Hafta SonuManşet

Yaşam Oyunu: Bir annenin oğluna yaşam hediyesi

0
Bu arada Riva dün bana geldi. ‘Artık Defter’ yaptık birlikte

Merhaba. Ben Burcu. 4 yaşındaki oğlum Riva henüz bir yuvaya başlamadı. İlk defa bu yıl teşebbüs ettik ancak farklı sebeplerden ötürü denediğimiz yerlerde dikiş tutturamadı(!).”

Burcu ve Riva.

Burcu ve Riva.

Burcu (Çelebi Öziş) böyle diyor Yaşam Oyunu’nun Facebook sayfasında

23

Dördüncü yılını tamamladığı annelik müessesesinde oğlu Riva için her gün değişik bir etkinlik bulma çabası, bu oyunu başlatan sebep olmuş. Ve bir süre önce Küçükkuyu-Adatepe ekseninden çıkıp İstanbul’da daha uzun süre yaşamaya başladıkları için ‘şehirde insanlar ne yapar?’ı oğluna anlatma ihtiyacı duymuş.

Burcu bu kısmı Yaşam Oyunu sayfasında çok güzel anlatıyor:

“Doğduğundan beri ekolojik çiftlik, köy, büyükbaş ve küçükbaş hayvancılık, bostan, tarla, zeytinlik, topluluk destekli tarım, gıda toplulukları, Analı Kuzulu, Hızır Kamp, Çamtepe, Bir Tohum Dükkân, yoga-meditasyon-inziva vs ortamları içinde büyüyüp serpilen çocuğum biraz da şehir hayatında insanlar ne iş yapar, nerelerde çalışır, çalışma ortamları nasıldır görsün dedim. Neticede yolunu kendi çizecek. Benim ona verebileceğim en büyük hediye ise farklı tecrübeler hayata dair.”

17

Riva aslında çok şanslı. Şehirdeki anneler çocukları doğada vakit geçirsin diye çırpınırken, o kendini bildi bileli doğal gıdaya, temiz havaya yakın ve kalıplaşmış sistemlerden, koşturmacadan, stresten nispeten uzak. Ama biz dünyalıların (!) yaşamını da öğrenmesi gerektiğini düşünmüş Burcu, hayata ‘Fransız’ kalmaması için.

Bu (şehirde yaşayan) insanlar hayatlarını ne yaparak kazanıyor/geçiriyorlar, çalıştıkları ortam nasıl, işlerini tanımlarken ağızlarından ne çıkıyor, kaç saatlerini harcıyorlar?

Bu soruların cevaplarını öğrenmek için Mart ayında Burcu’nun zihnine düşen Yaşam Oyunu’nu, 5 Nisan’dan beri İstanbul’daki eş dostun çalışma mekanlarını ziyaret ederek oynuyorlar ana-oğul.

1) Mehmet Ali ile Metro’nun fotoğraf stüdyosunda. 2( Ceylin ile grafik tasarım ofisinde. 3) Rahşan ile Koşan Salyangoz ve Öte ile Beri dikiş atölyesinde. 4) Burcu ile Atatürk Arboretumu’nda.

1) Mehmet Ali ile Metro’nun fotoğraf stüdyosunda.
2( Ceylin ile grafik tasarım ofisinde.
3) Rahşan ile Koşan Salyangoz ve Öte ile Beri dikiş atölyesinde.
4) Burcu ile Atatürk Arboretumu’nda.

Ziyaret edilen kişi, yaptığı işi anlatıyor, imkan varsa Riva’yla birlikte uygulamasını da yapıyorlar. Fotoğraf stüdyosu, grafik tasarım ofisi, dikiş atölyesi, Atatürk Arboretumu, devlet konservatuvarı, mimarlık fakültesi, zehirsiz temizlik atölyesi şimdiye kadar oyun oynadıkları mekanlardan bazıları.

1) Gökçe ile İstanbul Devlet Konservatuvarı’nda. 2) Şafak ile İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nde. 3)Mercan ile Zehirsiz Ev atölyesinde.

1) Gökçe ile İstanbul Devlet Konservatuvarı’nda.
2) Şafak ile İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nde.
3)Mercan ile Zehirsiz Ev atölyesinde.

Burcu bence bir annenin evladına verebileceği en güzel hediyelerden birini veriyor Riva’ya. İnsanın hayat denen bu kocaman balonu ve kendini patlatmadan ömrünü geçirmek isteyeceği meşgaleyi bulması çok zor iş. Doğduğumuzdan itibaren çok sınırlı davranış kalıplarıyla, öğretilerle, sistemlerle yetiştirildiğimizi düşünürsek hele, bunların arasından kendini sıyırıp “Ben bunu yapmak istiyorum!” demek cesaret istiyor. Burcu sepeti tutuyor, içinden meyveleri seçmek Riva’ya kalıyor.

Bu arada Riva dün bana geldi. ‘Artık Defter’ yaptık birlikte. Defterinin sayfaları renkli olsun istedi, kapağı kaplayacağımız kumaşı ve dikmek için ipini kendi seçti.

Bu arada Riva dün bana geldi. ‘Artık Defter’ yaptık birlikte

Bu arada Riva dün bana geldi. ‘Artık Defter’ yaptık birlikte

 

Oyunun içindeki hoşluklardan biri, size Burcu ve Riva’dan hediye olarak bir kitap ve sizden önce ziyaret ettikleri kişiden bir hayal objesi geliyor olması. Sizin seçtiğiniz hayal objesi de sizden sonraki Yaşam Oyunu arkadaşlarına gidiyor. Bu bekleyiş çok heyecanlı. Acaba bana kimden ne gelecek, hayalleri ya da onun için çok kıymetli olan o şey ne ve benim hayal objem kime gidecek, onda neler uyandıracak?

Bana veteriner hekim Güven Türker Arık’ın ilk çalıştığı yerde kullandığı bonesi geldi. Herhalde o boneyi kullandığı işini çok seviyordu. Belki ona uğur getirdiğini düşünüyordur, belki o dönemdeki hatıralarını canlı tutmasını sağlıyordur. Belki de sadece üzerindeki yaprak desenlerini seviyordur, kim bilir…

Son dönemlerde etrafımda işin içine hayal gücünün katıldığı, tanışan ya da tanışmayan insanlar arasında köprülerin kurulduğu oyunlar, projeler arttı, çok mutlu oluyorum.

Burcu ve Riva’yı çalışma mekanınızda misafir etmek isterseniz [email protected]‘a yazabilirsiniz.

21-Ceylan-Yurdakuler

 

Ceylan Yurdakuler

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.