Köşe Yazıları

Dünya Gününüz Kutlu Olsun

0

Bugün 22 Nisan… Ama bugün sadece dünya günü değil.

Bugün aynı zamanda yeşil hareketin 40. doğum günü. Dünyanın en genç siyasi hareketi, 1968 devriminin çocuğu olarak 22 Nisan 1970’de doğdu. Kırk yıl önce bugün, ABD’nin dört bir yanında 20 milyon insan aynı anda sokağa çıktı, aşırı tüketime ve çevre kirliliğine dikkat çekti ve tarihin ilk dünya günü kutlamaları yapıldı. Bu aynı zamanda o güne dek görülmüş en kitlesel gösterilerinden biriydi.

Bugünün aynı zamanda yeşil hareketin doğum günü olarak anılması sadece bir yakıştırma değil. Aslında yeşil hareketi kendinden önceki ve sonraki çevre hareketlerinden ayırmak için kullanılan yararlı bir sembol.

Çevre ve ekoloji hareketlerinin tarihinde çeşitli dönüm noktaları anılır. Örneğin 1962’de yayınlanan Sessiz Bahar ve 1968 tarihli Nüfus Bombası gibi kitaplar… Ya da 1972’de gerçekleşen bir dizi olay: Büyümenin Sınırları raporu, ilk büyük çevre zirvesi olan Birleşmiş Milletler Stockholm Konferansı ve The Ecologist’in “Hayatta Kalmak İçin Kılavuz”u…

Ama bunların hiçbiri tek başına yeşil hareketin doğumuyla özdeşleştirilemez. Çünkü temel çıkış noktaları benzer de olsa, yeşil hareket ne bilimsel araştırmalarla, ne uluslararası konferanslarla, ne de ekolojik kıyamet uyarılarıyla aynı şeydir.

Yeşil hareket her şeyden önce sokak ve eylem demektir.

Bir şey daha var: Yeşil hareketin sadece ekolojik duyarlıktan değil, aynı zamanda şiddetsizlikten, feminist mücadeleden, barış hareketinden ve nükleer karşıtlığından doğduğunu her zaman tekrarlarız. Ama bir şeyi genellikle unuturuz. Yeşil hareketin aynı zamanda endüstriyel sistemin insanları köleleştiren mekanizmalarına isyan eden bir özgürlük talebinden doğduğunu… Bu da 68 demektir.

1968, özellikle İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra doruğa ulaşan protestan ahlakına, ya da kitlesel aşırı üretime, çalışma tapınmasına ve muhafazaklaşmaya karşı daha önce Beat kuşağında avangard örneklerinin görüldüğü bir isyanın kitleselleşmesiydi… Bu isyanı daha iyi anlamak için Mayıs 1968’in hemen öncesinde, Paris’te Daniel Cohn-Bendit tarafından fitili ateşlenen öğrenci isyanının üniversitelerdeki kız-erkek yurtlarının birleştirilmesi talebiyle başladığını hatırlamak yeterince açıklayıcıdır.

68 devrimi sadece savaşa ve ekolojik yıkıma değil, aynı zamanda muhafazakarlaşmaya, sıkıcılığa, materyalizme, bürokrasiye, gerontokrasiye ve siyaset mekanizmalarının hantallığına karşı da bir isyandı.

22 Nisan 1970, dönemin çevrecilerini Vietnam savaşına karşı mücadele eden barış hareketiyle ve yaptıkları gösterilerde askere çağrı kağıtlarını yakan çiçek çocuklarıyla buluşturdu. Yeşil hareket işte bu buluşmanın ürünüdür.

Yeşil hareketin içinde doğduğu burç işte bu yüzden çiçek burcudur. Paranın egemenliğine, üretimin ve tüketimin kutsanmasına ve ilerleme tapınısına karşı çiçek çocuklarının burcu.

Doğum gününüz ve dünya gününüz kutlu olsun…

You may also like

Comments

Comments are closed.