Köşe Yazıları

Demek iyi şeyler yapıyoruz!!

0

Son günlerde, doğa ve ekoloji mücadelesi hiç olmadığı kadar gündeme geliyor. Haberlere çıkıyor, konuşuluyor, haklı bulunuyor ve yavaş yavaş da olsa kitleleşiyor. Allianoi’nin üzerine baraj yapılmak istenmesi, İstanbul Boğazı’na İstanbul’un nefesini kesecek şekilde yapılmak istenen 3. Boğaz Köprüsü, nükleer santral, HES’ler, Küresel İklim Değişikliği’ne karşı gerçekleşen (gerçekleşecek olan) küresel mücadeleler.

Mücadele, uzun süre sonra salonlardan çıkıp sokaklara iniyor. Sokaklarda da, salondaki insanların yanına yeni yeni yüzler katılıyor, çoğalınıyor. En son Yeşiller Partisi’nin 3. Boğaz Köprüsü’ne karşı gerçekleştirdiği “2 Milyon İstanbullu” kampanyası ile ortaya çıktı bu. İstanbul’un kıyılarında insanlar bir çağrı üzerine toplandılar, mumlar yaktılar ve kentlerinin ulaşım politikasına dahil oldular. En yakın ise, 10.10.10 var. Küresel bir eylem günü. Milyonlarca insane kendi kentinde sokağa çıkacak, küresel ısınmanın durdurulması için taleplerini ortaya koyacaklar, yeni örgütlenmelere gidecekler, var olan örgütleri büyütecekler. Bir grup şehrine bisiklet yolu isterken bunun yanında, bir grup da Allianoi’ye gidecek. Orada yapılan, gözler önünde, katliama tekrar ilgi çekecekler. Doğa ve ekoloji mücaledesinin etkili olduğunu anlamanın bir yolu da “karşı taraftan” gelen tepkiler. Benzeri eylemlerde ve etkinliklerde hiç ses çıkmazken medyada, artık medyanın “ünlü” kalemlerinden de tepkiler gelmeye başladı. Tabii ki bu tepkiler kendi fikri ve maddi dünyalarını destekleyecek şekilde gerçekleşiyor.

İlk “fikir beyanı” Murat Bardakçı’dan geldi ve Habertürk Gazetesi’nde basıldı. Gazete’nin sahibinin Ciner Grubu olması ve enerjide gösterdiği faaliyetlere dikkat çekmek gerek. Ne demiş Murat Bardakçı?

“ Üzerine eski, rengi uçmuş bir tişört geçirin, hanım iseniz saçlarınızı taramaktan vazgeçin, şayet erkekseniz sakal traşınızı birkaç gün ihmal edin, meramınızı 150 kelime ile sınırlı peltek bir Türkçe ile ifadeye çalışın, aynı tornadan çıkmış sloganları hiç durmadan tekrarlayın ve her üç kelime arasında “Hayıııır!” çığlıkları atın, sonra da gidip kendinizi biryerlere zincirleyin…

Bu tavsiyelerime eksiksiz şekilde uyduğunuz takdirde “çevreci” ve “yemyeşil” bir entellektüel oldunuz demektir! ” (…) “ Boğaz’da inşa edilecek üçüncü köprüyü hedef alan patırtılar daha bitmeden, çevrecilerimize yaz aylarında yepyeni bir eğlence çıktı: Bergama taraflarında yapılan ama henüz faaliyete geçmeyen Yortanlı Barajı bahanesi ile Allianoi yaygarası! Çevrecilerimiz, Allianoi olduğu iddia edilen yerde birkaç günden buyana “Hayıııır!” çığlıkları atarak kendilerini dağlara-taşlara zincirlemekle ve dâva üstüne dâva açmakla meşguller. ”

Bardakçı, hızını alamamış olacak ki, birkaç gün sonra aynı konu üzerine ve aynı düzeyde bir yazı daha yazdı. Onun bıraktığı yerden bayrağı Sabah Gazetesi’nin güzide yazarı Emre Aköz devraldı. Her konuyu 12 Eylül Referandumu’na bağlayan Emre Aköz, Türkiye’de aptallığın %42’ye düştüğü yazısının hemen ardından yazdığı yazıda şunları kaleme almış:

“Boğaz’a yapılacak 3’üncü Köprü ve çevre yolları nedeniyle depreşen “ağaç fetişizmi”…

2 milyon ağacın kesileceğini iddia ediyorlar. Rakama itirazım var ama bir an için doğru olduğunu varsayalım…

Ne var bunda? Bugün 2 milyon kesersin, yarın 4 milyon ağaç dikersin.

Artık işler eskisi gibi değil: Yeni teknik ve teknolojiler kaybedilen ağaçları, hızla yenilememizi mümkün kılıyor.

Kafkaslar’dan gelen Karadeniz Otoyolu, Balkanlar’a bağlanacak. İstanbul’u beslemek için de gerekli o köprü ve çevre yolları. Yapmaya mecburuz.

Üçüncü köprüye karşı çıkanları izlemiştim ekranda: 10 protestocudan 9’unu gözüm bir yerlerden ısırdı; ben diyeyim Cumhuriyet mitingleri, siz deyin “Hayır”cı kalabalıktan bir kesit. Tek bir büyük aile gibi! ”

Aköz, ne kadar güzel bağlamış bir paragrafta her şeyi. 2 Milyon ağaç kesersin, yarın 4 milyon ağaç dikersin cümlesiyle aslında tamamen açıklıyor mantığını Aköz. Çevre ve orman ile olan bilgi bağı işte bu kadar. Daha fazla yazıp, sinir bozmaya ve ciddiye almaya gerek yok bana kalırsa. Sabah Gazetesi’nin de sahibinin hangi grup olduğuna ve onun da çevre mücadeleleri ile karşı karşıya kalan yatırımlarına dikkat çekmek gerek. %42’lik aptal kitle (ama aman hepsi demeyelim, çıkar dava falan açarlar, para kaybederiz. 10’da 9’u diyelim), darbeci kitle yapıyor bunları. Gerçi darbecilik şimdi “out” sanırım. Başka örgüt isimleri dolanıyor ortada.

Ve, son “fikir beyanı” Taraf Gazetesi’nin en çok bağaran yazarından geldi. Rasim Ozan Kütahyalı ne yazmış?

“Modern insanın, modern zihniyetin ve dolayısıyla modern medeniyetin tabiat ile ilişkisi baştan sona problemli ve sakat bir ilişki… Bugün “çevre/ekoloji sorunları” gibi kulaklara çok aleladede gelen meselenin kökü oraya dayanıyor. O sebeple ben “çevre/çevrecilik” gibi tanımların bu hayati meseleyi “bir kısım entelin uğraşı” haline getiren bir algı yarattığı kanaatindeyim. Türk Yeşil Hareketi eğer var olacaksa şu anki ithal dil ve üslupla bu işi götüremez, kitleselleşemez, marjinal bir hareket olarak kalır… Aynı problem değer verdiğim bir insan olan Ömer Madra’nın dilinde de var. Günümüz insanı yaklaşık 30 yıldır “Çok yakında dünya mahvolacak, her gün şu kadar canlı gidiyor, yok oluyoruz” söylemini duyuyor, vicdani duyarlılığı üst seviyede insanlara da bu söylem inandırıcı gelmiyor artık.”

Tamamen iyi niyetle yazılmış bir yazı da bu. Sorulsa, kesinlikle iyi niyetle ve destek olunmak için yazıldığı söylenecektir. Yeşil Hareket’in etkili teorisyenlerinden olan Rasim Ozan Kütahyalı’nın televizyonda yaptığı programın Kanaltürk’te olması önemlidir. Kanalın sahibi olan grubun gazetesinde ve televizyonunda yaptıklarını en iyi İzmirli çevre ve ekoloji mücadelecileri bilecektir. Bergama’da bulunan altın madeninin sahibidir bu grup.

Sonuç olarak, bir hareketin başarılı olmaya başlaması, etkisinin artması ve kalabalıklaşması ile ölçülebildiği gibi, ondan rahatsız olanların sayısının artması ile de ölçülebilir. Gelen tepkilere, tepkilerin geldiği yerlere ve gelen tepkilerin üsluplarına bakarsan şunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz: Demek İyi Şeyler Yapıyoruz!!

Yeşil Gazete ve diğer yazılar için: http://www.urbarli.net

You may also like

Comments

Comments are closed.