Kültür-SanatManşetUncategorized

[Özel Haber] Sinema artık köylerde: 3. Sinemasal Açık Hava Sinema Festivali 3 Ağustos’ta başlıyor

0
Sinemasal, hiç sinemada film izlememiş köylü çocukları sinema ile buluşturuyor

Sinemasal, 3 – 23 Ağustos tarihleri arasında bu sene rotasını Doğu Anadolu’nun köylerine doğru kıracak. 2013’de Güneydoğu Anadolu, 2014’de ise Karadeniz’in köylerinde sinema ile daha önce hiç tanışma imkanı bulamamış çocukların ayağına sinemayı götüren Sinemasal’ın macerasını, bu fikrin önce hayalleyeni sonra da hayat geçireni Enes Kaya ile Yeşil Gazete okurları için konuştuk.

Enes, İstanbul Mecidiyeköy’deki evinin salonunda idi. Sinemasal henüz bir fikirken tuttuğu ve yıllardır iki odasını Erasmus öğrencilerine kiraya verip, hem ev hem dernek merkezi hem de ofis olarak kullandığı evinin salonunda. Skype üzerinden yaptığımız görüşme iki saat sürdü. Hem kendisinin hem de Sinemasal’ın başından bugüne tüm hikayesini tüm içtenliği Yeşil Gazete ile paylaştı.

Sinemasal, hiç sinemada film izlememiş köylü çocukları sinema ile buluşturuyor

Sinemasal, hiç sinemada film izlememiş köylü çocukları sinema ile buluşturuyor

Yeşil Gazete: Önce seni tanıyabilir miyiz Enes? Seni ve Sinemasal’a evrilen hikayeyi kısaca özetleyebilir misin?

Enes Kaya: Sinemasal ile hayatlarında daha önce hiç sinema filmi izlememiş köylü çocukları sinema ile buluşturuyoruz. Ben, kendim de köyde büyüdüm. Sinema ile çok geç yaşta tanıştım. Düzce’nin bir köyünde doğdum. 17 Ağustos 1999 depreminin ardından Denizli’de bir yurtta yaşamaya başladım. Annem Denizlili.

Sinema ile de Denizli’de tanıştım. İlk seyrettiğim film Casablanka ile sinemanın büyüsüne kapıldım. 2007’ye kadar tüm hayatım, en yakın arkadaşım sinema oldu. Tanımadığım, bilmediğim insan hikayelerini öğrendim sinema sayesinde.

2007’de Atatürk Üniversitesi’nde Erzurum’da okurken aklıma düştü ilk defa Sinemasal. KoçFest ve GençTurkcell’in bir organizasyonunda çalışıyordum o dönem. Erzurum’da her bölgeden insan ile tanışma imkanım oldu. Köylü çocuklara sinemayı götürme fikri ilk defa o dönem filizlenmeye başladı.

Yine aynı yıl yaz aylarında  Didim’de İrlandalı bir aileye mihmandarlık yaparken o ailenin de aracı olması ile 2009 yılında National Geographic’in Türkiye’de gerçekleştirdiği bir belgesel çekimine dahil oldum. 41 il ve 400 köy dolaştım o süreçte. Sinemasal’ı hayata geçirme inancım daha da pekişti.

Sonraki süreçte Sinemasal için görüşmeler yaptım. Kırsal bölgede film festivali yapmak istediğimi belirttim. Yerli yapımlı film ve festival yapımcılarına ayrıca çocuk eğitimcileri, sosyolog ve psikologlara danıştım.

2012’de oturdum salona, şu an sizinle konuştuğum yere ve yıllardır aldığım notları birleştirdim. Sinemasal’ı hayata geçirme zamanı gelmişti.

Sinema Artık Köylerde

Enes Kaya ile Skype üzerinden konuştuk

Enes Kaya ile Skype üzerinden konuştuk

Y.G.: Ve Sinemasal artık ufukta görünmeye başladı?

E.K.: Evet. 2013’ün Ocak ayında hiç dışarı çıkmadım ve bütün notları birleştirmeye başladım. Salona, yani odama kapandım. Odanın duvarlarını kağıt ile kaplayıp, ayın sonunda bir sinema kültürü festivali teması oluşturdum. Motto, sinema artık köylerde idi. Sinemasal ismi ise 2009’da çıkmıştı zaten ortaya.

2013’ün Ocak ayında hazırladığım dosyayı Avrupa Birliği Bakanlığı Ulusal Ajansına gönderdim. Mart ayında aldığımız 23bin TL’yi kurumsallığa, web sitesi, logolar vsrye harcadık. Tüm insan emeğinin gönüllü olduğu festivalin bütçesi ilk yıl 320 bin TL idi. 7 bölgeyi sıraladım. National Geographic ekibi ile Türkiye’yi gezerken sadece Güneydoğu Anadolu’ya gitmemiştik. Ben de ilk festival orda olmalı dedim. Sonra sırası ile Karadeniz (2014), Doğu Anadolu (2015), Akdeniz (2016), İç Anadolu (2017) ve Ege-Marmara’yı kapsayan Avrasya (2018) olacaktı Sinemasal’ın etapları.

Festivali hayata geçirmek için gönüllü emeğin dışında Paylaşım Ekonomisi’ni de kullandık. İlk günden beri yanımda olan arkadaşlarım Yasin ve Esra’ya eklenen 5 kişi ile birlikte 8 kişilik bir festival komitesi meydana gelmişti o sırada.

İlk festivali Haziran ayında yapmaya karar verdik. Okulların tatil olduğu dönemde. Aslında Sinemasal her zaman Haziran ayında gerçekleşecek. İlk iki festivalde Haziran ayında gerçekleşti. Bu sene Ağustos olmasının nedeni Ramazan Ayı ile çakışmaması düşüncesinden doğdu. Gelecek sene de aynı düşünce ile Ağustos düşünüyoruz ama sonrasında hep Haziran ayında olacak.

Festival konseptinde hiç gidip sadece film göstermek gibi bir düşüncemiz olmadı. Konseptte çocuklara film öncesi şovlar yapacak
isimleri, kategorileri belirlemiştik. Bu şovlar için yurtdışından insan bulalım dedik. Tanıdığım arkadaşlara mail, facebook mesajı atmaya başladık. Amaç köydeki çocukların ufkunu genişletmekti.

69 köyde sinema ile buluşan 7bini aşkın çocuk

Sinemasal'da 3 gün 3 ayrı rtkinlik düzenleniyor her il için

Sinemasal’da 3 gün 3 ayrı etkinlik düzenleniyor her il için

Y.G.: Sinemasal’ın ilk senesi. 2013 Güneydoğu Anadolu

E.K.: İlk festivali 17 – 30 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirdik.  69 köy ziyaret ettik. Köy kriterlerimiz de vardı. Daha önce buna benzer bir festival hiç olmamış olması.  O köyün çevresinden en az 5 köyün de katılması. Festival rotasına uygun olacak şekilde iki sıralı ilin arasında olması gerekiyordu köylerin.

Filmlerden önce çocuklara daha önce film izlediniz mi diye sorduğumuzda bize, “evet” diyenlere, “hangi film” diyor ve “Cennet Mahallesi, Doktorlar” gibi dizi isimleri alıyorduk.

İlk sene totalde 7bin küsur çocuğa ulaştık. Bu çocukların sadece 900 tanesi daha önce sinemaya gitmişti.  %87 oranında çocuk Sinemasal ile ilk defa sinemayla buluştu. Beklediğimizden de fazla güzel oldu ilk sene. Her sette büyük, küçük sorun olur sinema sektöründe ama Sinemasal hiç sorunsuz geçti. Ekip içinde 12 farklı dil konuşuluyordu. Mesela İspanyol arkadaşımız Katalanca konuşuyordu.

Tüm ekibin 45 kişi olmasını düşündük ancak festivalde 90’ı aşkın görev var. Herkesin en az 2 görevi olmak zorundaydı. Sabah yüz boyaması görevi olan biri akşam flamenko müzik yapıyordu. Sinemasal’da tüm gün sürüyor etkinlikler.

Şehrin Gözdesi

21...

Y.G.: 2014 yılında da Karadeniz’de idiniz?

E.K.: Güneydoğu Anadolu etabından dönüşte Sosyal Girişimcilik ile tanıştım. Bilgi Üniversitesi’nin Genç Sosyal Girişimci ödülünü aldım. Bu ödül kapsamında Sosyal İnovasyon Merkezi’nde (SİM) 2 gün yarı finalde, 3 gün de finalde verilen eğitimlere katıldım.

2014 Mart ayında Kitlesel Fonlama Kamnpanyası başlattık ve 11 bin lira aldık. İlk festivalden 27 bin tl ile borç ile dönmüştüm. O festivalde bireysel olarak ben vardım. Sonrasında dernek kurup kurumsal bir kimlik üzerinden hareket ettik.

2014 Karadeniz için öngördüğümüz bütçe 480 bin tl oldu. İlk festival 14 günlük idi ama 2014’de 21 güne çıkardık. Türkiye Sineması’nın 100. yılı olduğu için her şehirde de bir film gösterelim dedik. Böylece basının ilgisini çekeriz diye düşündük. Köylere gitmeden önce  şehirlere gidersek ilgi çekebileceğimizi hesapladık ve “Şehrin Gözdesi” isimli bir etkinlik tasarladık. Bu etkinlikte şehrin tarihi ve turistik en bilinen yerinde şehir halkına film gösterimi yaptık.

6 ülkeden gönüllüler ve bu sefer yereldeki her ilden 10-15 gönüllü ile 7 – 27 haziran tarihleri arasında Karadeniz’de Samsun – Ordu – Giresun – Trabzon – Rize ve Artvin’i turladık.

Karadenizde endişemiz aynı köydeki komşu iki evin bile mesafesinin çok uzak olması idi. İnsanlara ulaşamayız diye bir endişe vardı içimizde. “Şehrin Gözdesi”nin ana çıkış noktası bu endişeyi bertaraf etmekti aslında. Her “Şehrin Gözdesi” etkinliğine bini aşkın insan katıldı. Oraya gelenlere, “Şu gün, şu köydeyiz. Hepinizi bekleriz” dedik. Karadeniz insanı zaten bu tür buluşmaları geleneksel olarak çok severmiş. Köylerdeki şenliğe şehirlerden yüzlerce araç, minibüs, otobüs geldi. Tam bir karnaval havasında geçti.

10 bini aşkın insana ulaştık. Biz, yol programında bazı günleri izin günü diye ayırır ve gönüllü ekibimiz ile “Sosyal Zirve” yaparız. 26 Haziran’da bunu yapma imkanımız olmadı çünkü bize ulaşan Şavşat Kaymakamı, orda da bir Sinemasal günü talep etti bizden. Şavşat Kaymakamlığı önündeki gösterime 1.250 kişi geldi. Bizim hem Artvin – Şavşat arası ulaşımımızı sağladılar. Ardından Şavşat – İstanbul’u da üstlendiler. Zaten tüm Sinemasal macerası boyunca yerel yönetimlerden, valilikten, sivil toplum kuruluşlarından yoğun destek gördük. Sinemasal’ın içeriğini görenler destek veriyor.

İkinci festivalden 96 bin tl borç ile döndük. “Sinemasal Kültür Sanat Derneği” olmuştuk ikinci yıl. Dernek olunca vergiler de girdi işin içine.

3 – 23 Ağustos 2015: Sinemasal, Doğu Anadolu’da

Sinemasal'ın Doğu Anadolu Programı

Sinemasal’ın Doğu Anadolu Programı

Y.G.: Gelelim bu seneye, 3 – 23 Ağustos Doğu Anadolu

E.K.: Karadeniz dönüşü Uluslararası Gençlik Vakfı, Sinemasal’ı sürdürdüğümüz için Ekim 2014’de benim Peru’ya gidip 21 gün sosyal girişimcilik eğitimi almamı sağladı. O dönem Machu Picchu’ya 7 gün süren sinemasal farkındalık tırmanışı yaptım. Kültür Bakanlığı da aynı yıl bize en yeni ve başarılı festival ödülü verdi.

Peru’da bayağı uluslarası medyaya haber olduk. 2014 – 2015 yılının Sabancı Vakfı ilk fark yaratanı oldu Sinemasal ve 5n1k  programında Cüneyt Özdemir’in konuğu olduk.

Türkiye 3. sektör vakfı, TÜSEV’in “Destekte değiştir” projesi kapsamında Pera Müzesi’nde bir sunum gerçekleştirdik ve 10. 550 lira kaynak oluşturduk.

30 aralık 2012 Sinemasal’ın doğum tarihi idi. İkinci yaşgünümüzde Cezayir Restaurant’ta bir lansman yaptık, Aynı dönem fongogo üzerinden kitelesel destekleme kampanyası da gerçekleştirdik. Gupse Özay, Cezayir Restaurant’a ailesi ile geldi. Sinan Güler daha önce de desteklemişti bizi bir kez daha geldi ve her ikisi de video ile desteğini iletti. 52 günlük fongogo kampanyasında 8 Ocak tarihinde 81 bin lira bulduk. Gupse Özay 12 bin, Sinan Güler ise 10 bin lira bağışta bulundu. Toplam 204 kişi 81.020 lira destek verdi Sinemasal’a.

O dönem 2. İstanbul Sosyal İnovasyon Zirvesi yapıldı Ashoka tarafından. Yine aynı dönem Tedx ‘den Ali Üstündağ aradı beni Tedx Reset’de Sinemasal’ı görmek istiyoruz diye.

Ve 2015 Doğu Anadolu için şu an hummalı bir çalışma halindeyiz. Şu an bütçeyi 720 bin tl olarak belirledik. Herşey belli şu anda
300 bin tl paylaşım ekonomisinden bulduk. Nakdi anlamda sponsor bulamadık. Sinemasalın manifestosu’na web sitemiz üzerinden ulaşabilirisniz. Web sitesini girdiğinizde destek ol butonu altında ihjtiyaç listesi de var.

TEDX Reset: Sinemasal’ın öyküsü

Y.G: Peki Enes. 2015’in programı hakkında bize bilgi verebilir misin?

E.K: Festivale 3 Ağustos’ta İstanbul’da Sultanahmet’te film gösterimi ile başlayacaktık ama Şavşat’dan talep var yine. Kaymakam değişmiş ve yeni kaymakam festivale ordan başlamamız yönünde ısrarcı. Biz de bu ricayı kıramadık. Sultanahmet’te ekip olarak bir toplanma gerçekleşecek 3 Ağustos’ta, 5 Ağustos’ta ise Şavşat’ta olacağız.

Her ilde 3 gün sürecek etkinliğimiz. ilk gün “Şehrin Gözdesi Etkinliği“, ikinci gün “Kültür Gezileri ve Sosyal Zirveler” ve üçüncü gün “Sinema Artık Köylerde” şeklinde.

Rotamız, Ardahan (6-8 Ağustos), Kars (9-11 Ağustos), Iğdır (12-14 Ağustos), Ağrı (15-17 Ağustos), Van (18-20 Ağustos) ve Hakkari (21-23 Ağustos).

“Sinema Artık Köylerde” etkinliğinde tüm gün sürüyor festival. Onun programı da şöyle:

Sabah 8de köylüler ile kahvaltı
10da kukla, yüz boyama vsr atölyesi
14de aksiyon, komedi, 3er kısa film
15de köy içinde karoke çalışması ama bir süre sonra kendiliğinden halaya dönüyor
17de köy halkı için belgesel gösterini
19da köye gelen sürpriz konuklar ile söyleşi
19:30da herkese sembolik gişeden sembolik bilet, patlamış mısır ve dimes meyva suları dağıtımı
Sembolik bilet ve patlamış mısırı biz kendimiz hazırlıyoruz, dimes ise festivalde meyva suyu tedarikçimi

Bütün herkes bir kulvardan giriyor sinemaya ve bir arkadaşımız fenerle kişiye oturacağı yeri gösteriyor aynen sinemada olduğu gibi.

Kapadokya’da Sinemasal Kültür Sanat Köyü ve Film Akademisi

Y.G.: Enes, Bundan sonra yani 2018’in ardından Sinemasal nereye evrilecek?

E.K.: Ben önce şunu vurgulamak istiyorum. Sinemasal bir sosyal sorumluluk projesi değil, bir girişimciliktir.

Bir rol modeli ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. İlk 3 yıl bunun hayata geçebileceğini ispatlama gayemiz vardı ve bu gerçekleşiyor bu sene. Bundan sonraki süreçte her il kendi Sinemasal’ını kendisi gerçekleştirsin istiyoruz. Bazı üniversiteler ile lisanslama görüşmelerimiz devam ediyor. Her üniversite kendi yıllık faaliyet planında Sinemasal’a da yer ayırsın diye görüşmeler yapıyoruz. Biz şimdi bu sene Sinemasal’ı 720 bin tlye mal ediyorsak üniversiteler, işin içinde ulaşımda olmadığından ve üniversitelere özel avantajları da bulunduğundan 100 bin tl’ye gerçekleştirebilir.

Şu anda Bahçeşehir, Sabancı, Koç, Özyeğin ve Boğaziçi Üniversiteleri bu konsepti istiyor. Lisanslama yapıyoruz, üniversite bu süreçte Sinemasala para ödeyecek. Sinemasal’ın görevlendirdiği Supervisora maaş ödeyecek vsr.

Sinemasal’da en büyük sıkıntımız bir rol modelimizin olmaması. Herşeyi biz kendimiz düşünüp hayata geçiriyoruz. Örnek alacağımız bir model yok maalesef.

2018’in ardından hedefimiz Kapadokya’da Sinemasal Kültür Sanat Köyü kurmak.

2021’de de film akademisi kurma planımız var. 2013 itibarı ile bizim gittiğimiz köylerde sinema ile buluşan çocuklar üniversite yaşına geldiklerinde Sinemasal Film Akademisi’ne gelebilsinler istiyoruz.

 

Y.G.: Enes, bize ayırdığın zaman ve Sinemasal gibi bir mucizeyi hayata geçirdiğin için sana çok teşekkür ederiz.

E.K.: Asıl ben teşekkür ederim bu fırsatı verdiğiniz için. Sinemasal’a herkesi bekliyoruz.

 

Haber: Alper Tolga Akkuş

(Yeşil Gazete)

You may also like

Comments

Comments are closed.