Dış Köşe

Yem sektöründe GDO kabusu… – Ali Ekber Yıldırım

0

Yem amaçlı kullanılmak üzere Genetiği Değiştirilmiş Organizma(GDO)’lı soya ve mısır ithalatı için Biyogüvenlik Kurulu’na başvuran ve 3 soya ile 16 mısır genine izin alan Türkiye Yem Sanayicileri Birliği, Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na başvurarak denetim sorunları nedeniyle ülkeye giren GDO’lu ürünlerde sorumluluk almak istemediklerini,üyelerinin hapis cezası ve büyük para cezası riskiyle karşı karşıya olduğunu bildirdi.

GDO’lu ürün ithalatında kaos yaratan 4 neden

1- Genetiği değiştirilmiş soya ve mısır için Biyogüvenlik Kurulu’na Monsanto ve diğer gen sahibi firmalar yerine Türkiye Yem Sanayicileri Birliği başvurarak izin aldı. Denetimle ilgili sorunların ortaya çıkması üzerine Yem Sanayicileri Birliği şimdi sorumluluk almak istemiyor.

2- İthalatın yapıldığı Amerika’da genetiği değiştirilmiş 38 mısır geni ve 3 soya geni var. Türkiye ise, 3 soya ve 16 mısır genine izin verdi. Mısır ürünleri ithalatında analiz sıklığının yüzde 20 olması nedeniyle yüzde 80′i beyana dayalı olarak ithal ediliyor.İzin verilmeyen genlerinde ülkeye girmesi ve yem üretiminde kullanılması riski yem sanayicilerini hapis cezası ile karşı karşıya bırakıyor. GDO’suz ürünlerde analiz sıklığı yüzde 100, GDO’lu ürünlerde yüzde 20 olması kuşku yaratıyor.

3- Bakanlık, GDO’lu mısır ithal eden firmalara önce izin veriyor, sonra “hakkınızda ihbar var” diyerek depolarını mühürlüyor. Bir firmanın GDO’lu diye ithal ettiği mısır bakanlığın 8 kez yaptığı analizde GDO’suz çıkıyor. Analizlere güvenilmiyor.

4-Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda sorunları konuşmak için toplantı yapılıyor. Bazı ithalatçı firmalar davet edilmezken bu toplantıdan sonra ilk kez bu ürünü ithal eden firmaya baskın yapılarak deposu mühürleniyor. Sektörde yeni aktör istenmiyor yorumlarına neden oluyor

Yem sektöründe Genetiği Değiştirilmiş Organizma(GDO)’lı ürünlerden kaynaklanan büyük kaos yaşanıyor. Özellikle Amerika’dan ithal edilen genetiği değiştirilmiş mısır ve soyada yapılan analizlerin yarattığı karmaşa yem sanayicilerini hapis cezası ve ağır para cezası riski ile karşı karşıya bırakıyor.

Biyogüvenlik Kurulu tarafından yem amaçlı olarak genetiği değiştirilmiş 3 soya ve 16 mısır geninin ithalatına izin veriliyor. Ancak ithalatı yapan firmaların “genetiği değiştirilmiş ürün” diye beyan etmelerine rağmen yapılan analizlerde GDO çıkmaması, izin verilmeyen genlerin de ithal edilebileceği endişesi doğurdu.

Yem amaçlı 3 soya ve 16 mısır geninin ithalatı için Biyogüvenlik Kurulu’ndan izin alan Türkiye Yem Sanayicileri Birliği, Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na başvurarak ithal edilen ürünlerden doğacak sorumlulukları kabul edemeyeceklerini bildirdi. Yem Sanayicileri Birliği Başkanı Ülkü Karakuş imzası ile Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğüne gönderilen yazıda genetiği değiştirilmiş ürünlerin ithalatında özellikle denetim konusunda yaşanan sorunların sorumlusu olmak istemediklerini ve üyelerinin ağır para cezaları ve hapis cezası almamaları için gerekli önlemlerin alınması isteniyor.

Yem sanayicileri, sorumluluk istemiyor

Yem Sanayicileri Birliği’nin yazısında GDO’lu ürünlerin ithalatında bu ürünleri üreten firmaların Biyogüvenlik Kurulu’na başvurması gerekirken, başvurmadıklarını, yem sektöründe yaşanan sorunun aşılması için Yem Sanayicileri Birliği İktisadi İşletmesi’nin başvurmak zorunda kaldığı belirtilerek şu ifadelere yer verildi:” GDO’lar konusunda Türkiye’de bir çıkmaz oluşmuş, yem ve hayvansal üretimde ciddi sorunlar ortaya çıkmıştır. Türkiye yem ve hayvancılık sektörünün ihtiyaçlarının acilen karşılanması için, Bakanlığımızın yol göstermesi ve yardımları sonucunda Birliğimiz İktisadi İşletmesinin başvurusuyla yem amaçlı kullanılmak üzere, genetik yapısı değiştirilmiş 3 adet soya ve 16 mısırın ithaline izin verildiği malumlarıdır.Biyogüvenlik Kanunu’nun 4.maddesinin 4 üncü fıkrası ile 7 inci maddesinin 1, 2, 3 ve 4’üncü fıkraları ve 15. maddesinin 6.fıkrası uyarınca, GD ürünlerin ithalat, dağıtım ve kullanımı esnasında doğabilecek ihlallerden başvuru sahibi sorumlu tutulmaktadır.Ancak, Biyogüvenliğin sağlanması, risk yönetim planının uygulanması gibi gereklilikleri sağlamada, Birliğimiz İktisadi İşletmesi yeterli teknik donanım ve ekibe sahip değildir. Bu hususa dair devam eden kaygılarımız 10/01/2012 tarih ve 2012/003 sayılı yazımız ile tarafınıza arz edilmiştir.”

İzin verilmeyen GDO’lu ürün ithal ediliyor

Türkiye Yem Sanayicileri Birliği üyelerinden aldığı bilgiye göre Amerika’dan 700 bin tonun üzerinde DDGS(biyoetanol üretiminde kullanılan mısırın atığı) ve mısır grizi siparişi verildiği belirtilen yazıda: ” ABD’de üretilen mısırların yaklaşık yüzde 92’sinin ise GDO’lu olduğu, ABD’de onaylı 38 genetiği değiştirilmiş mısır çeşidinin gelişi güzel biyoetanol üretiminde kullanıldığı ve bu nedenle yan ürün olarak açığa çıkan DDGS ürününde ülkemizde onaylanmamış genetiği değiştirilmiş mısırların bulunma olasılığının çok yüksek olduğu herkes tarafından bilinen bir gerçektir.Bu gerçeğe rağmen 2014 Eylül ayında ilk partisi gelen bu ürünlerin analiz sonuçlarının GDO’suz olduğu şeklinde açıklanması, sektörümüzde büyük bir şaşkınlık ve güven bunalımına yol açmıştır.” bilgisine yer verildi.
Yem üreticilerine hapis ve ağır para cezası

Türkiye Yem sanayicileri Birliği, akredite laboratuarlarının sonuçlarında hata olması durumunda yem üreticilerinin GDO’lu ürünleri GDO’suz varsayıp satın alacağını ve etiketlerinde GDO beyanı yapmayacaklarını hatırlatarak: “Ayrıca Bakanlığımızın izleme raporlarına bu hammaddeler GDO’suz kabul edildiği için bilgi göndermeyeceklerinden dolayı risk raporunda yer almayacaktır ve en önemli konu olan izlenebilirlik sağlanamayacaktır. Sonrasında herhangi bir üyemize Tarım İl Müdürlüklerince yapılacak denetimler sonucunda sözü geçen ürünlerden kaynaklı GDO tespit edilmesi halinde üyelerimiz ciddi para ve hapis cezaları ile karşı karşıya kalacaklardır.” uyarısında bulundu.
GDO’lu diye beyan edilen ürün GDO’suz çıktı

Yem fabrikalarının ithalatçılardan veya aracılardan GDO’suz olarak satın alıp kullandığı ürünlerde GDO çıktığı, aynı şekilde onaylı GDO’ları içerdiği belirtilen ürünlerde ise onaysız GDO’ların yemlerden alınan numunelerdeki analizlerde ortaya çıktığı haberlerinin kendilerine ulaştığı vurgulanan yazıda şöyle deniliyor: ” Bakanlığımız talimatı uyarınca mısır türevi ürünlerde yüzde 20 GDO analiz sıklığı uygulanmaktadır. Bu durumda bu ürünlerin sadece yüzde 20’sinin kontrol edildiği geri kalanının sadece evrak kontrolü ile ülkemize girebildiği ve analiz hataları olasılığına karşın yüzde 80’lik bir riskin bulunduğu aşikardır. Yapılan yüzde 20 analiz sıklığı uygulamasının yetersizliği nedeniyle, yukarıda bahsedilen olumsuzluklar yaşanmaya devam etmektedir. Görüldüğü üzere yüzde 20 analiz sıklığı bu konudaki riskleri bertaraf etmekten uzaktır.”

Alınması gereken önlemler

Bakanlığa gönderdiği yazıda sorumluluk almak istemediğini bildiren Yem Sanayicileri Birliği, alınması gereken önlemleri ise şöyle sıraladı: ” Birlik üyelerimizin haksız yere çeşitli cezalara çarptırılmasının önüne geçilmesi amacıyla yukarıda anılan müracaatlarımızda belirtilen görüşlerimizin yanında;Laboratuvar analizlerindeki şüphelerin ortadan kaldırılması için gerekli tedbirlerin acilen devreye sokulması, mısır türevlerinin yüzde 20 olan analiz sıklığının yüzde 100’e çıkarılması, GDO denetimlerinin ağırlıklı olarak ithalatçılar nezdinde yapılması gerekmektedir, zira Türkiye sınırları içerisinde GDO üretimi yoktur.”

GDO’lu ürüne önce izin verildi sonra mühürlendi

DÜNYA’ nın edindiği bilgilere göre, özellikle mısırdan elde edilen DDGS (biyoetanol atığı) ve mısır kepeği ithalatında büyük sorunlar yaşanıyor. İthalatçı firmalar GDO’lu diye beyan ettikleri ürünler laboratuar analizlerinde GDO’suz çıkarken, izin verilmeyen genlerin de ithal edildiği iddiası sektörde kaosa neden oluyor. İzmir,Mersin ve Bursa’da 3 firmanın ithal ettiği GDO’lu ürünler yapılan denetim sonucunda ülkeye önce girişine izin verildi. Ancak bir süre sonra “hakkınızda ihbar var” denilerek yapılan baskınla üründen numune alınarak depoları mühürlendi.

Deposu mühürlenen bir firma yetkilisi, kendilerinin ilk kez böyle bir ürün ithal ettiğini belirterek DÜNYA’ya şu açıklamalarda bulundu: ” Türkiye’ye yılda 3 milyon tona yakan soya ithal ediliyor. Bununda büyük bölümünü dev firmalar yapıyor. Fakat nedense hep mısır DDGS’i üzerinde duruluyor. Biz ilk kez böyle bir ürün ithal ettik. Diğer bir iki firma da bizim gibi bu sektörde yeni. Fakat bu işi yapan büyük firmalar hem politik olarak hem ticari olarak güçlerini kullanarak başka aktörlerin bu işe girmelerini istemiyor. Biz yasal yollarla her türlü bilgi ve belgemizle ithalat için başvurduk. Laboratuar analizleri ve bakanlık denetimi sonucunda ürünümüze izin verildi ve ürünü millileştirdik. Fakat bir süre sonra birileri geldi hakkınızda ihbar var diyerek ürünü koyduğumuz depoyu mühürledi. Alınan numunelerin sonucunu bekleyeceğiz. Bu şekilde İzmir,Bursa ve Mersin’de 3 firma var. Biz ithalata başlamadan önce mısır DDGS’in tonu Türkiye’ye 420 dolara giriyordu. İthalatçı sayısı artınca 300 dolara kadar düştü. Demekki birileri bunu istemiyor. Bunun için başımıza çorap örülüyor.”

Bakanlıkta toplantı

DÜNYA’nın edindiği bilgiye göre Türkiye Yem Sanayicileri Birliği’nin Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na yazılı olarak başvurması ve endişelerini dile getirmesi üzerine geçtiğimiz günlerde Bakanlığın daveti ile Ankara’da bir toplantı yapıldı. Toplantıya Cargil,Bunge,Nobel,Torunlar,Tiryaki Agro gibi dev firmalarında yer aldığı bir çok ithalatçı firma yöneticisi ve Yem Sanayicileri Birliği Yöneticileri ile Bakanlık bürokratları katıldı. Bazı firmaların temsilcileri ise bu toplantıya davet edilmemesi dikkat çekti. Toplantıda Amerika’da genetiği değiştirilmiş 38 mısır geni olduğu, Türkiye’de ise izin verilen 16 mısır geni olduğu belirtilerek, izin verilmeyen genlerinde Türkiye’ye girebileceği endişesi dile getirildi. İzin verilmeyen genlerin ülkeye girmemesi için analiz sıklığının yüzde 20′den yüzde 100′e çıkarılması istendi.

12 yıla kadar hapis cezası var

Biyogüvenlik Yasası’na göre,GDO ve ürünlerini yasa hükümlerine aykırı olarak ithal eden, üreten veya çevreye serbest bırakan kişi, 5 yıldan 12 yıla kadar hapis ve 10 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılıyor.
GDO’lu ürünlerin ithalatı nasıl yapılıyor?

Türkiye Yem Sanayicileri Birliği İktisadi İşletmesi’nin başvurusu ile Biogüvenlik Kurulu yem amaçlı kullanılmak üzere genetiği değiştirilmiş 3 soya ve 16 mısır geninin ithalatına izin verdi. Biyogüvenlik Kurulu’nun onay verdiği 3 soya çeşidi ile ilgili karar 26 Ocak 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayınlandı. Genetiği değiştirilmiş 13 mısır geni ile ilgili karar 24 Aralık 2011′de ve 3 mısır geni için verilen karar ise 21 Nisan 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayınlandı. Her gen için verilen izin 10 yıl süreyle geçerli.

Türkiye’ye sadece bu genlerin girişine izin veriliyor. Bir firma, ithal edeceği gen ile ilgili Uluslararası Laboratuar Akreditasyonu Birliği( ILAC)’e akredite bir laboratuara numune vererek ürünün analizini yaptırıyor. Laboratuardan ithal edeceği gen ile ilgili alınan rapor ile ürün yüklenerek Türkiye’ye getiriliyor. Ürünü limana getirdikten sonra Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na başvuruluyor. İthal edilecek GDO’lıu ürünlerle ilgili yüzde 20 analiz sıklığı uygulanıyor. Dolayısıyla Bakanlık,ithal edilen üründen numune alarak kendi laboratuarlarında analiz ediyor. Beyan edilen gen ile aynı ise ürün millileştiriliyor ve ülkeye girişine izin veriliyor.Uygun değilse getirilen ülkeye geri gönderiliyor. Bugüne kadar geri gönderilen bir ürün yok. Ayrıca, GDO’lu ürünlerde yüzde 20 analiz sıklığı olduğu için Bakanlık 1 gemi için yaptığı analizi esas alarak gelecek 4 gemiyi ILAC’ a akredite Laboratuardan alınan raporu esas alarak analiz yapmadan beyana dayalı olarak ülkeye girişine izin veriyor. Genetiği değiştirilmemiş soya ve mısır ithalatında ise yüzde 100 analiz uygulandığı için ithal edilen her ürün analiz edilerek ülkeye girişine izin veriliyor.

Bu yazı tarimdunyasi.net/ den alınmıştır

Ali Ekber Yıldırım

 

 

Ali Ekber Yıldırım

More in Dış Köşe

You may also like

Comments

Comments are closed.