Tony Blair'den Diana İtirafı: Sağı Solu Belli Olmayan Bir Meteordu

Eski başbakan Blair, Prenses Diana’yı ‘çılgın duyguların kadını’ olarak tanımlıyor

Eski İngiltere Başbakanı Tony Blair’in bugün piyasaya çıkan ‘Bir Yolculuk‘ adlı anı kitabı İngiltere’de gündemin başına oturdu.

Downing Sokağı 10 Numara’da geçirdiği yılları anlatan Tony Blair, İngiltere siyasetinin en tepesindeyken dönemin öne çıkan olaylarına ve insanlarına şahsen nasıl baktığını kaleme alıyor.

”Bir dönemin ruhunu özünde taşıyan, avcunda tutan, tanımlayan bir insandı. Olağanüstü dikkat çekiciydi.”

Blair’in bu iltifatlarına layık olan kişi, 1997’de başbakanlık koltuğuna oturduğu yıl Paris’te bir araba kazasında ölen Prenses Diana.

Tony Blair, Diana’nın ölümünün daha önce eşine rastlanmadık küresel bir hadiseye dönüştüğünü anlatıyor.

Fakat Blair, ”Her erkek gibi, güzel bir prensese duyduğu hayranlığın” yanısıra, ”Prenses Diana’nın sağı solu belli olmayan bir meteor” gibi yaşadığını, ”çılgın duyguların kadını” olduğunu yazıyor.

Prenses Diana, Paris’te geçirdiği araba kazasında yanında ölen Mısırlı milyarder işadamı Muhammed el-Fayed’in oğlu Dodi ile birlikteydi.

Prenses’in Dodi el-Fayed ile ilişkisini ”tedirgin edici” ve ”sorunlu” diye niteleyen Tony Blair, Diana ile ölümünden önce son karşılaşmalarında bu konuyu kendisine açtığını, ama Prenses Diana’nın Başbakandan duyduklarını “hiç hoş karşılamadığını” belirtiyor.

Brown’un ‘imkânsızlığı’

Tony Blair’in anı kitabında hem büyük sıfatlar kullanarak methettiği, hem de hataları olduğunu açıkça dile getirdiği bir kişi daha var.

İşçi Partisi liderliğini ve başbakanlık görevini devrettiği, Gordon Brown.

Blair, “Brown zor, hatta zaman zaman insanı deli eden biri miydi? Evet. Ama aynı zamanda güçlü, yetenekli ve parlaktı. Bu niteliklerine her zaman saygı besledim.” diyor.

Fakat Tony Blair’e göre, İşçi Partisi’nin son seçimlerde iktidarı kaybedişinin nedeni, reform sürecini ileri götürmekte tutuk davranan Gordon Brown’a dayanıyor.

Tony Blair, kitabıyla ilgili olarak BBC‘ye verdiği mülakatta Brown ile ilişkisini “Açıkçası zordu…Neredeyse imkansızdı. Ama hükümette birlikte çalıştığımız zamanların büyük bölümünde önemli bir güç kaynağıydı.” dedi.

Kitabın Guardian gazetesinde yayımlanan alıntılara göre Blair, Brown’un “Duygusal zekasının sıfır olduğunu, bu yüzden de başbakanlık işini yürütemeyeceğine inandığını” yazıyor.

Tony Blair, kitap için aldığı söylenen 4 milyon sterlinlik avansı ve sonrasında elde edeceği geliri İngiliz Kraliyet Alayı’na bağışlayacağını açıkladı. Bağışlanan para, yaralı gazilere yardım amacıyla çalışan bir hayır kurumuna aktarılacak.

Blair, BBC mülakatında, kitabın daha bir satırını bile yazmadan önce tüm gelirini Silahlı Kuvvetler’le ilgili bir fona bağışlamayı kararlaştırmış olduğunu anlattı.

Blair’in bağış için yapmış olduğu seçim, Irak savaşından dolayı kendini suçlu hissettiği yorumlarına yol açmıştı.

Buna karşın Tony Blair, ölen ve yaralanan askerlerden dolayı duyduğu büyük üzüntüyü aktarmakla birlikte, Irak’ın 2003 yılındaki işgalinden pişmanlık duymadığını söylüyor.

Blair, “Saddam Hüseyin’in işbaşında tutulması, iktidardan uzaklaştırılmasından daha büyük tehlikeler içerirdi.” diyor. (BBC)