Köşe Yazıları

Eko-Sosyalizm, Nasıl?

0

Ekoloji ve Kapitalizmden Sosyalizme Geçiş (John Bellamy FOSTER  http://www.ekolojistler.org/ekoloji-ve-kapitalizmden-sosyalizme-gecis-john-bellamy-foster.htm ) yazısında, “kapitalizmden sosyalizme geçiş, kapitalist dünya sistemindeki çevre ülkelerin başı çekeceği bir sürdürülebilir insani kalkınma mücadelesidir.” sözü yer alıyor burada karşımıza çıkan “insani kalkınma” kavramı yazının ilerleyen bölümlerinde ve Küba’yla ilgili örnekte de yineleniyor.

Bu söz bir çeviri sorunu olarak mı kalkınma diye ele alınmıştır yoksa J.B.Foster aynen bu anlama gelen bir söz mü kullanmıştır. Merak ediyorum

Gerçi “Sosyalizmin inşasında temel sorunun iktisadi kalkınma değil insani kalkınma olduğunu “Küba’da İnsan ve Sosyalizm” eserinde açıkça dile getiren kişi Ernesto “Che” Guevara idi.” sözleri bu merakıma bir yanıt gibidir ama “kalkınma” sözü kendine nasıl bir altyapıda sorusunu sormayı gerektiriyor ve bu altyapı gezegenin sınırlarını ne kadar zorlayacak?

Sovyetler Birliği’nin Stalin yüzünden aşırı üretim olgusuyla tanıştığı ve aslında sosyalizmin ekoloji konusuna yabancı olmadığı ilk dönem örnekleriyle kanıtlanmaya çalışılıyor. Sosyalizmin altyapısının üretim araçlarının ileri kapitalizm gelişmişlik düzeyine gereksinim duyduğunda hemfikirsek bu gelişmişlik düzeyinin ekolojik dengeyi zorlayıp zorlamadığının hesabının yapılmış olması gerekmez mi?

Kapitalizm Paris’e girmezden önce Paris veba salgınlarıyla çalkalanıyordu. Daracık sokaklar güneş görmeyen evler biriken çöpler ortalık yerde yığılmış foseptikler… Tam bir ekosistem felaketini ortaya koyuyordu. Kapitalizm Paris’i yeniden yapılandırdı.  Geniş caddeler güneş gören evler ve temizlik ortaya çıktı…   O döneme özgü ekolojik felaketi kapitalizm önledi.  Burada kapitalist devrimden sonra ekolojik devrim gerçekleşti denebilir…

Bunu hesaba katarak kapitalizmin de ekolojik olabileceğini söylemek mümkün gözükebilir (mümkündür demiyorum ama sanırım bu aralık üzerine “yeşil ekonomi” yutturmacası-yeşil badanalama oturuyor.)

Bilinçli bir toplum değil midir ekolojik toplum? Zorunlulukların oluşturduğu bir ekolojik altyapıda yaşıyor olmak ekolojik toplum olunduğunu kanıtlar mı? Bence Hayır! bu durumda yeniden insanın belli bir gelişmişlik düzeyini yakalaması için “insani kalkınma” ya dönüyoruz.  Bu bir yeşil bir ekolojist olarak tüylerimi diken diken eden kalkınma sözcüğünden arınmak ve de zorunlulukla özgürlük arasındaki bağı  iyi anlamak gerekiyor.

Nasıl olacak bu iş?

Çevreciler TEMA’ya gidiyor ama Sosyalistlerle olamıyorlar. Sosyalizmin ekolojik olanının uygulanabileceğinin de garantisi yok.  Ya gene bir Stalinle karşılaşılırsa bir ömürlük milyonlarca insan emek ve hayatı geçip gidecek boşa demesek de bir avuç deneyim uğruna!..

Bu düşünceleri çok tartışmamız gerekiyor. Yazık bir köşede durup herkese göz kırpıyor ama zihinlere giremiyor neden acaba!

You may also like

Comments

Comments are closed.