ManşetTarım-Gıda

Dünya genelindeki bal örneklerinin yüzde 75’inde tehlikeli böcek ilacı bulundu

0
Bal arısı kovanının içi. Fotoğraf: florintt/Getty Images

Mother Jones’da Tom Philpott imzası ile yayınlanan haberi Yeşil Gazete gönüllü çevirmeni Cem Sabuncu’nun çevirisi ile paylaşıyoruz.

***

Son yediğiniz balı muhtemelen dünyanın en yaygın kullanılan insektisit (zirai haşere ilacı) sınıfına mensup neonikotinoitlere maruz kalmış arılar üretti.

İsviçreli bir araştırmacı grubunun, 6 Ekim’de, Science dergisinde yayınlanan makalesinin sonuçları bunu gösteriyor. Dünya genelinden alınan bal örneklerinin %75’inde, Kuzey Amerika’dan gelenlerinse %86’sında bu haşere ilacının kalıntılarına rastlandı.

Bal arısı kovanının içi. Fotoğraf: florintt/Getty Images

İlaç kalıntısının bal yiyen insanlara muhtemelen bir zararı yok. Araştırmacılar, teste tabi tutulan tüm örneklerde ilaç kalıntısı miktarının AB ve ABD yönetmeliklerindeki yasal sınırın altında, yani beşeri tüketime uygun olduğunu belirtiyorlar. Neoniklerin genellikle insan sağlığına zararsız kabul edildiğini, ancak bu konuda oldukça az gözden geçirilmiş çalışmanın yapılmış olduğunun da altını çiziyorlar. George Washington Üniversitesi’nde yakın zaman önce yapılan analiz de bu duruma vurgu yapıyor.

Yeni bulgular, yaklaşık on yıldır, genelde kış aylarında ama son yıllarda yazın da yaşanan ani arı ölümlerine tanıklık eden kolonilerin ne kadar tehlike altında olduklarını gösteriyorlar. Araştırmacılar, cüzi dozda neoniklere maruz kalmış arıların dahi büyüme bozuklukları, bağışıklık sisteminin düşük verimlilikte çalışması, nörolojik ve bilişsel bozukluklar, soluma ve üreme fonksiyonlarında bozulma, kraliçe arıların hayatta kalmasının zorlaşması, nektar toplamanın zorlaşması ve evedönümlerinin bozulması gibi durumlarla boğuştuklarını dile getiriyorlar.

İsviçreli grup, test edilen ballarda gram başına ortalama 1.8 nanogram kimyasal bulduklarını, ve gram başına 0.1 nanogram kadar az miktarda kalıntının bile arılarda hasta edici etkilerinin olduğunu belirtiyorlar. Alınan örneklerinin neredeyse yarısında bu miktarda veya üstünde ilaç kalıntısı bulunuyor.

Neonikler başlıca İsviçreli-Çinli agrokimya devi Syngenta ve bu şirketlerin rakibi, şu an Monsanto’yla birleşme aşamasında olan Alman Bayer şirketi tarafından üretiliyor. Bu firmalar, dünya çapında çok satan bu böcek ilaçlarının arılara ve diğer polinatörlere zarar verdiklerini tüm güçleriyle reddediyorlar. Ancak, yapılan araştırmalar tam tersini iddia etmeye devam ediyor.

Science dergisinin 30 Haziran 2017 tarihinde çıkan sayısında yayınlanan iki makalede şu sonuçlara varılıyor: “neonikotinoitlerin, realistik tarımsal koşullar altında, polinatörlerin sağlığını negatif etkilediği doğrulanmıştır.” Kanadalı bir grubun yaptığı araştırmada, neonik uygulanmış mısır tarlalarının yakınlarındaki arı kovanlarında işçi arı ölümlerinde artış, bağışıklık sistemlerinde bozulma, ve kraliçe arısız kovanların sayısında artış saptanmış, ve bu durumun yaygın kullanımı olan bir fungusitin (mantar ilacı) uygulanmasıyla beraber daha da kötüleştiğini ortaya koyulmuştur. Diğer çalışmada ise, Birleşik Krallık’tan bir grup araştırmacı, üç farklı ülkede, ilaçlanmış tarım alanlarının yakınındaki bal arıları ve yaban arılarının sağlıklarının bozulduğunu göstermekteler.

Mayıs 2017’de, Uygulamalı Ekoloji Dergisi (Journal of Applied Ecology)’nde yayınlanan, Purdue Üniversitesi’nden entomolog Christian Krupke öncülüğünde yapılmış araştırmada, ABD’nin yoğun mısır tarımı yapılan Indiana eyaletindeki bal arılarının %94’ünün mısır ekimi zamanında neoniklere maruz kaldığını ortaya koyuyor. Araştırmanın diğer bir sonucu ise, neoniklerle muamele edilmiş mısırın muamele görmemiş olan mısıra nazaran daha hızlı büyümediği veya daha verimli olmadığı doğrultusunda. Yani, bu bağlamda bal arılarına verilen zararın mısır üreticilerine herhangi bir getirisi de yok.

Bu bulgular, ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA)’nın 2014’te soya fasulyesi üzerine yaptığı bir araştırmanın sonuçlarını akla getiriyor. Bu çalışma, EPA’nın internet sitesinden şu anda kaldırılmış gözüküyor, ama ben eski bir yazımda araştırmanın sonuçlarına değinmiştim: “Soya fasulyesi tohumlarının neonikotinoitlerle muamele edilmesinin çiftçilere ekonomik açıdan belirgin ve tutarlı bir faydası yoktur.”

Science dergisinde bal üzerine çıkan yeni bir araştırmada neoniklerin küresel ölçekte çevremizde çok yaygın bulunduğunu belirtiliyor. Yazarlar, bal arılarının kovanlarından 12.5 km uzağa kadar uçup nektar ve polen topladıklarını, bu yüzden de “çevresel kalitenin koruyucuları” olduklarını söylüyorlar. Baldaki kalıntılar o bölgedeki çevresel kirlenmenin de bir göstergesi. Neonik haberleri, özellikle de bu kimyasalların sadece bal arılarına değil, yaban arılarına, kuşlara ve akuatik böceklere de zarar verdiğinden şüphelenildiği göz önünde bulundurulursa hiç de tatlı değil.

 

Bu haberin İngilizce orijinali

Muhabir: Tom Philpott

Yeşil Gazete için çeviren: Cem Sabuncu

 

(Yeşil Gazete, Mother Jones)

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.