Dış Köşe

“Büyük Dönüşüm” başladı bile! – İklim için sahneye çıkıyoruz! – Ömer Madra

0

#iklimicin

http://iklimicin.org/

8iklimicin

Günümüzün önde gelen entelektüellerinden nörolog ve yazar Oliver Sacks, geçenlerde  New York Times gazetesinde varoluş, yokoluş ve yeryüzü üzerine “Kendi Hayatım” başlığıyla yazdığı derinlikli felsefî yazıyı şu cümleyle bitiriyordu:

“Herşeyden önce ben bu güzelim gezegende duyarlı bir varlık, düşünen bir hayvan olarak varoldum ve bu durum, kendi başına muazzam bir ayrıcalık ve macera zaten.” (Oliver Sacks, “My Own Life”, New York Times,19 Şubat 2015)

Ülkede, bölgede ve dünyadaki sayısız şiddet, çatışma, savaş, iç savaş, terör, “infaz”, intikam, vahşet, misilleme, hunhar kadın cinayetleri, çözümü ufukta görünmeyen “çözüm” görüşmeleri, özgürlüklerle temel hakları yok edecek “güvenlik” yasa tasarıları var.

Ama bütün bu hengâmeden fırsat bulup etrafa bakabilmeyi başarırsak, sözkonusu ayrıcalığın hemen farkına varabiliriz aslında: Yılların aktivisti Joanna Macy, “Dünyayı Değiştirebilecek Beş Varoluş Biçimi” başlıklı yazısında kendini örgütleyebilen bu harika gezegenin onu algılayabilecek duyularla, onu içine çekecek ciğerlerle, ondan beslenecek organlarla donatılmış insanlar olarak bize verilmiş müthiş bir armağan olduğunu söyleyerek Sacks’i doğruluyor.newstoryhub.com/2015/02/five-ways-of-being-that-can-change-the-world-by-joanna-macy/

Geçen Eylül ayında başta New York’taki 400 bin kişilik kalabalık olmak üzere dünyada gerçekleştirilen insanlık tarihinin en büyük iklim yürüyüşünden 1 gün önce konuşan 14 yaşındaki kıdemli(!) aktivist rapçi yerli Xiuhtezcatl Martinez, armağan metaforunu ilerletiyor ve biz dinleyenleri yere çarpan konuşmasında önümüzdeki büyük fırsatı şöyle anlatıyordu:

“İklim değişikliğinden en çok etkilenecek olan benim kuşağım ve benden sonra gelecek olanların kuşağı. Büyükler gezegende bir parti verdiler, şimdi de biz çocuklara ‘ortalığı silip süpürmek size kaldı’ dediler… Ama bu, insanı duraklatacak bir şey değil. Aksine, tam bir fırsat aslında: Şu çağda doğmuş olmaktan daha büyük nimet olur mu? Çünkü bu kuşağın, bu salondakilerin, yandaki komşuların … hepimizin önünde tarihi yeniden yazmak, tüm toplumun temel inanışlarını değiştirmek için önemli bir fırsat var. (Bu konuda daha fazla bilgi edinmek için bkz.:indiancountrytodaymedianetwork.com/2014/09/20/indigenous-peoples-essential-climate-movement-march-organizers-say-156977

Şu anda dünya nüfusunun yarısından fazlası 30 yaşın altında! Belki farkında değiliz ama onlar ayaklanmış durumda! Xiuhtezcatl (Şutezkat diye telaffuz ediliyor), gibi pek çok genç lider var dünyada. Bu genç kızlarla delikanlılar herşeyin birbiriyle bağlantılı olduğu yeryüzünde kendi toplumlarıyla ve dünyayla bir taahhüt paylaşıyorlar. Gençliğin, yeryüzünde pozitif değişim yaratmak için insanları bir araya getirecek gücü olduğunu biliyorlar çünkü. Büyük çevre aktivisti genetik bilimci David Suzuki’nin söylediği gibi,

“İnsanlar bir araya geldiği zaman da ortaya birdenbire sihir çıkar!… Gençlerin çoğu henüz oy kullanacak yaşta değiller ama, bugün alınacak kararların doğuracağı pislik yığınlarını temizleyecek olan da onlar. Dolayısıyla, onların kuşağına bırakmak istediğimiz dünyaya ilişkin kararlar üzerinde dikkatle düşünme zamanı.”www.commondreams.org/views/2015/02/19/

Sorumluluklar, sorunlar, torunlar ve kararlar. Olabilecek en önemli dönüm noktası artık: Önde gelen düşünür ve aktivist Noam Chomsky de durumun vahametini şöyle vurguluyor:

“İşin şakası yok! İnsan türünün tarihinde ilk kez, torunlarımızın haysiyetli bir hayat sürdürüp sürdüremeyeceği konusunda belirleyici kararları bizzat almak zorundayız. Bu, daha önce hiç olmadı. Daha şimdiden, dünyadaki canlı türlerini olağanüstü boyutta yokeden kararları aldık bile… Dünyada canlı türlerinin yok edilme seviyesi, bundan 65 milyon yıl önce, dev bir göktaşının dünyaya çarpıp korkunç ekolojik yıkımlar yarattığı dönemdeki seviye ile aynı. Dinozorlar çağı o zaman sona ermiş, dinozorlar yeryüzünden silinmişti. … Aynı şey şimdi de oluyor, bir farkla yalnız: Göktaşı biziz…” (Noam Chomsky – David Barsamian’la söyleşi: “The World of our Grandchildren”)

İnsanlık macerasında belirleyici bir noktadayız. Tarihteki en büyük değişim hareketinin bir parçası olarak bizler, Türkiye’de de görülmüş en büyük iklim eylemlerini oluşturmak, herşeyi değiştirmek için harekete geçtik.

Bütün dünyada ortalığı kasıp kavurmaya başlayan bu müthiş “Adı Olmayan Hareket”in ön safında yer almak istedik. İlk aşamada, kadim Yunan demokrasisinden esinlenerek “Yüzler Meclisi” oluşturmak üzere imza topladık. Toplum içinden de ilk ağızda 20 kesim belirledik ve her birinden 100’er imza toplamaya giriştik. 1500’ü aşkın imza var elimizde – kapı gibi!

İşte, şimdi ve buradayız: “İklim İçin Sahneye Çıkıyoruz!”

Unutmadan: Bu daha başlangıç!

Geçen Eylül’de Halkların İklim Yürüyüşü’nü örgütleyen arkadaşlarımızın bize dediği gibi:

Herşeyi değiştirmek için herkese ihtiyacımız olacak!

#iklimicin

iklimicin.org/

Bu yazı acikradyo.com.tr/ den alınmıştır

Ömer Madra

 

 

Ömer Madra

More in Dış Köşe

You may also like

Comments

Comments are closed.