Yeşeriyorum

İspanya'da Katalanca Altyazı Tartışması

0
İspanya'nın başkenti Barselona sokaklarından bir görünüm 1 şubat pazartesi günü sinemaya giden Barselonalılardan, haftalardır süren tartışmalardan habersiz olanları, salonun önüne geldiklerinde hiç beklemedikleri bir durumla karşılaştılar: Sinemaların çoğu kapalıydı!

Bilet gişesine yaklaşıncaya kadar süren şaşkınlıkları, cama iliştirilmiş açıklamayı okuyunca ya öfkeye ya da sempatiye dönüştü:

“Salonlarımız, Katalunya Bölge Yönetimi’nin çıkardığı Yeni Sinema Yasası’nı protesto amacıyla, bir günlüğüne kapalıdır. Umarız yasa geri çekilir ve böylece kepenklerimizi temelli indirmek zorunda kalmayız.”

Sinema salonu sahipleri ve film dağıtım şirketlerini bu eyleme iten yasa, 13 ocak tarihinde Katalan Parlamentosu’nca onaylanan, fakat gündeme geldiği yaklaşık bir yıl öncesinden bu yana hararetle tartışılan, ‘meşhur’ sinema yasasıydı.

Yasaya göre, bölgedeki sinema salonlarına gösterdikleri filmlerin yarısının altyazı ya da dublajlarını Katalanca sunma zorunluluğu getirilmişti. Hali hazırda Katalunya’daki sinema filmlerinin altyazı ve dublajlarının yüzde 97’sinin İspanyolca, yüzde 3’ünün Katalanca olduğunu ekleyelim.

Bu küçük ama önemli detay da dikkate alındığında, yasanın esas hedefinin Katalan dilini korumak olduğu açıkça anlaşılıyor.

Yeni düzenlemenin, sinema salonu sahiplerinin ve film dağıtıcılarının tepkisini çekmesinin sebebi ise neredeyse tamamen ekonomik kaynaklı.

Yasanın etkisiyle, gelirlerinde yüzde 14 oranında azalma olacağını buna bağlı olarak da 1768 kişini zorunlu olarak işten çıkarılacağını öne süren yasa karşıtı kanat oldukça kalabalık. Zira, protesto eylemi kapsamında, Katalunya’daki 790 sinema perdesinden 560’ı karardı.

Yasayı destekleyen kanat ise oldukça aktif. Eyleme katılan sinema salonlarının bir çoğunun duvarlarında aynı gece “Bu sinema salonu Katalanca’yı hiçe sayıyor!” yazıları beliriverdi.

Katalanca-İspanyolca ilişkisi

Sinema salonları etrafında cereyan eden olayları daha iyi anlayabilmek için Katalanca’dan bahsetmemiz gerekiyor.

Buralara dışardan bakan birisi için İspanyolca ile Katalanca arasındaki fark hiç de bariz değildir: ‘Buenos dias’ ‘Bon dia’ olur, ‘buenas noches’ ‘Bona nit’, yani iki dil arasında yalnızca bir lehçe farkı varmış gibi görünür, dışarıdan bakan bir göze.

Fakat bu fark sanıldığı kadar önemsiz değildir ve Katalan toplumu için hayati bir anlam taşır.

Katalan dili, kendini ‘devletsiz bir halk’ olarak tanımlayan Katalan toplumu için, tarih içinde varlığını koruyabilmenin en önemli aracı olagelmiş bir değerdir, özellikle de 40 yıllık Franko diktatörlüğü boyunca.

1931’de ilan edilen 2. Cumhuriyet’in ilanıyla, İspanyolcanın yanında Baskça ve Galce ile birlikte, bölgesel resmiyet kazanan Katalanca, 1936’da kurulan Franko rejiminde devlet politikası olarak yok sayılmış, bastırılmıştır.

Katalonya'da bir köy

İspanyol milliyetçiliği, İspanyolca dışındaki dilleri sadece farklı aksanlar olarak görmüş, kamusal alanda kullanımlarını yasaklamıştır.

Mesela, çocuğuna ‘Jordi’ ismini vermek isteyen bir Katalan, oğlunun nüfus kâğıdına ismin ispanyolca versiyonu olan ‘Gorge’ yazdırmak zorunda kalmıştır. Ya da Barselona Futbol Klübü’nün katalanca ismi ‘Futbol Club Barcelona’ ispanyolcaya çevrilip ‘Club de Futbol Barcelona’ olmuştur.

İşte bu baskı döneminde Katalan halkı, Franko rejimi karşısında kimliğini korumanın yollarından biri olarak Katalanca’ya sarılacak, onu yaşatmak için elinden geleni yapacaktır. Popüler alandan bir örnek: 1968’de İspanya’yı Eurovision Şarkı Yarışması’nda temsil etmek üzere seçilen dönemin pop yıldızı Joan Manuel Serrat, katalanca olan şarkısı ‘La la la’yı İspanyolca söylemesi kendisine dayatılınca, yarışmadan çekilecektir.

Peki ya bugün?

Franko rejiminin sona ermesi ve demokrasiye geçişle birlikte katalanca, bölgesel resmi dil statüsüne yeniden kavuşur ve dilin korunup geliştirilmesi Katalan Özerk Yönetimi’nin kültür politikalarında öncelikli bir yer edinir.

Özellikle genç kuşaklar arasında İspanyolcanın yaygınlaşmasının önüne geçilmesi için çeşitli önlemler alınır.

İşte bugünlerde sinema salonlarına yansıyan tartışmaları doğuran Katalan Sinema Yasası da bu önlemlerden biridir.

Bir yanda Katalanların dillerini yaşatmak için attıkları adımlar, bir yanda bunların İspanya’nın bölünmez bütünlüğüne zarar verdiğini iddia eden İspanyol milliyetçisi tavır.

Bir yanda her geçen gün daha da kozmopolit olan, İspanyolcanın İngilizcenin Fransızcanın yaygınlığını artırdığı bir Barselona, bir yanda Katalanca’nın varlığını koruma çabası.

Ve bir yanda Katalan sinema salonlarının ekonomik endişeleri, bir yanda ise Bölgesel Yönetiminin kültür politikaları.

Tartışmalar süreceğe benzer. (Altuğ Akın/BBC/Barselona)

More in Yeşeriyorum

You may also like

Comments

Comments are closed.