Hafta SonuManşet

[İstanbul Köşe Bucak] Cumartesi günleri yapılan Pazar Mezatı

0

Hafta sonlarında sıradan günlerden farklı bir şeyler yapmak isteyen İstanbullulara yol göstermeyi amaçlayan bu köşede ilk olarak Pazar Mezatlarından bahsederek başlayalım. Pazar mezatı dediğimize bakmayın, bu mezatlar cumartesi günleri yapılıyor. Bu etkinliğin etrafındaki muamma mezatın düzenlendiği günün isminden başlıyor, fakat burada bitmiyor.

Cumartesi günleri yapıldığını tekrarlamak zorunda hissetiğimiz Pazar mezatları gizli bir tarikat ayinini andırıyor. Büyük bir masanın etrafında daha büyük bir ciddiyetle oturan kelli felli, büyük bir ihtimalle işgüç sahibi; mühendis, doktor, bankacı veya emekli, münevver görünümlü bir takım insanlar çok basit kelimelerle ve hatta hiç konuşmadan, el kol hareketleriyle veya sadece kaş göz işmariyle saatle süren bir muhabbete dalıp gidiyorlar.

Büyük masanın etrafındaki sandalyelere oturmak bir tür kıdem göstergesi, bir tür imtiyaz; burada konuşlanan zevat genellikle düzenli olarak her hafta bu ayinde buluşanlar. Yoklama yapılmadığı söyleniyor ama biz yine de büyük biraderin üst kattan çaktırmadan çetele tuttuğundan şüpheleniyoruz. Büyük masanın etrafındaki sandalyelerin daha da etrafında başka halkalar oluşuyor. Bu dış halkalarda oturanlar da kıdem kazanıp daha ön halkalara ve şansları yaver gittiği takdirde masanın etrafında oturmaya hak kazanmak için ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar. Anladığımız kadarıyla burada pek torpil işlemiyor.İlk defa gelenlere de gayet hoşgörülü davranılıyor, hatta bazen plastik bardaklarda çay ve neskafe ikram ettikleri bile görülmüş.

Tabak-çanak, kap-kaçak, ıvır- zıvır ve tabii bol miktarda kitabiyat ve benzeri bilumum kağıt ürünleri sürekli el değiştiriyor.sıranızı beklemek şartıyla size kadar ulaştırılan her ne ise  bakmak, ışığa doğru tutmak, koklamak, eğip bükmek serbest. Mukavva kolilerden mütemadiyen yeni bir şeyler çıkartılıyor. Yeni dediğime bakmayın, rasgele çıkartılan malların bir kısmı sanki Harbi Umumiden beri ilk kez günyüzüne çıkıyormuş gibi. Salonun müdavimleri, yani en ön sırada oturanlar ‘biz neler gördük’ havasında gayet seçici davranıp her çıkan mala ilgi yapmıyorlar. Avını bekleyen avcı gibi sessizce öldürücü darbeyi vuracakları anı bekliyorlar. Salonun acemileri her çıkan mala taze gelin gibi büyük bir ilgiyle el atmalarından belli oluyorlar. Günün sonunda ellerinde bir naylon torbaya tıkıştırmaya çalıştıkları fotoğraf tomarları, eski yazıyla yazılmış dua kitabı mı, yoksa hafiye romanı mı olduğunu bilmedikleri bir sürü kitap, ne işe yaradığı pek anlaşılmayan ağzı çatlak bir şişe veya şimşir bir topaçla evlerine dönüyorlar.

Eve döndüklerinde evdekilerden azar işitme korkusunu yenip, bir kaç hafta üst üste bu cumartesi Pazar mezatı ayinine katılanların bazılarının bir üst merhaleye terfi ederek perşembe akşamları yapılan ve adının Kapelkayor olduğunu istihbar edindiğimiz daha esrarengiz bir toplantıya iştirak etmeye hak kazanabildiklerini duyduk, fakat gözlerimizle görmediğimiz için şimdilik bu kadar malumatla iktifa edelim.

Haftasonu planlarınızda  Beyoğlunda gezmek var ise Galatasaray mevkiinde Hazzopulos pasajından geçerken gözleriniz ikinci kat seviyelerinde Pazar Mezatı tabelasını seçerse çantacının yanındaki dar merdivenlerden bir kat yukarı çıkın ve bulduğunuz ilk sandalyeye kurulun. Kimbilir belki sizin karşınıza babaannenizin dinlediği bir taşplak, dedenizin balkan savaşında çektirdiği bir askerlik hatırası fotoğrafı, dayınızın ortamektep takdirnamesi veya teyzenizin gelinlik kızken rüyasını gördüğü dikiş makinasının faturası çıkabilir.

Hakikaten ilginiz çektiyse, http://www.pazarmezati.net/

Mahmut B.

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.