İklim KriziManşet

Bu yaz yine kavrulacak mıyız? ~2

0

Wunderground.com sitesinde, Dr. Jeff Masters imzasıyla çıkan araştırma haberini, Yeşil Gazete gönüllü çevirmenlerinden Bahar Topçu‘nun çevirisiyle 2 bölüm halinde sunuyoruz.

***

Atmosferdeki iki temel hava akımı küresel ısınma nedeniyle olması gerekenden daha fazla yankılanıyor olabilir.

Atmosferde iki temel hava akımı (paterni) bulunmakta. İlki, jet akıntılarındaki “gezgin dalgalar” dediğimiz dengesiz trof dizileri. Gezgin dalgalar, Batıdan Doğuya doğru saatte 15 ile 25 mil hızda eserler. Diğer hava akımı ise daha durgundur. Kutuplara yakın bölgelere nazaran daha çok ekvator bölgesindeki sıcaklık farklılıklarından kaynaklanırlar. Yayınlanan araştırmalar, belirtilen hava akımı paternlerinin birbirinden etkilendiklerini ve durgun hava akımlarını genişleterek yankılandıklarını gösteriyor. Bu durum, gezici dalgaların estikleri rotalarda haftalarca donmalarına neden oluyor ve uzun bir süre aşırı sıcaklığa ya da sele sebebiyet veriyor. Postdam Enstitüsü’nden bilim insanları, küresel ısınmanın Kuzey Kutbunda fazla yerkürenin diğer bölgelerinden en az iki kat daha hızlı bir sıcaklık artışına yol açtığına, aynı zamanda iki hava akımının yaz boyunca sıklıkla etkileşim halinde olduklarına dikkat çekiyor.

Geçtiğimiz 11 yıl içerisinde, 2012 Temmuz&Ağustos aylarında ABD’de görülen sıcak hava dalgası da dahil olmak üzere hava dalgalarında toplamda 8 defa aşırı yankılanma meydana geldi. 1991 – 2001 ve 1980 – 1990 arasında ise sadece 4 ay aşırı ve dengesiz hava koşulları yaşanmıştı. Ciddi bir artış gözlenen bu titreşim olaylarına şüphesiz ki küresel ısınma neden oluyor. Bununla beraber, araştırmacılar duruma genel bir gözlem yapmanın anlamlı olacağı kanaatindeler: “Değişen fiziksel koşullar, aşırı hava şartları olasılığını arttırıyor. Bununla beraber doğal varyasyon&değişkenlik gibi farklı etkenler olduğunu da belirtmek gerek. 32 yıllık çalışmalar sayesinde çok iyi bulgular elde edebiliyoruz; ancak kesin değerlendirmeler için 32 yıl, kısa bir süre. Yani elimizde kesin deliller olmasa da her yerden ipucu elde ettiğimizi rahatlıkla söyleyebiliriz.”

 

Açıklama & Yorum

Postdam Enstitüsünün son çalışması küresel ısınmanın atmosferdeki hava akımlarındaki değişimi nasıl tetiklediğini matematiksel verilerle gösteriyor. Bu veriler, son 11 yılda gözlemlenen aşırı hava koşullarına da gönderme yapmakta. Çalışma ayrıca 2012’de Rutgers Üniversitesi’nde Jennifer Francis tarafından yapılan araştırmayı da kuramsal olarak tamamladı. Dr. Francis araştırmasında atmosferdeki titreşim genliği&genişliğinin Kuzey Yarımkürede 161 km’nin üzerine çıktığını gözlemlemiş, bu değişimin kutuplardaki sıcaklık değişimiyle (kuzey kutbundaki göreceli artış ile güney kutbundaki soğuma) olan ilişkisini açıklamıştı. İnsanlar doğrusal – lineer bir şekilde (bir artı bir eşittir iki) düşünmeye eğilimliler. Ancak atmosfer, özsel olarak doğrusal değil. Makul görünen değişiklikler, atmosferde ciddi sonuçlara neden olabilir – farklı özelliklerdeki birlerin dörde, sekize hatta onaltıya eşit olabileceği durumlar görülebilir. Bir tekneyi daha güçlü bir şekilde sallamanız daha hızlı bir şekilde sallanmasına yol açmayabilir; ama bir sallama gücünüz öyle bir uç noktaya dayanır ki, tekne bir anda alabora olur. Aynı şekilde, küresel ısınmanın dünyayı getirdiği uç nokta, bir öncekinden çok daha yıkıcı bir iklim rejimine girmemize neden olacaktır.

 

1980 Temmuzuyla 2011 Temmuzu arasında, Kuzey Yarımküre'nin orta enlemlerinde, yaklaşık 300 metre yükseklikte kuzeye doğru esen rüzgarlar harita gösterilmiş durumda (mavi renkler negatif değerleri, yani güneye doğru esen rüzgarları gösteriyor) 2011 Temmuzu'nda ABD'de olağanüstü uzun süren bir sıcak hava dalgası görüyoruz, normalde daha zayıf ve düzensiz dalgaların da çok daha güçlü ve sürekli olduğunu gözlemlemek mümkün. Tablo: Vladimir Petoukhov

 

1980’den günümüze Temmuz – Ağustos aylarında görülen aşırı atmosfer koşullarının sonuçlarından bazı örnekler:

Temmuz – Ağustos 2012: Çin ve Japonya’da feci sel felaketi. ABD ve Güney Avrupa’da sıcak hava dalgaları nedeniyle en yüksek sıcaklık dereceleri kaydedildi.

Temmuz 2011: ABD’de görülen sıcak hava dalgası en sıcak dördüncü Temmuz’un yaşanmasına ve ABD’nin güneyinde en kurak hava koşullarına neden oldu.

Temmuz – Ağustos 2010: Rusya’da sıcak hava dalgası ve Pakistan’da sel. İki bölgede de, hava koşulları nedeniyle şimdiye kadarki en yüksek ölü sayısı.

Temmuz 2006: Hava sıcaklığı Britanya ve Avrupa tarihinde ikinci kez 37 derecenin üzerine çıktı.

Ağustos 2004: Kuzey Avrupa mevsim normallerinin çok altında, hatta kış sıcaklıklarına yakın dereceler gördü. Bazı yerlerde tek tük de olsa kar yağışı gözlendi.

Ağutos 2003: Batı Avrupa’da kuralığa neden olan sıcak hava dalgası

Ağustos 2002: Elbe ve Tuna’da feci sel felaketi

Temmuz 2000: Kuzey İtalya’da yıkıcı sel felaketi. ABD’nin güneyinde sıcak hava dalgası
Temmuz – Ağustos 1997: Orta Avrupa’da ölümlere neden olan Büyük Sel Felaketi. Pakistan ve ABD’nin batısında da yine yıkıcı sel felaketleri yaşandı.

Temmuz 1994: İspanya’da 47.2°C sıcaklık görüldü.

Temmuz 1993: ABD’de Nisan ayında başlayan sel felaketi daha önce görülmemiş hasarlara yol açtı.

Temmuz 1989: ABD’de çok uzun süren ve çok geniş bir coğrafyaya yayılan kuraklık yaşanmıştı.

Ağustos 1987: ABD’nin güneyindeki farklı bölgelerde kuraklık

Ağustos 1984: 1983 yaz kuraklığının devamı

Temmuz – Ağustos 1983: ABD’deki ekinlerin büyümesi normalden %5 ila %35’in altındaydı. Sıcak hava dalgası ve ciddi kuraklık görüldü.

Yeşil Gazete için çeviren: Bahar Topçu
Yazının özgün hali (ingilizce)
(Wunderground.com, Yeşil Gazete)

More in İklim Krizi

You may also like

Comments

Comments are closed.