğu SÖZ VERİYORUM taahhütnamesini imzalamıştı. Bu taahhütnamede atlı faytonların kaldırılacağı ibaresi de yer alıyor.

81 atın öldürülmesinin üzerine Saraçhane’deki İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde çadırlar kurarak protesto gösterisi düzenleyen aktivistlerden yedi temsilci, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile bu durumu görüştü. İmamoğlu’ndan verdiği sözü tutmasını istedi. İmamoğlu ise yüzde 95 oranında faytonları kaldıracağını söyledi.

İmamoğlu ile görüşme öncesi yapılan forum

Adalarda faytonların tamamen kaldırılmaması ve nostalji olarak bir miktar faytonun bırakılması gerektiğini savunanlar da var. Hem İBB hem de Adalar Belediyesi’nin açıklamaları da bu görüşe paralel, yani faytonlar tamamen kaldırılmayacak gibi görünüyor.

Faytoncular açlık grevinde

Faytonlar kaldırılınca işsiz kalacaklarını söyleyen faytoncular ise duruma tepkili. İstanbul Valiliği’nin, faytonlara at koşulmasını üç ay süreyle yasaklaması kararının ardından, Büyükada’daki faytoncular durakları terk etmeme kararı aldı. İBB’nin kendileri ile de görüşmesi talebinde bulunan faytoncular açlık grevine başlayacaklarını söyledi. Faytoncular Odası Başkanı ise atları başıboş şekilde salacaklarını ve atların çevreye verecekleri zarardan sorumlu olmayacaklarını ifade etti.

Süreç belirsizliğini koruyor

Valiliğin üç aylık fayton yasağının kararının ardından sürecin nasıl işleyeceğine yönelik hem İBB hem de Adalar Belediyesi net bir yanıt vermiyor. Alternatif ulaşım planları üzerinde çalıştıklarını açıklayan İBB  en kısa zamanda bu sorunu çözeceklerini söylüyor. İBB’nin Ada ulaşımı için uygun olan elektrikli ulaşım araçları üzerinde araştırmaları devam ediyor.

 Ruam nedir?

Ruam özellikle tek tırnaklılarda görülen akut ve kronik seyreden bir rahatsızlık. Bulaşıcı ve zoonoz bir hastalık olan ruam insanlardan hayvanlara, hayvanlardan insanlara geçebiliyor. Aşısı bulunmuyor ve kesin tedavisi yok fakat ruamla mücadelede önemli yol kat etmiş ülkeler de bulunuyor. Örneğin Birleşik Krallık‘ta 1928’den beri ruam vakası görünmüyor. ABD’de ise bu tarih 1940’lar. Bu durum birçok Avrupa ülkesi için de geçerli. Yani ülkeler gerekli önlemleri aldıklarında bu hastalıkla baş edebiliyor; ruam bir tehdit olmaktan çıkıyor ve atların ölümünün önüne de geçilmiş oluyor. Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü ise ruamdan korunmak amacıyla, ülkeye sokulmak istenen atlara en az altı ay karantina uygulanmasını öneriyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

You may also like

Comments

Comments are closed.