EkolojiManşet

Japonya nükleer felaketin eşiğinde

0
kashiwazaki'de yangın
2007'de Kashiwazaki Kariwa santralinde deprem ardından yangın çıkmıştı

Bugün Japonya’nın kuzeyinde meydana gelen 8.9 büyüklüğündeki depremin ardından ülkenin nükleer santrallerine dair kaygılar devam ediyor. En son duyumlar ciddi kaygı verici. Fukishima’da 3000 kişi tahliye edildi ve ülke tarihinde ilk defa bir nükleer acil durum ilan edildi.  Onagawa nükleer santralinde yangın çıktı. Ülke çapında 20 reaktör devre dışı bırakıldı.

Depremin ardından Fukushima 1 ve 2 reaktörlerinde soğutma sisteminde arızalar üzerine yerel saatle Cuma gece saatlerinde santralin etrafından 3000 kişinin zorunlu tahliesi emredildi. Santralin işletmecisi Tokyo Elektrik Şirketi’nden (TEPCO) Cumartesi sabahı yapılan açıklamaya göre ise santralin bir türbin binasında radyasyon seviyesi yükselmeye devam ediyor ve reaktör muhafazasında basınç artmakta, bu durum ve de açıklamalar soğutma çabalarının başarısızlığına işaret ediyor.

Henüz bir sızıntı haberi ise yok. Alınan bilgilere göre inşa halinde 2, çalışan 6 reaktör bulunan santralde deprem sıraında reaktörler acilen devredışı oldular, ancak özellikle 1 numaralı reaktörün soğutma sisteminin çökmesi üzerine ülke tarihinde ilk defa nükleer acil durum ilan edildi.Yeşil Gazete bu endişe verici gelişmeyi takip ediyor.

 

Onegawa santrali

Yangınn çıkan Onegawa santrali Akkuyu'ya benzer bir coğrafyada, ve yine Ecemiş fay hattı yakınındaki Akkuyu gibi bir deprem ülkesinde

Diğer tearaftan, Onagawa santralinde yangın çıktı. Yangının haberi Kyodo ajansı tarafından geçilmeden önce santralin sahibi Tohuku Elektrik Şirketi her hangi bir olay rapor edilmediğini açıklıyordu. Bölgenin yerel idaresei daha evvelki raporların aksine soğutma sisteminde bir arıza olmadığını açıkladı.  Yangın daha sonra kontrol altına alındı ve söndü. 2005’teki bir depremin ardından da bu santralde havaya sülfürik asit dağılmıştı.

 

kashiwazaki'de yangın

2007'de Kashiwazaki Kariwa santralinde deprem ardından yangın çıkmıştı

Japonya’da benzer bir yangın son olarak Kashiwazaki Kariwa’da bulunan dünyanın en büyük kapasiteye sahip nükleer santralinde 2007’de 6.8 büyüklüğünde bir depremin ardından çıkmış, soğutma havuzundan ise denize 1.5 litre radyoaktif su sızıntısı olmuştu. Ayni sırada devrilen varillerden düşük dereceli atık sızıntısı olmuştu.

Şu anda 10 metreyi bulan tsunami dalgalarının kıyıları vurduğu Japonya’da santraller otomatik olarak durmuş durumda ve kontrol ediliyorlar. Onagawa’da yangın söndürüldü, ancak olayların haberleri geldikçe ülkenin elektrik kaynağının ne zaman normale döneceği meçhullüğünü koruyor. Yetkililer artçı şoklara dair kaygılarını koruyor ve acil durum hâli devam ediyor.

Japonya elektrik enerjisinin %55’ini nükleer santrallerden elde ediyor, ve santrallerin güvenlik kaydı Japonya ile nükleer anlaşma masasında oturmakta olan Türkiye’de sanılanın aksine kaygı verici boyutlarda; zira ciddi bir şeffaflık sorunu yaşanıyor ve nükleer olaylar yansıtılmıyor, yansıyanlar ise çok geç yansıyor. 1999 yılında Tokaimura’da reaktör için yakıt hazırlanışı sırasında kontrolsüz bir nükleer reaksiyon başlamış, yaşanan kazada 2 kişi ölmüş, yüzlerce insan radyasyona maruz kalmış, 10km çapında alan boşaltılmıştı. Olay üzerine Tokyo Elektrik Şirketi’nin (TEPCO) tüm reaktörleri güvenlik tedbirlerinin kontrolü için devre dışı  bırakmıştı. 2004’te Kansai’ye ait Mihama santralinde yaşanan kazada 4 işçi hayatını kaybetmişti. 2006’da ise vatandaşların açtığı dava üzerine Japonya’nın en yeni santrali olan Shikata nükleer santrali mahkemece depreme karşı güvensiz bulunmuş ve kapatılmıştı.

2002’de TEPCO’nun teftişlerde yalan raporlamalara gittiği ortaya çıkması üzerine şirketin tüm 17 reaktörü yine devre dışı bırakılmış, skandal büyük yankı bulmuştu. Tokyo Merkezli Vatandaşların Nükleer Bilgi Merkezi’ne göre Japon nükleer sanayiinde gizlilik kültürü hakim ve devlet denetimlerde yeterli değil. Ülkede hâlâ birçok reaktör güvenlik sebepleriyle %70 kapasitenin altında çalışmak zorunda yada devre dışı.

Türkiye hükümeti Sinop’ta Japon şirketleriyle gizli, denetim dışı devletlerarası bir anlaşma ile bazı haberlere göre 5600 MW gücünde olabilecek bir nükleer santral yapmayı planlıyor. Konu ile ilgilli görüşlerine başvurulan Yeşiller Partisi İklim ve Enerji Çalışma Gurubu’ndan Korol Diker Japonya’da daha önce de depremlerde nükleer olayların meydana geldiğini ve endüstri tarafından her zamanki gibi gizlenmeye çalıştığını söylüyor. Japonya’nın gizlilik kaydına dikkat çeken Diker, Türkiye’nin de Japonya gibi bir deprem bölgesi olduğunu ve bu kaza, ihmalkârlık ve kazaları gizleme siciliyle Japon firmalarına bir santral yaptırılma olasılığından çok ciddi endişe duyduğunu belirtiyor. Nükleer kaza riskinin ne kadar gerçek olduğunun Çernobil kazasının 25. yıldönümü olan bu sene tekrar hatırlanması gerektiğini belirten Yeşiller, kaza riskinin yanı sıra halledilemeyen onbinlerce sene ölümcül seviyede radyoaktivite yayacak atıklar problemi ve santrallerin normal işleyişi sırasında çevrelerindeki doğa ve insan sağlığına soğutma suyu ve sızan radyoaktif izotoplarla verdikleri zararlarla nükleer enerjinin bir altrnatif olamayacağını belirtiyorlar; Türkiye’nin bir an evvel güneş, rüzgar ve doğayla uyumlu, sürdürülebilir şekilde idare edilen diğer yenilenebilir enerji kaynaklarıyla enerjinin az ve verimli kullanılması üzerine kurulu bir enerji politikası benimsemesi gerektiğini söylüyorlar.

 

(Yeşil Gazete, NIRS, CNIC, Kyodo News Agency, Reuters, BBC, Business Insider, The Guardian, CNN Türk, Washington Post, Daily Telegraph)

More in Ekoloji

You may also like

Comments

Comments are closed.