ManşetTürkiye

Öcalan’dan çözüm süreci için üç öneri

0

BDP grup başkan vekilleri Pervin Buldan ve İdris Baluken’le Diyarbakır Milletvekili Altan Tan “çözüm süreci”nde gelinen aşama ve sürecin bundan sonraki seyriyle ilgili Meclis’te bir basın toplantısı düzenledi. Buldan, 8 Şubat’ta Öcalan’la İmralı’da gerçekleştirilen görüşmede Öcalan’ın sürecin ilerlemesine dair üç önerisine vurgu yaptı: sürecin yasal statüye kavuşturulması, izleme kurullarının oluşturulması ve 8 komisyonla ilgili başlıkların müzakereye açılması.

Buldan: “Çözümün gündemleşmesi gerekirken çözümü zora sokacak ne varsa yaşandı”

Buldan, 21 Mart 2013’te Öcalan’ın demokratik siyasete geçiş deklarasyonundan sonra çözüm süreci açısından önemli bir döneme girildiğini söyleyerek, Ocak 2013’te beri İmralı’yla 16 görüşme yapıldığını hatırlattı, “Kürt tarafının tüm iyi niyetli adımlarına ve samimi çağrılarına rağmen hükümet bir yıldan buyana tek bir adım atmadı” dedi. “Paris, Gezi, Lice ve Yüksekova katliamları, Roboski kararı, siyasi operasyonlar, linç girişimleri gibi süreci kesmeye yönelik çok ciddi provokasyonlar yaşandı. Bütün bunlar hükümetin sorumluluğu altında gelişti. Çözümün, çözüm adımlarının gündemleşmesi gereken bir süreçte ne yazık ki çözümü zora sokacak ne varsa yaşandı.” açıklamasını yaparak gelinen noktada sürecin ciddi risklerle karşı karşıya olduğunu belirtti.

Öcalan’ın son görüşmede “anlamlı derin müzakerelere geçilmemesi durumunda sürece katkı sunma koşullarının ortadan kalkacağına dair” tespitlerini iletti.

fft99_mf2986374“Yasal çerçevede gereken adımlar atılmadı”

HDP grup başkanvekili, şunları ekledi:

“İmralı’da yürüyen görüşmelerin bir çerçeve sözleşmeye kavuşturulması gerekirdi. Çünkü, sürecin en hayati noktasını bu çerçeve sözleşme oluşturmaktadır. Sayın Öcalan’ın bu noktadaki değerlendirmesi şöyledir: ‘Sözleşme hukukuyla muhatapların karşılıklı bir araya gelerek yasal ve tüzüksel bir metin oluşturması gerekir. Süreç ilerleyecekse burada tartıştığımız her konuyu çerçeve sözleşmeye alacağız. Toplumsal çerçeve sözleşmesi esastır. Gerekirse altına imza atarız. Sonra Mecliste hızla yasalaşması gerekir. Son 400 yıllık tüm sorunlar böyle çözülmüştür.’

“Yasal çerçevede ne yazık ki, gereken adımlar atılmadı. Son görüşmemizde Öcalan şunları açıkça sordu: Örneğin yasal çerçeve olmadan Mahmur’dan insanlar nasıl gelecek? Orada çocukların anadilde eğitimi var. Türkiye’ye geldiklerinde anadilde eğitim görebilecekler mi? Kendilerine saldırılara karşı güvenliklerini sağlayabilecekler mi? Hukuki sorunları nasıl çözülecek? Güvenlik, köye dönüş, köylerin yeniden inşa edilmesinin müzakere edilmesi gerekiyor. Ama bu konuda hiçbir ilerleme yok.”

Buldan, Öcalan’ın meclisin konuyu gündemine almamasını da eleştirdiğini belirterek, BDP’nin meclis başkanlığına sunduğu çözüm önerileri içeren raporun, kullanılan ‘Kürt’ ve ‘Kürdistan’ kelimeleri nedeniyle iade edildiğini hatırlattı.

“Hükümet Rojava politikasıyla çözümü nasıl gerçekleştirecek?”

Rojava’daki gelişmelere de değinen Buldan, “Sayın Öcalan defalarca çıkış yolunu gösterdi, izlenen yanlış dış politikanın Türkiye’yi bataklığa sürüklediğini söyledi. Rojava’dan çıkışın Kürtlerle tarihsel bir ittifak ilişkisi kurarak mümkün olabileceğini devlet heyetine açıkça belirtti. Ama hükümet yanlışta ısrar etmeye devam ediyor, çetelere desteğini sürdürüyor. Peki Rojava’da Kürtlerin statüsünü engellemeye çalışan bir AKP Hükümeti içeride çözümü nasıl gerçekleştirecek? “

“Eğer AKP adım atmazsa siyasi faturası ağır olur”

Hükümetin son dönemde yaşanan olumsuz gelişmelerin sürecin güvenliğini tehlikeye attığını belirtren Buldan “ Kendisini yasal açıdan güvence altına alabilmek için bir gecede istediği her yasayı çıkartan bu hükümet, çözüm ve barış sürecinin güvenliğini garanti altına alacak bir yasal adımı ise gündemine almamaktadır.Seçime kadar adım atılmazsa bu sürecin çok ciddi boyutlarda, her yönüyle gözden geçirileceğini, önemli kararlaşmaların yaşanabileceğini devletin, hükümetin görmesi, kamuoyunun bu durumu bilmesi gerekir. Sayın Öcalan aynen şöyle demiştir: ‘Eğer AKP adım atmazsa bunun siyasi faturası kendisi açısından çok ağır olacaktır. Geçmişte Kürt sorununu çözmeyen tasfiye olmuştur.”

Çözüm için üç öneri 

“Birincisi; Sayın Öcalan, zaman kaybetmeden müzakere aşamasına geçilmesini istemektedir. Sürecin devamı için Hükümeti temsilen müzakere heyetlerinin ana başlıkları görüşmek üzere biran önce adaya gitmesi gerekmektedir.”

“İkincisi; Sayın Öcalan’ın dikkat çektiği üzere sürecin yasal statüsü ve hukuksal çerçeve sözleşmesi ile 8 başlıklı komisyon konularında yasal adımların hızla parlamentodan geçmesi gerekir. Sayın Öcalan eğer bu başlıklarda adım atılırsa pek çok konuda çağrı yapabileceğini söylemektedir. “

Üçüncüsü; kendisi, bu sürecin tek yanlı devlet heyetiyle gidecek bir süreç olmadığını açıkça belirtmektedir. Bu konuda müzakere heyetlerinin olması gerektiğini söylemiştir. Sayın Öcalan ayrıca ayda bir ziyareti yeterli görmemektedir. Haftalık, hatta gerekirse günlük heyetlerin gelmesini talep etmektedir.”

Buldan, daha önce sundukları demokratikleşme paketlerinin ardından müzakere yasa teklifini hükümete ve Meclis Başkanlığı’na sunacaklarını, bundan sonra sorumluluğun hükümette olduğunu belirtti.

(ANF, Yeşil Gazete)

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.