Dış Köşe

Obama, Monsanto’yu korudu – Ayşe Bereket

0
Ayşe Bereket'in bakanın açıklamalarından sonra yürüttüğü titiz çalışma sonucunda Yeşil Gazete'de yayınlanan yazısı üzerine soru önergesi verildi

Başkan Obama 26 Mart (ABD saatiyle) geç saatlerde çevreciler tarafından “Monsanto’yu Koruma Yasa Tasarısı” olarak bilinen yasa eklentisinin içinde yer aldığı HR 933 adlı yasa tasarısını imzaladı. Monsanto Koruma Yasa Tasarısı artık kanunlaştı.


20 Mart 2013 gecesi ABD Senatosu’nda büyük bir çoğunlukla (73’e 26) kabul edilen yasa tasarısı eklentisi, ertesi sabah da Temsilciler Meclisi’nden de onay alarak Kongre’den geçip, Obama’nın imzasına sunulmuştu. Eklentisi, Yasa Tasarısı Kongre’den geçmeden hemen önce, Tarım ve Adalet Komisyonları tarafından da yeterince incelenmeden, tasarının içine sızdırıldığı için de çok eleştirilmişti.

Food Democracy’nin çok kısa zamanda topladığı ve yasa tasarısını veto etmesini isteyen 250,000 imzayı görmezden gelen Obama, kendi imzasıyla Monsanto’yu federal mahkeme kararlarına karşı dokunulmaz kıldı.

Bu kanunun ne anlama geldiğini kısaca hatırlayalım:
·         Federal mahkemeler yasadışı ve tehlikeli GDO ürünlerinin bile satış ve üretimini hakkında düzenleme yapamıyor.
·         Mahkeme söz konusu GDO’lu ürünlerin usulüne göre onaylanmadığı kararını verse bile, çevre ve insan sağlığı üzerindeki etkileri araştırıldığı süreçte ABD Tarım Bakanlığı (USDA) “geçici” ekim izni verme yetkisine sahip. “Monsanto’yu Koruma Yasası” ABD Tarım Bakanlığı istemese bile bu geçici izni vermek zorunda bırakıyor.
·         Tarım Bakanlığı’nın onayına yasal itirazlar devam ederken, ve hatta bir federal mahkeme GDO’lu tohumların ekilmemesi kararını aldığı takdirde bile, çiftçiler bu tohumları istedikleri gibi ekebilecekler. Yani, bir mahkeme Tarım Bakanlığı’nın bir GDO’lu ürüne verdiği onay kararını bozsa ya da ihtiyati tedbir kararı alsa bile, herhangi bir çiftçi o ürünü ekmek için Tarım Bakanlığı’na izin belgesi için başvurabilecek. Tarım Bakanlığı ise bu belgeyi vermek zorunda.

Her ne kadar sadece 6 ay yürürlükte kalacak olsa da, Monsanto’yu Koruma Yasası özel şirketlerin Kongre’yi kendi taraflarına çekebildikleri takdirde, tüketici haklarının korunmasının önüne geçebildiğini gösteriyor ve tehlikeli bir emsal teşkil ediyor. Yeni ve test edilmemiş GDO’lu tohumların ekimi için engelleri kaldırarak, önlerini açıyor. 

Şu anda ABD’de 13 yeni GDO’lu tohum ABD Tarım Bakanlığı’nın onayını bekliyor. AquaBounty’nin GD Somonu ise Nisan ayında her an ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylanabilir. Monsanto’yu koruyan bu yasa ABD’yi bir tür GDO’lu ürün deneme alanı haline getiriyor.

Yasanın imzalanması medyada henüz hak ettiği yankıyı bulmadı zira ABD gündeminde bugünlerde Anasaya Mahkeme’sinde görüşülen ve homoseksüel evlilik karşıtı California Proposition 8 var. Ancak Obama’nın tasarıyı yasalaştırdığı gün ve ertesi gün, Reuters dahil birçok haber kaynağı Monsanto ve Dupont’un yıllardır sürdürdükleri patent ve anti-trust davalarından vazgeçip, işbirliği yapmak üzere anlaştıkları haberini yayınladı. Hem Monsanto Koruma Yasası haberinin önüne geçmesi, hem de zamanlaması açısından oldukça manidar.

2012’de 13.5 milyar dolarlık satış yapan Monsanto, GDO’lu tohum üretim teknolojisinin pazar lideri ve dünyanın en büyük tohum şirketi. Hem tohum satışlarından hem de diğer şirketlerle GDO’lu tohum lisans anlaşmalarından kazanç sağlayan Monsanto’nun açıklamasına göre, Dupont’la yaptıkları bu anlaşmanın kendilerine en az 1.75 milyar dolar getirisi olacak. Dupont, Monsanto’nun teknolojisini geniş müşteri ağına sunarken, Monsanto’nun ürünlerini bu yıl içinde sahada test etmeye başlayabilecek. Obama’nın imzalayarak yasalaştırdığı bu kanun da, en azından önümüzdeki 6 aylık sürede, her şeyi daha da kolaylaştıracak.

Dün Beyaz Saray’ın önünde protesto yapan Food Democracy, GDO’lu ürünlerin etiketlenmesi için yeni bir imza kampanyası başlattı. Biz de Amerika’daki bu tüyler ürpertici gelişmeleri izlerken, Greenpeace Akdeniz’in devam edenEtiketsizse Yemezler: GDO’lu yemle beslenen hayvan ürünleri etiketlensinkampanyasının önemini hatırlayalım. Kendi payımıza düşeni yapalım, Tarım Bakanı Mehdi Eker’e verdiği “etiketleme” sözünü hatırlatalım ve hesap soralım.

Kaynaklar:

Bu yazı ilk olarak yesilist.com/ da yayınlanmıştır

 

Ayşe Bereket

twitter.com/aysebereket

More in Dış Köşe

You may also like

Comments

Comments are closed.