Hafta SonuKültür-SanatManşet

“Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Festivali, bu salondaki herkes gibi özgürdür”

0

Dünyanın farklı coğrafyalarında benzer sorunlarla mücadele edenlerin hikayelerini beyazperdede buluşturan ve aynı gökyüzü altında direnenlere hem mücadele yöntemleri hem de belleği aktarma biçimleri hakkında ilham olan Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Festivali (BIFED), 22-25 Ekim tarihleri arasında Bozcaada’da gerçekleşti. Yağmur ve fırtınadan kaynaklı hava muhalefetine ve bazı vapur seferlerinin iptal edilmesine rağmen kalabalık bir ilgiyle takip edilen festival, belgesel film tutkunlarıyla yönetmenleri, yapımcıları, üniversite öğrencilerini ve çevre aktivistlerini bir araya getirdi. Bu yıl ikincisi düzenlenen festivalde 13 ülkeden 16 film büyük ödül için yarışırken, katılımcıların programda yer alan 65 filme yetişebilme gayretiyle zamana karşı başlattığı yarış, yaz yorgunluğunu atma rehavetindeki adayı hareketlendirdi.

Daimi teması ekoloji olan ve bu alandaki sanatsal üretimleri desteklemek, ödüllendirmek, konunun taraflarını bir araya getirmek için geçen yıl başlayan, öte yandan  kömürlü termik santrallerden nükleer santrallere, HES’lerden endüstriyel gıda üretimine, kentsel dönüşümden ağır sanayiye kadar doğayı talan eden, bir çevre felaketine ya da yaşam hakkı müdahalesine dönüşen her türlü girişime karşı yaşamdan yana duranlara  umut vermek, birlikte ve güçlü olduklarını hissettirmek, hem dünyadan hem de mücadelelerinden haberdar etmek maksadı taşıyan BIFED, ikinci yılında da bunu başarırken, baskı ve sansüre karşı özgürlükten yana kullandığı dille de dikkat çekti.

“BIFED Özgürdür”

hakan can yılmaz

Festival Başkanı Bozcaada Belediye Başkanı Hakan Can YILMAZ, BIFED’in açılış töreninde yaptığı konuşmada, festivallerin iptal edildiği bir ortamda yoluna devam eden BIFED’in tavrına şu sözlerle değindi: “Ülkemizdeki kültür ve sanat etkinliklerinin üzerindeki baskı ve sansür tehdidine rağmen tamamen bağımsız ve özgür bir etkinlik olan BIFED bu salondaki herkes gibi özgürdür. Adana Altın Koza Film Festivali’nin seyircisiz yapıldığı, Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin belgesel bölümünün tamamen iptal edildiği, Belgesel Sinemacılar Birliği’nin 1001 Belgesel Film Festivali’nin belirsiz bir tarihe ertelendiği, İstanbul Film Festivali’nin baskı ve sansür yüzünden ödül töreninin bile yapılamadığı bir ortamda bu festivalin Bozcaada’da planlandığı gibi gerçekleşiyor olması çok önemlidir.”

Aynı Gökyüzü Altında

Belgesel gösterimlerinin yanı sıra salonların önünde film başlayana dek süren sohbetlerle, bir yanda başka projelerde de karşılaşma temennisiyle iletişim adresleri not edilirken, diğer yanda ekolojik mücadeleler hakkında aktarılan deneyimlerle film araları da oldukça renkli geçti. Japonya, Myanmar, Şili, Meksika, Kore, Fransa, İtalya, Türkiye, İsveç yapımı belgesellerle geniş bir coğrafyanın ekoloji ve direniş hikayelerinden parçalar adada birleşti. Tohum alma ve saklama atölyesi, film sonlarında yönetmenlerle yapılan söyleşiler kadar, geçen yıl altı binden fazla zeytin ağacı kesilen Manisa’nın Soma ilçesindeki Yırca köylülerinin kömürlü termik santral direnişinden kadınların sabun üretimiyle ekolojik mücadeleye evrilen hikayeleri de ilgiyle dinlendi.

söyleşi

Belgesellerle dolu dolu geçen festivalin 24 Ekim Cumartesi akşamı yapılan ödül töreninde konuşan Festival Başkanı Bozcaada Belediye Başkanı Hakan Can Yılmaz, bir kez daha barışa ve BIFED’in bağımsızlığına vurgu yaptı: “Toplumsal huzura ve toplumsal barışa ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde bu festival bize bir şey hatırlattı. Biz biriz, biz birlikteyiz. Ülkemizde yaşananlardan dolayı üzgünüz ama umutsuz değiliz. Kırgınız ama çaresiz değiliz. Etkilendik ama pes etmiş, korkmuş değiliz. Sanata da sahip çıkacağız yeşile de. Ağaca da sahip çıkacağız nehre de. Kültüre de sahip çıkacağız geleceğe de. Biz güzel olan her şeyi seviyoruz. Biz artık ölümleri değil barışı konuşmak istiyoruz. Biz var oldukça bir tek başak tanesi susuz, bir tek zeytin dalı yalnız kalmayacak. Söz veriyoruz.” sözleri, salondakilerden büyük alkış aldı.

funda alpp

Yapımcı ve senarist Funda Alp, ABD’li belgesel yönetmeni ve insan hakları aktivisti Liz Miller, Yunan sinema yazarı Maria Chalkou, belgesel yönetmeni ve yapımcı Manou Khalil, gazeteci ve belgesel yönetmeni Banu Güven, yönetmen Özcan Alper, belgesel yapımcısı Gaye Günay ve Cinemambiente Festivali Yönetmeni, GFN kurucusu ve sinema yazarı Gaetano Capizzi’den oluşan festival jürisi, seçim yaparken zorlandı. Kazananları açıklamak üzere sahneye çıkan jüri üyesi yapımcı ve senarist Funda Alp, BIFED’e Türkiye’deki nadir sansürsüz festivallerden biri olduğu için teşekkür edip, Ankara’daki bombalı saldırıda hayatını kaybedenlere saygılarını sunduklarını söyledikten sonra konuşmasına yaşamı savunduğu için kimsenin öldürülmediği, herkesin özgürce yaşayabildiği bir dünya temennisiyle başladı.

Bozcaada doğumlu ressam, gravür sanatçısı Fethi Kayaalp anısına ithaf edilen 7000 TL değerindeki birincilik ödülü Şili’ye, Bettina Perut ve Iván Osnovikoff’ın yönetmenliğini yaptığı  “Surire” adlı filme gitti.

ödüll

Yönetmenliğini Anna Roussillion’ın yaptığı Fransa yapımı “I am the People / Ben Halkım” adlı belgesel ikinci, Paolo Pisanelli’nin yönetmenliğini yaptığı İtalya yapımı “Good Morning Taranto/ Günaydın Taranto” adlı belgesel üçüncü oldu. Jüri, mansiyon ödülünün kazananı, zor kış koşulları altında çalışan sazlık işçilerinin, aldıkları cüzi ücretle geçimlerini sağlama ve borçlarını bitirme mücadelelerini anlatan  “Çibik” filminin yönetmeni Ardahan Üniversitesi Öğretim Görevlisi Turgay Kural için “Duygusal, çağrışımlarla ve gelecek sinema macerasında çok iyi olacağına dair potansiyel dolu olan genç bir yönetmenin filmini desteklediğimizi belirtmek isteriz. Ondan birçok iyi film göreceğimizi inanıyoruz.” yorumunda bulundu.

cibik

Öğrenci filmlerine destek olmak için bu yıl ilk kez verilen “GAIA” ödülü, festivale “The Archipelago / Takımada” adlı belgeseliyle İngiltere’den katılan Benjamin Huget’in olurken, mansiyon ödülünü Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencisi Murat Haksever “Çoban” adlı belgeseli ile kazandı.

Genç belgeselcilere ilham olsun

Kazanan filmlerin gösterildiği ve katılımcıların adayla vedalaşma vaktinin geldiği son gün, Festival Yönetmeni Petra Holzer, BIFED’i Yeşil Gazete için değerlendirdi. “Katılımcıların ve ada halkının festivale ilgisi çok güzeldi. Mutluyuz. Dünyadan ortak problemlerimizi paylaştık, çözümü araştıran ve yol gösteren filmler de vardı, nükleer atıklar gibi çözümsüz problemler de. Keşke herkes bu filmleri izleyebilse. Uluslararası, yarışmalı, uzun metrajlı iyi filmlerin gösterildiği festivaller pek kalmadı. Bu gidişle tek ya da sonunculardan biri olacağız ki bu çok üzücü bir durum. Şimdi üçüncüsü için çalışmaya başlayacağız. Daha çok yönetmene, daha çok izleyiciye ulaşmalıyız.  Belgesel çekmek özen istiyor, çok çalışmayı ve sanat dokusunu gerektiriyor. Umarım ki bu filmler ilham olsun yönetmenlere, daha iyisi için heyecan duysunlar. Türkiye’de belgeselciler için böyle bir alan var, filminizi gönderebilirsiniz, gösterilir diyebilmek çok önemli. Bunu bilmek destek olsun, güç versin onlara ve devam etsinler.”

Festivalde gösterilen ve ödül kazanan filmlerle ilgili ayrıntılar http://www.bifed.org/ ‘da.

Haber: Güneş Dermenci

(Yeşil Gazete)

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.