Türkiye

Toplu konut alanında nükleer reaktör

0
nükleer logo

nükleer logoKüçükçekmece’nin Nükleer Araştırma Merkezi’yle ilgili yaşadığı korku İl Genel Meclisi’ne taşındı. Toplu konut alanının ortasında kalan merkezde incelemelerde bulunan Çevre Komisyonu’na göre ‘ciddi bir sorun’ yok. Ancak ilçe halkı endişeli…

CHP İl Genel Meclis Üyesi Gökhan Gümüşdağ Küçükçekmece’de tehlike saçan Nükleer Araştırma Merkezi’nin tehlike saçtığına dikkat çekmek için bir önerge hazırladı. Gümüşdağ “Nükleer Araştırma Merkezi’nde yürütülmekte olan faaliyetleri için nükleer güç reaktörünün çalıştırılması zorunlu mudur? Önerge içeriğinde bahse konu endişelere yönelik bilgi istenmesi hakkında” konulu önergeyi İstanbul İl Genel Meclisi Başkanlığı’na sundu. CHP İl Genel Meclis Üyesi İhsan Alpaslan’ın da imzaladığı önerge ilgili komisyonlara havale edildi.

KENTİ YOK EDECEK GÜÇ VAR

Gümüşdağ “Önergemde dünyanın yapılmaması için direndiği Nükleer Santraller’in küçüğü sayılacak çapta olan ve tehlike anında İstanbul’u yok edecek güce sahip olan Küçükçekmece Nükleer Araştırma Merkezi’ndeki nükleer güç reaktörünün çalışıyor olmasına dikkat çekmek istedim” dedi. Gümüşdağ, merkezin civarı konutlarında on binlerce insanın ikamet ettiğine işaret ederek tehlikenin boyutlarını ortaya koydu. İstanbul İl Genel Meclisi’nin Çevre ve Afet Komisyonu’nu göreve davet eden Gümüşdağ önergesinde şunlara değindi:

50 YIL ÖNCEKİ ŞARTLAR

“Merkez 50 yıl önce, o günün şart ve teknolojileri ile kurulmuş bir merkezdir. Zamanında kurulurken şehir dışında olması tasarlanan bu merkez maalesef şimdi İstanbul’un en büyük 2. ilçesinin toplu konut yerleşim alanın içinde kalmıştır. Bu santralde şu anda nükleer güç reaktöründe enerji üretimi yapılmaktadır. Burada akla gelen ilk şey buradaki reaktörün çalıştırılması zorunlu mudur? Şayet faaliyetler için belli bir miktar enerji ihtiyacı varsa bu neden şehir şebekesinden karşılanmamaktadır?”

“Bu merkezde kullanılan bazı aletler Amerikan yapımı olup bazıları Türkiye şartlarında kopya etmek suretiyle yapılmıştır. O halde orijinal ve yerli aletlerin güvenilirliklerinin sorgulanma zamanı gelmemiş midir? Bu merkez diğer faaliyet konularından olan eğitim, endüstriyel uygulamalarda ölçme, test, belgelendirme ve ruhsatlandırma gibi faaliyetlerinin olması, nükleer enerjiye verilen önem açısından takdire şayan bir durumdur. Bu tip faaliyetlerinin devam ettirilmesinde bir sakınca yoktur, tam tersi çok olumludur. Bu tür aktiviteler için Nükleer Güç Reaktörü’nün çalıştırılması zorunlu mudur?”

ATIK NASIL İMHA EDİLİYOR?

“Nükleer reaktör bu merkezde çalıştırıldığı sürece bu yakıtın atıkları da ortaya çıkmaktadır. Muhtemelen bunlar belli standartlar içinde imha edilmektir. Ancak, bu tip bir faaliyetin İstanbul’un göbeğinde ve tam toplu konutlar ortasında yapılıyor olması ne derece doğrudur?

“50 yıllık reaktör büyük depremlere ne kadar dayanıklıdır?”

“İlçe halkı arasında çeşitli spekülasyon yapılmaktadır, gölde balıklar ölüyor, İstanbul çevresindeki hastane kayıtları incelendiğinde en çok hastaların Küçükçekmece’den geldiği şeklinde dedikoduları yoğundur. İlçe halkı bu durumdan ötürü endişe duymaktadır ve bu endişelerinin giderilmesi taleplerini sıkça tarafımıza bildirmektedirler. Her an deprem beklentisi olan İstanbul’un kötü senaryosunda bir yandan deprem bir yandan da nükleer reaktörle uğraşmayacağımızın garantisi var mıdır? Reaktör depremlere ne kadar dayanıklıdır?”

KİMYASAL ATIK YÜZÜNDEN BİR BÖBREĞİNİ KAYBETTİ

İlhan Mızıkacı (Emekli): Doğma büyüme buralıyım. Nükleer Araştırma Merkezi faaliyete geçtikten sonra Küçükçekmece Gölü ve derelerdeki canlıların öldüğünü biliyorum. Bunun yanı sıra bu merkezin burada yaşayan insanlara çok zararı oldu. Eşim 2004 yılında kanser oldu ve böbreğinin birini kaybetti. Doktorumuz kanserin kimyasal atıklara bağlı olduğunu söyledi. Burada akciğer ve kolotün bunların nükleer atık kaynaklı olduğunu düşünüyoruz. Bu Nükleer Araştırma Merkezi’nin buradan alınıp başka bir yere taşınması gerekiyor. Ya da burada yerleşime izin vermemeliydiler. Göl bitti, insanlar hastalanıyor, bir de deprem olursa sonucunu dahi düşünmek istemiyorum. Çünkü 1999 depreminden sonra buralarda bir sürü kaçaklar oldu. Onun da zaralarını gördük.

MAHALLE MUHTARI: ARKADAŞIM GIRTLAK KANSERİNDEN ÖLDÜ

Halkalı İstasyon Mahallesi Muhtarı Mustafa Dikel: Muhtar Dikel, Çekmece Araştırma Merkezi’nden emekli. 20 yaşında girdiği merkezden 1997 yılında emekli olan Dikel, çalıştığı süre içinde oradaki bazı kişilerin akciğer kanseri sebebiyle öldüğünü söyledi. Radyasyon atıklarının tanklarda 40 sene bekletilerek zararsız hale getirildiğini öne süren Mustafa Dikel, mahallelerinde kanser sebebiyle hayatını kaybeden bir sürü insan olduğunu dile getirerek bir de örnek veriyor: Buradan bir arkadaşımız gırtlak kanseri oldu ve doktoru bunun Araştırma Merkezi’nden kaynaklanmış olabileceğini söyledi. O kişiyi Nükleer Araştırma Merkezi’ne götürdüm, oradaki uzmanlar bunun mümkün olmadığını evdeki cihazların da radyasyon yaydığını söyledi.

İLÇE HALKI TEDİRGİN

Bölgedeki kanser vakalarınını sorumlusunun nükleer merkez olduğunu söyleyen vatandaşlar “Başka yere taşınmalı” diyor.

50 yıl önce Küçükçekmece Halkalı ve Altınşehir civarında kurulan Çekmece Nükleer Araştırma  Merkezi bugün büyük tedirginliğe yol açıyor. Çünkü o yıllarda  boş olan araziler zamanla yerleşime açılıp kalabalık bir nüfusa erişince Nükleer Araştırma Merkezi insanlar ve çevre için tehdit oluşturmaya başladı. Olumsuzluk önce Küçükçekmece Gölü’nde sonra da insanlar hastalanınca fark edildi. Merkez civarında oturan çevre sakinleri hastaneye başvurduklarında doktorların radyasyon sebebiyle kanser olduklarını söylemesi ise merkezle ilgili rahatsızlığı hat safhaya çıkardı. Merkeze en yakın yerleşim birimi olan Altınşehir Konutbirlik’te oturanlar, kimyasal atıkların kanser vakaalarına sebebiyet verdiği görüşündeler…

ORTAK GÖRÜŞ MERKEZİN BÖLGEDEN TAŞINMASI

Atilla Ekici (İşçi): Burada yaşayan insanlar hastalanıyor. Sebebi buradan yayılan radyasyon olabilir. Kimse Nükleer Araştırma Merkezi’ne 500 metre mesafede yaşamak istemez.

Hüseyin Köybaşı (Emekli): 10 yılı aşkındır burada yaşıyorum bu merkezin burada yaşayan herkese zararlı olduğunu biliyoruz. Bu kimyasal, zehirli bir madde ve sağlığımızı olumsuz etkiliyor. Bu civardaki hastanelerde hasta sayısı çok fazla. Merkez buradan kesinlikle kaldırılmalı.

Figen Güney (Emlakçı): 12 yıldır burada yaşayan Küçükçekmece sakini olarak, Nükleer Araştırma Merkezi’nin insan sağlığını tehdit ettiğini çok iyi biliyoruz. Onun dışında çevre kirliliğine de neden olacağının da farkındayız ve bizler burada yaşamak zorundayız. Ayrıca deprem riski var ve burası selden etkilenen bir bölge. Bütün bu faktöreler kaygı duymamıza neden oluyor. Küçükçekmece’de kanser hastası olan insan sayısı fazla olduğunu düşünüyorum. Küçükçekmece Nükleer Araştırma Merkezi kaldırılmalı.

İsmet Tek (Esnaf): 20 senedir buradayız. Merkez neredeyse 50 yıldır var. Derelerde de büyük bir kimyasal kirlilik var, dereler hergün değişik renkte akıyor. Neden buraya yerleşime izin verdiler. Burada 300 bine satılan marka evler var.  Yerleşim hızla devam ediyor. Onlar da ‘Biz sizden önce buradaydık, nereden geldiniz ve etrafımızı sardınız’ diyorlar. Dah evvel çöplük dolayısıyla eylem yaptık ve çöplük kapatıldı. Nükleer santral konusunda böyle bir hassasiyet henüz gün yüzüne çıkamadı çünkü insan sağlığını gizliden gizliye tehdit ediyor.

İsmihan Sayın (Esnaf): 22 senedir burada esnafım. Nükleer Araştırma Merkezi’nin zararlı olduğunu biliyoruz ama elimizden bir şey gelmiyor. Nükleer enejinin radyasyon olarak insana zararı olur çevreye bitkilere zarar verir. Merkez kaldırılsın istiyoruz.

Çevreye tehlikeli atık bırakılmamış

İl Genel Meclisi AK Parti Grup Başkan vekili Cemal Özdemir, İl Genel Meclisi’ne verilen Küçükçekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi’nin çevreye olan etkisi konusundaki soru önergesinin Afet ve Acil Durum Komisyonu ile Çevre ve Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonu’na havale edildiğini söyledi. Cemal Özdemir “Komisyon üyelerimiz tarafından yapılan ziyaret ve hazırlanan kapsamlı rapor hakkında Ekim ayı toplantılarında meclisimiz bilgilendirilecektir. Raporda da görüldüğü üzere, tesisten çevreye bu güne kadar radyoaktif içerikli herhangi bir sıvı veya katı atık bırakılmamıştır ve de bu nitelikte herhangi bir sızıntı olmamıştır. Küçükçekmece Gölü’ndeki kirlenme tamamen diğer endüstrilerden ve evsel atıklardan kaynaklanmaktadır” dedi.

Reaktör yerleşim için riskli değil

Çevre ve Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonu ile Afet ve Acil Durum Komisyonu’nun ortak bilgilendirme raporunda ise şunlara yer verildi: ÇNAEM’in mevcut sınırları içirsindeki reaktörün konumu komşu yerleşim için ciddi ve önemli bir risk oluşturmamaktadır. Tesisten çevreye bu güne kadar radyoaktif içerikli herhangi bir sıvı ve katı atık bırakılmamıştır ve bu nitelikte herhangi bir sızıntı olmamıştır. Göldeki kirlenme diğer endüstrilerden ve evsel atıklardan kaynaklanmaktadır. Bu da tarafımızca izlenmektedir. Bina tadilatı reaktör binasının burada beklenen büyüklükteki olası bir depreme karşı güçlendirilmesi projesini de kapsamaktadır. Ancak incelemeler reaktör binasının güçlü bir şekilde inşa edilmiş olduğunu göstermiştir. Son derece duyarlı sismik cihazların reaktörün herhangi bir deprem durumunda birinci dalgalar algılanarak durdurulması garanti altında tutulmaktadır.

Müdür Osmanoğlu komisyona bilgi verdi

Küçükçekmece Nükleer Araştırma Merkezi Müdürü Erdal Osmanlıoğlu, 28.09.2010 tarihinde İl Genel Meclisi Afet ve Çevre Komisyonları başkanlarının ve üyelerinin merkezi ziyaret ettiğini söyledi.Osmanoğlu “Bahsettiğiniz Meclis Üyesi’nin sorularının da içinde bulunduğu bir dizi sorularına cevap verilmiştir. Bu nedenle, Meclis Komisyon Başkanı’nın bilgisi dahilindedir. Merkez müdürü olarak, yasa gereği basına açıklama veya beyan verme yetkim olmadığından göstereceğiniz anlayış için teşekkür ederim” dedi.

‘Merkezde çalışan personel gayet sağlıklı’

Binanın 1955-60 yıllarında Amerikan teknolojsiyle yapıldığını söyleyen İl Genel Meclisi Çevre Komisyon Başkanı Ahmet Türk ise “Ben kendim inşaat mühendisiyim, binayı çok diri ve sağlam gördüm” diye konuştu. Raporların ve verilerin bölgede tehdit oluşturmadığı na dikkat çeken Türk şöyle devam etti: Bu işin yönetiminde olanlar çocuklarıyla birlikte orada yaşıyorlar. 2 bin 500 dönüm alanda yapılan ölçümlerin sonuçları olumlu. Olumsuz olsa ilk önce onlar kendi ailelerini tehlikeye atmaz. 900 personel gayet sağlıklı. Ben ikna oldum.


KAYNAK: STAR GAZETESİ (1 Ekim 2010)

More in Türkiye

You may also like

Comments

Comments are closed.