ManşetTürkiye

Yerel seçimler için manifesto

0

Yaklaşan yerel seçimler öncesinde siyasi partilerin adayları belirlenmeden önce adaylar hakkındaki beklentiler bir manifesto olarak yayınlandı. Taksim platformunun web sitesinde “ Evet demeyene evet demeyelim” başlığıyla yayınlanan bildiride demokratik kent yönetimine ilişkin talepler ve beklentiler sıralanmış.

İstanbulla ilgili kararların merkezi yönetimin müdahalesi olmadan yerel yönetim tarafından alınması gerektiğini vurgulayan metinde partilerin göstereceği adaylar için için ortak zemin çağrısı da var.

Yerel seçimlerin, demokratik yöntemleri ilke edinen, çevreci, korumacı ve katılımcı bir İstanbul yönetimi beklentilerinin karşılanması için dönüm noktası olabileceği noktasında hareket edilerek İstanbul’u yönetmeye talip adaylara sorulan sorular şöyle:

1. Adayı olduğunuz kentin yönetiminde gerçek anlamda söz ve sorumluluk sahibi olabilecek misiniz? Bunun için gereken anayasal ve yasal düzenlemeleri hayata geçirmek için çalışacak mısınız?

2. Yerel yönetim sorumlusu olarak, sizin yerinize siyasi otoritenin ve merkezi yönetim organlarının karar vermesini önlemek üzere gereken yönetsel ve hukuki mücadeleyi vermeye hazır mısınız?

3. Ulusal ölçekteki projelerde merkezi yönetimi yerel yönetiminizle işbirliği yapmaya ve birlikte çalışmaya ikna edebilecek misiniz ve bu temel prensibin anayasal teminata kavuşturulmasına katkı sağlayabilecek misiniz?

4. Yaşayanların şehirle ilgili her türlü karara katılımını sağlayacak mısınız ve iletişim, paylaşma, bilgiye erişim, müzakere etme, şeffaflık ve denetim mekanizmalarını çalıştıracak mısınız?

5. İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda yer almadığı halde uygulanmakta olan tüm projelerin, yeniden ele alınmasını sağlayacak mısınız?

6. İstanbul Çevre Düzeni Planı’nın beş yılda bir, STK’ların, uzmanların ve üniversitelerin de yer aldığı katılımcı bir süreçle güncellenmesine ve alınacak kararlara uyulmasına özen gösterecek misiniz?

7. Kentsel dönüşüm ve yenileme projelerinin, halkın kararlara katılımıyla gerçekleştirilmesini, tarihi, sosyal, kültürel ve peyzaj dokusu korunarak kimsenin yerinden edilmeden uygulanmasını sağlayacak mısınız? Barınma hakkının gereği olan sosyal politikaları geliştirecek misiniz?

8. İstanbul’un bugününü ve geleceğini yakından ilgilendiren Kuzey Ormanları gibi yaşamsal varlıkların, su havzalarının ve tarım alanlarının tahrip edilmesine engel olacak mısınız?

9. Orman, kıyı, park, meydan gibi kamusal alanların piyasa mantığı ile dönüştürülmesine, özelleştirmesine ve yapılaşmaya açılmasına karşı  çözümler üretecek misiniz?

10. Denizlerin doldurularak kıyıların ekolojik yapısının bozulmasını önleyecek misiniz?

11. İşlevini yitirmiş ya da askeri alanlar gibi işlev değişikliğine uğrayacak kamusal alanlara sosyal ve kültürel işlevler kazandırmaya ve bu alanları kentlilerin ortak kullanımına açmaya çalışacak mısınız?

12. Uluslararası anlaşmalarla koruma altına alınan tarihi yarımada ile, tersaneler, garlar, okullar, hastaneler, depolar, kutsal ve endüstriyel yapılar gibi şehre mal olmuş tüm tarihi değerlerin ve ortak alanların korunarak halkın kullanımına sunulmasına öncelik tanıyacak mısınız?

13. Çalışmalarınızın şeffaflık içinde sivil toplum tarafından izlenmesine imkan tanıyacak mısınız?

“EVET” DEMEYENE BİZ DE “EVET” DEMİYORUZ!

İSTANBUL HEPİMİZİN!

 


More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.