ManşetTarım-Gıda

Bodrum Tohum Özgürlüğü Festivali’nde yerli tohum takası

0

Bodrum Belediyesi , Bodrum Kent Konseyi , Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Bodrum Ziraat Odası’nın destekleri ile Bodrum Tohum Derneği tarafından Belediye Meydanı’nda  düzenlenen “Tohum Özgürlüğü Festivali” yoğun ilgiyle karşılandı.  Yerli tohumlar dağıtılırken;  bir yandan da dünyadaki  dev şirketlerin,  tohum ve gıda yolu ile  insanlığı nasıl yavaş yavaş zehirlediği anlatıldı.

21

Bodrum Belediye Meydanı’nda, Bodrum tohum Derneği tarafından düzenlenen etkinliğe, Çarşamba günleri açılan Bodrum  Köylü  Pazarı’ndaki üreticiler katıldı. Buğday, nohut, fasulye, kavun, karpuz, bakla gibi ata tohumların dağıtıldığı festivalde kuyruklar oluştu. Tema Vakfı, Slow Food Yavaş Gari Bodrum’un da destek verdiği, standtlar açtığı etkinliğin en ilgilileri öğrenciler idi.  Mutlu Keçi Okulu,  Mavi Çizgi, Bitez Gülümser Mehmet Danacı Ortaokulu, Atatürk İlköğretim Okulu, Ted Koleji  öğrencileri çeşitli müzik dinletileri, koroları ile sahnede yerlerini aldılar. Öğrenciler; Bodrum Tohum Derneği’nin temin ettiği toprak ve kavun, buğday, bakla gibi yerel tohumlarla fide yetiştirme, boyama, resim gibi çalışmalar yaptılar. Dernek, kılçık buğdaydan, serbest gezen tavuklardan ve doğal sütten yapılan tereyağdan oluşan keşkek dağıttı. Yerel sanatçıların saz ve sözleri ile yerel oyunlar oynandı.

Tohum Savaşçıları

Bodrum Tohum Derneği Başkanı Ziraat Mühendisi Zafer Semerci  açılış konuşmasında “Hepimiz kutsal bir dava uğruna buradayız. Bu dava insanlığın, tüm canlıların hayat hakkı davasıdır. Emperyalizm önceleri silahlı işgal yöntemi ile bir yeri zaptederdi. Sonraları ekonomi ve  kültür yolu ile işgal etti. Günümüzde ise, tohum ve gıda yolu ile toptan yok etmeye başladı.”dedi.

24

Dernek yetkilileri yaptıkları açıklamalarda özetle şunları söylediler.   “Tohum Özgürlüğü Festivali”nin amacı, bütün dünyada beslenme zincirinin her halkasına yapışan biokimya sanayisini teşhir etmek, farkındalık yaratmak .2-16 Ekim tarihleri arasında Hollanda’nın Lahey kentinde ve dünyanın her yerinde, eş zamanlı gerçekleşecek etkinliklerde yerli tohum farkındalığının yanı sıra yeryüzünü ahtapot gibi sarmış; Monsanto, Novartis, Du Pont, Bayer gibi şirket devlerini protesto etmek, tüketiciye anlatmak.  Gerek tarımsal üretimde, gerekse hayvanlara verilen ilaçlarla, tüm insanlık ılık ılık zehirleniyor. Ardından  oluşan kanser vakalarına karşı da yine bu dev firmalar tedavi amacı ile bu kez de ilaç üretiyorlar. Tek çözüm yerli tohumdadır. Bir ülkenin tohumuna sahip olmanın o ülkeye sahip olmak olduğunu, küresel güçler biliyor ama biz bilmiyoruz ne yazık ki. Kısacası, Hibrit=Kanser, GDO=Hormon, Obezite=Fruktoz, Birleştirici,Yapıştırıcı, Hastalıklar=Dünyanın Cehennemi.. Monsanto, Cargill, Bayer= Cehennemin bekçileri. Ve de bu cehennem ateşine bir tas su döken Tohum savaşçıları..”

Yerli Tohum Satışı Yasak

Ege Üniversitesi Tarım Ekonomosi’nden Prof. Dr. Tayfun Özkaya ise yerli tohum satışlarının neden yasak olduğunu “Her önüne gelen her yerde üreterek, hastalıklara, kalitesizliğe yol açar gibi gerekçelerle yasaklanan satışlara çözüm olarak, tohumların köylü tarafından sertifikalanmasını sunuyorlar. Bunun için şirket olmak gerekiyor ve çok ağır koşullar öne sürülüyor. Sadece ülkemizde değil, dünyada da böyle. Tohum derneklerinin pazarları basılıyor, baskılar yapılıyor. Yine dev şirketler destekleniyor böylece” şeklinde açıkladı..

 

 

(Bodrum Aktif)

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.