Hayvan HaklarıManşet

Öldürülen leoparla ilgili ilk duruşma gerçekleşti

0

Diyarbakır’ın Çınar İlçesi’nde geçen yıl Kasım ayında kendilerine saldırdığı iddasıyla öldürdükleri leoparla ilgili Kasım Kaplan ve Mahmut Kaplan hakkında açılan kamu davası başladı.

leopar_davasi_basladi

30 Nisan tarihinde gerçekleşen ilk duruşmada  mahkeme, leoparın saldırdığı Kasım Kaplan’ın vücudundaki izlerin pençe izi olup olmadığının tespiti için dosyayı Adli Tıp Kurumu’na göndermeye ve olay yerinde keşif yapmaya karar verdi.

Diyarbakır’ın Çınar İlçesi’nde çobanlar Mahmut Kaplan’ın hayvan otlatırken, kuzeni Kasım Kaplan’a saldırdığı gerekçesiyle leoparı tüfekle vururak öldürmüştü. Çınar Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasına tutuksuz yargılanan ve 2 yıldan 5 yıla kadar hapis istenen Mahmut Kaplan ile Kasım Kaplan katıldı.

Yanı sıra Antalya, Gaziantep ve Ankara Barosu Hayvan Hakları Komisyonu, Hayvanların Yaşam Haklarını Koruma Derneği, Doğal Hayatı Koruma Vakfı ve Yaban Hayatı Eylem Grubu’nun müdahillik başvurusu da kabul edildi.

‘Korumak amacıyla ateş ettim’

Leoparı öldüren Mahmut Kaplan, olay günü kayalık bir bölgede hayvanlarını otlatmaya götürdüklerini belirterek, “Ben birden arkamda bir ses işittim. Döndüğümde daha önce bu civarda görmediğim bir vahşi hayvanın Kasım’a saldırdığını gördüm. Boğuşma esnasında Kasım yaklaşık 2 metre kayalıktan aşağıya düştü. Leopar bir tarafa, Kasım bir tarafa yuvarlandı. Leopar tekrar Kasım’a saldıracağı sırada ben Kasım’ı korumak amacıyla ateş ettim. 30-40 saniye can çekiştikten sonra yere yığıldı. Daha önce bu hayvanı civarda hiç görmemiştim. Sadece televizyonlarda görüyordum. Ben gördüğümde leopar Kasım’ın sırtına ve koluna pençesini geçirmişti. Ateş etmeseydim yeniden saldıracaktı” dedi.

‘Hayvan avlamak için arazide değildik’

Duruşmada ifadesi alınan ve leoparın saldırısı sonucu yaralanan Kasım Kaplan ise 20 yıldır çobanlık yaptığını belirterek, “Mahmut önden ben arkadan yürüyorduk. Bu sırada arkadan birşeyin bana çarptığını hissettim. Bu nedenle dengemi kaybedip yüksek yerden yuvarlanarak düştüm. Leopar 2-3 metre uzağımdaydı. Kuzenim Mahmut tekrar saldırmak üzereyken ateş etti. Şu an halen sağ kolumda ve sırtımdı pençe izleri var. Biz o gün hayvan avlamak için arazide değildik. Garip bir hayvan olduğu için traktörle köye götürdük. Yaşlılara gösterip ne olduğunu anlamak istedik. Yapabilecek bir şeyimiz yoktu. Yuvarlanmasam zaten beni parçalayacaktı” diye konuştu.

İfadeler çelişkili

Müdahil olan avukatlar ve çevre örgütleri, sanıkların ifadelerinin çelişkili olduğunu belirtti. Antalya Barosu temsilcisi avukat Lider Tanrıkulu, “Bunun bir sürek avı olduğunu düşünüyoruz. Bize göre yaraları hayvanı vurduktan sonra kendileri yaptı. Tüfeği hazırlayıp ateş etmesi bile bir kaç saniye sürer” dedi. “Sanıkların anlattığı süreç olan olaya uymamaktadır. Leoparın saldırı karakteristiği, 4 ayağını da kullanarak saldırması şeklindedir. Yaralanmalar ve leoparın saldırı şekli arasında çelişki bulunmaktadır.Öldürülen leopar 90 kilo ağırlığındadır. Saldırdıklarında kurbanlarında çok ağır yaralanma meydana getirirler. Yaralanmaların vahşi hayvan saldırısı ile olup olmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınmalıdır. Ayrıca olay yerinde keşif yapılmasını talep ediyoruz” dediler.

Yaşanan tartışma üzerine tarafları sakinleştiren Mahkeme Hakimi Ömer Aykut Özdoğan, kendisinin de Greenpeace üyesi olduğunu söyledi.

Yaralanmanın leopar kaynaklı olup olmadığı araştırılacak

Çınar Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi, delillerin tespiti ve olayın aydınlatılması için leoparın öldürüldüğü yerde keşif yapılmasına hükmetti. Mahkeme, Diyarbakır Valiliği ve Dicle Üniversitesi’ne yazı yazılarak bölgede daha önce leopar görülüp görülmediğinin de araştırılmasına karar verdi. Mahkeme olayda yaralanan sanık Kasım Kaplan’ın tedavi kayıtlarının alınarak vücudundaki yaralanmanın leopar pençesi olup olmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.

Çınar Cumhuriyet Savcılığı’nca hazırlanan iddianamede şüpheliler Mahmut Kaplan ile Kasım Kaplan hakkında, avlamak suretiyle bir canlı türünün yok olması tehlikesine, ya da ekolojik dengenin bozulması tehlikesine neden olmak suçundan, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istendi.

‘Nesli tehlike altında olan türü öldürmenin cezası hapis olmalı’

Duruşmadan sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Antalya Barosu Hayvan Hakları Kurulu üyesi avukat Lider Tanrıkulu leopar davasının sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirterek, “Bu savaşı sonuna kadar götüreceğiz. Hayvan Hakları Evrensel Sözleşmesi’nin açık ihlali söz konusudur. Nesli tehlike altında olan bu hayvanın öldürülmesi fiilinin cezası hapis olmalıdır. Sanıkların savunmalarının gerçekçi bir tarafı yoktur. Leopar saldırısına uğrayan kişinin sağ kurtulması mümkün değildir. Bunların cezalandırılması gerekmektedir. Verilecek ceza kamu vicdanını rahatlatıcı olmalıdır” dedi.

(Milliyer/ Yeşil Gazete)

You may also like

Comments

Comments are closed.