Yeşeriyorum

Suriye: Bu görülen yağmurun ilk damlalarıdır – Gazihan Çağlar

0

Suriye’de son bir yılda yaşananlardan sonra başlangıçtaki karmaşık durum biraz olsun aydınlanmaya başladı. Geçen yıldan beri çatışmalarda binlerce insan öldü. Şam bu şiddetin sorumlularının yabancı güçlerce desteklenen ölüm mangaları olduğunu iddia ediyor. Batı medyasına göre ise Esad katliamcı bir diktatör, Özgür Suriye Ordusu ise cici çocuklar. Hadi bakalım seçin pozisyonunuzu!

Her zaman olduğu gibi gerçekler gri alanda gizleniyor. Bulup çıkarmak ise gazetecilerin, araştırmacıların, aydınların işi. Ancak bu konuda bir tembellik, umursamazlık almış başını gidiyor. Sanki sorun Ay’ın karanlık yüzünde. Ya da nasıl olsa ‘’özgür basın yazıyo’’.

Evet yazıyor ama pek doğru yazmıyor. Önceden hazırlanmış senaryoya ancak ‘kapak’ olabiliyor basın. Geçen yıldan beri aşamalı olarak başlatılan  tipik ’batılı’ bir kampanya ile karşı karşıya olduğumuz açık. Bu yaygın bilgilendirme sonucu fikirlerimiz ve düşmanlarımız olgunlaştı. Önceden hazırlanan etiketler alelacele yapıştırıldı. Angelina ablamız hemen çadırkentte gözyaşlarıyla göründü. El Cezire çoktan yayına başlamıştı zaten. CopyPaste basınımız da kaçırmazdı böyle pişmiş armutları. Bize düşen bu hapı susuz yutmaktı. Hazırlanan şema zihnimize yerleştirilerek  ‘minority report’ filmi günlük hayatımıza yeni versiyonuyla uyarlandı. Ne de olsa bir diktatöre karşı özgürlük mücadelesi başlamıştı ve demokratik toplumlar böyle şeyleri severdi. Hele ‘sol’ bu devrimi desteklemeliydi.

Ama kazın ayağı topallamaya başladı bir süredir. Yalancı mum yatsıya bile kalamadı. El Cezire’den istifa eden muhabirler bazı şeyler anlatıyorlardı. Lübnan’dan giren silah ve militanların haberlerinin nasıl hasıraltı edildiğini öğrendik. Türkiye’nin gündüz katliam yapıp gece kampa dönen cihatçı, selefi militanlara  nasıl kucak açtığını gördük. Sokaklarda insan asıp, araçlara bağlayıp yerlerde sürüklüyorlardı. Şam’ın orta yerini bombalarla havaya uçurup çoğu çocuk 55 kişiyi öldürüp 400’ünü yaraladılar. İnsanları kaçırıp kaçırıp işkence ediyorlar, kolunu bacağını kesiyorlardı. Antakya ve Adana’da yapılan mitingler küçümsendi. Suriye’de yapılan seçimler önemsenmedi. Halka düşen rol sadece bu cici çocukları  desteklemekti.

Oysa görmek isteyen gözlere açıktı tüm bunlar. Gazetelerde kullanılan haberlerin, geçmişte çokça olayda gördüğümüz o kurmaca tek tip dille nasıl verildiğini okuduk. Suudi-Katar-Türkiye üçgeninde Batı ve İsrail desteğiyle kurulan komplo uzaydan bile duyuldu. Bölge artık bir barut fıçısıdır. Türkiye bir savaş oyununa girerek halkını, hepimizi riske ediyor.

Aptal ıslatan yağmurda yürüyoruz. Bir Arap atasözünde der ki ‘bu görülen yağmurun ilk damlalarıdır’.

Ama neyse ki Antakya halkı bu atasözünü iyi biliyor.

 

Gazihan Çağlar

twitter.com/#!/gazihanca

More in Yeşeriyorum

You may also like

Comments

Comments are closed.