Hafta SonuHaftasonuManşet

[Babil’den Sonra] Sadun Boro ve Okluk’un Denizkızı

0

“Bu denizkızı düşlerini süsleyen cennete erişebilmek için, nice engin denizler, ufuklar aştı… Kıtalar, adalar, koylar  dolaştı… Ta  ki Gökova’ya ulaşana kadar…”

Sadun Boro, Kısmet’in güvertesinde, 1967

Sadun Boro’yu bilirsiniz. Yaşamını denizlere ve doğal çevrenin korunmasına adamış, kitaplar yazmış, ilkleri başarmış bir deniz kurdu, efsanevi tekne Kısmet’in bir garip yolcusu…

O da Okluk’un Denizkızı gibi düşlerinin peşinden kıtalar, adalar, koylar dolaştı. Sonra bir gün geldi Gökova’ya demir attı ve 5 Haziran 2015’te yine oradan son yolculuğuna demir aldı.

Sadun Boro, o denizkızını bir yazısında şöyle anlatıyordu: “… Sırma, uzun saçları omzundan göğsüne düşmüş dünya güzeli bir denizkızı sudan çıkmış, pullu balık kuyruğu ile bir kayanın üzerine oturmuş, etrafını çeviren doğanın ihtişamını hayranlıkla seyrediyor!”

Okluk Koyu’nun Deniz Kızı ufka kaygıyla bakıyor!

Bugünlerde yolunuz oralara düşerse, Gökova’da Okluk Koyu’nun girişinde bir kayanın üzerinde, artık ne yazık ki ufka hayranlıkla değil ‘kaygıyla’ bakan bu denizkızını göreceksiniz.

Okluk Koyu kamulaştırma tehlikesiyle karşı karşıya

Doğa Ana’nın bir dantel gibi işlediği Gökova koylarından Okluk Koyu’na bir saray yavrusu hançer gibi saplandı. Yazlık sarayın beton çitleri güzelim doğa parçasını ikiye böldü. Kırk yıldır koyda misafirlerini ağırlayan iki işletmenin tahliyesi gündemde ve belki bugün ahşap iskeleye kıçtankara bağlanmış irili ufaklı tekneler bir süre sonra bir daha geri dönmemek üzere son kez buradan demir alacaklar.

İşletme sahiplerinin kamulaştırmaya karşı açtıkları davanın mahkeme süreci hala devam ediyor. Koy bugün deniz ulaşımına açık ama tedirgin bekleyiş devam ediyor.

Sadun Boro 1980 yılından sonra hayatının önemli bir bölümünü buralarda geçirmiş. Dostlarıyla Denizkızı Restoran’da sık sık buluşurlarmış. Ölümünden iki gün önce, 3 Haziran’da dostlarıyla burada, Denizkızı Restoran’da son kez buluşmuşlar. Her zaman bir 70’lik açılır, 35’liği Sadun Boro içermiş. O akşam bir dubleyi ancak bitirebilmiş. Giderken restoran çalışanlarından Abdullah’aAbdullah, ben gidiyorum, buralara sahip çıkın, vakti geldi, ben gidiyorum” demiş. Ertesi gün hastaneye kaldırılan Sadun Boro 5 Haziran 2015’te 87 yaşında Marmaris’te hayata veda etti.

Sadun Boro, Gökova, 2012

Sadun Boro ilk okyanus seyahatini 1952 yılında, İngiltere’ den Karayip Adaları’ na Ling isimli bir İngiliz teknesinde yapmış. Bir gün kendi yelkenlisi ile dünya seyahati yapma hayalinin başlangıcı olarak gördüğü bu deneyimini “Bir Hayalin Peşinde” kitabında anlatır.

Gün gelir bu hayalini de gerçekleştirir. Kendi teknesiyle dünya seyahati yapan ilk Türkiyeli denizci olur. 1965’te eşi Oda, kedisi Miço ve 10,5 metrelik keç armalı teknesi Kısmet ile İstanbul’dan yola çıkıp, dünyanın etrafında tam bir tur atıp, 2 yıl 10 ay sonra 1968’de yine İstanbul’a döner. Yurda dönüşleri coşkuyla kutlanan Sadun Boro bu gezilerini “Pupa Yelken” kitabında anlatır.

Pupa Yelken kitabının ilk baskısı

Pupa Yelken

Sadun Boro’yu ilk kez bu kitabıyla tanıdım. Ortaokul yıllarımda Beyazıt Sahaflar Çarşı’sından aldığım bu kitabın, Neolitik çağlardan kalmışçasına yaprakları sararmış, sayfa kenarlarına notlar aldığım, haritalarının üzerine işaretler koyduğum ilk baskısı bugün de zaman zaman dönüp baktığım bir kitap. Daha sonra yeni baskıları da oldu ama bu ilk baskının bende bıraktığı tat bambaşka.

Başka kitaplar da yazdı Boro. İkinci büyük seyahatleri 1977-79 yılları arasında kızları Deniz’in de katıldığı Amerika yolculuğudur. Bu macerayı “Fora Yelken” isimli kitabında anlatır.

1980 yılından itibaren Boro ailesi Bodrum’a yerleşir. Sadun Boro başta yeryüzü cenneti olarak nitelediği Gökova olmak üzere bu bölgenin doğası ve denizini korumak için olağanüstü çaba sarf eder. “Kısmet’ in Dümen Suyunda” isimli kitabında Türkiye ve komşu kıyılara yaptığı seyirlerin anılarını derlemiştir.

Hayatı boyunca en değer verdiği çalışması “Vira Demir”, kıyılarımıza ait detaylı bir seyir rehberidir. Onun teşvikiyle amatör denizciliğimiz gelişmiş, yeni denizciler dünyaya yelken açmıştır.

***

5 Haziran, Sadun Boro’nun hayata veda ettiği gündü. 8 Haziran da “Dünya Okyanus Günü”ydü. Ben de 10 Haziran’da Açık Radyo’da, “Babil’den Sonra” programımda Sadun Boro’yu ve okyanusları konu alan bir program yaptım. Programda denizci şarkıları çaldım. Programı şuradan dinleyebilirsiniz.

OKYANUSLARA KORU!

Boro bir yazısında, Okluk’un Denizkızı’nı, uzun yıllar Kısmet’i ve onun yolcularını ağırlayan Gökova Körfezi’ne olan duygularını ifade eden bir armağan olarak niteliyor ve;

“…Yıllarca Kısmet’i ve onun garip yolcusunu en güzel koylarında misafir edip ağırlayan Gökova’ya, ne zamandır bir şükran borcu olarak, naçizane bir şeyler armağan etmek isterdim. Gönlümde yatan, bir “Denizkızı”  idi. Onun için, en ücra koylarında bile ağ attım, belki tutarım diye. Ama bizim ağ eskimiş,  yırtılmış, her voli çevirişimde Denizkızı bir delik bulup kaçtı. Bir türlü ele geçiremedim. Nihayet, bir gün, heykeltıraş Tankut Öktem yardımıma yetişti. Usta ellerinde, Deniz Kızı vücut buldu. Sonra getirdik, Okluk Koyu’nun girişindeki kayanın üzerine oturttuk. Ve 1995 yılının 28 Ekim günü, dostlarla beraber duvağını açıp ona “Hoş geldin” dedik” diyordu.

Ve yazısını “O da, Tanrı’nın bizlere emanet ettiği, bu dünya cenneti Gökova’yı, bozmadığımız, yakmadığımız, kirletmeyip aynen koruduğumuz sürece, aramızda yaşamaya söz verdi. Temennimiz odur ki, Deniz Kızı’nı bir gün gene yollara düşmeye mecbur etmeyelim” diye bitiriyordu.

Bugün sadece Gökova’nın doğası-denizi değil bütün ekolojik sistem ve okyanuslar tehdit altında. Yeşil Gazete’de bugün yayımlanan bir haberde ölü ispermeçet balinasının midesinden 100 plastik bardak, 25 plastik poşet, dört plastik şişe, iki terlik ve daha fazlasının çıktığını yazıyordu.

Greenpeace 8 Haziran’da okyanuslardaki bu kirliliğe karşı Mavi Gezegenimiz Tehlike Altında, iklim değişikliğinden plastik kirliliğine, madencilik faaliyetlerinden aşırı avlanmaya kadar okyanuslarımızın karşı karşıya kaldığı tehlikeler her geçen gün artıyor. OKYANUSLARI KORU!” çağrısıyla bir kampanya başlattı. Kampanyaya şuradan destek olabilirsiniz.

(Yeşil Gazete)

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.