Köşe Yazıları

Helal Sana Selçuk Özbek

0

Ben bu sabah aslında Ümit’in çağrısı karşısında ona istinaden, dün de kimi gruplara yazdığım öneriden girecektim ki, zaman aymazlığı yaşarken, pat televizyonu aç sesleri ile pc başına geçmek durumunda gördüm kendimi. Baştan kabul ediyorum taraf bir yazıdır bu, katılırsınız katılmazsınız ama unutmayın insan evladına kıyamaz. Ha kıyılacak bir durumda yoktur o ayrı.

Bizim Birgün’le beraberliğimiz , bağımsız bir gazete girişimi olarak başladı. Bir avuç insan 10 lira, 100 lira ile gazeteye ortak olduk. Bu gazetenin diğerlerinden farkı patronsuzlu idi, farkı sosyalist duruşta muhalif olması idi. Bu gazete bizim düşlerimiz idi biraz. Adı günlerce yapılan tartışmalar sonucu ortaya çıkmış idi. BirGün mutlaka demiştik. BirGün size de BirGün gerekebilir şiarı ile yola çıkmış bir serüvendü bizimki. Buyıl 6. yılımızdayız ve kimse patronsuz bir gazetenin bu kadar uzun süreceğine inanmamıştı. Bazen ümidin kırıldığı anlar yaşanmadı değil ama inadına yaşamak, sevmek inadıyla yola çıkan Birgün düşlerinden hiç vazgeçmedi.

En son 12 eylül de Erdal Eren’in şimdi kızımın odasını süsleyen posterle BirGün bağımsız bir gazete olmanın farkını koymuştu ortaya.

Bağımsız olmak kafa tutabilmektir biraz, bağımsız olmak eyvallah dememektir biraz.  Bağımsız olmak düşlerinin peşinden gidebilmek biraz.

BirGün çok eleşirildi ama Birgünü farklı yapan unsurlar vardı. Örneğin yıllardır bir okur grubu var ve her türlü eleştiriyi Birgün Okur grubunda dile getiyorlar, bu da birtür  selfkontrol getiriyor, okur ya da ortaklar anında müdahele ediyor ve herkes, özelikle son bir yıldır çok daha sıkı nasıl daha iyi bir Birgün diye beyin fırtınaları yapıyor. Yönetim okurlarına 7/24 açık. Bağımsız bir gazete olarak okur seslerine açık.

Bir başka ayrıntı yıllardır yapılan okur toplantıları, buna da yazarlar ve okurlar katılıyor. Bu yıl yazı işleri Müdürü Selami İNCE’ nin katılacağı toplantılarda anketlerle farklı uygulamalar yapılması planlanıyor. Yani 2010 da bizi çok daha farklı bir gazete bekliyor, hataları eksikleri yok mu? vardır ama ben yıllardır okur grubu temsilcisi olarak bu konuda yorumumu bu satırlarda yazmıyorum. Birgün bazen çok kızdırsa da beni  suyum, ekmeğim havam biraz affola.

BirGün de olmak fark yaratmaktır örneğin kimileri sadece ÖDP li dese de Yeşiller’in her açıklaması her eylemi yer bulmuştur örneğin. Evet taraftır biraz ama neye taraf olduğunu iyi analiz etmek gerekir, sahteliğe karşı tarafdır, faydacılığa karşı tarafdır , ideallerine saldırıldıldığıı anda tarafdır, bedeli ne olursa olsun kendi çıkarları için ilkelerinden ödün vermez çünkü gebe olduğu bir yer yoktur, vicdanı dışında. İşte bu okuldan çıkmıştır Selçuk ÖZBEK. Okuldur biraz BirGün. Ona öğretildiği gibi, inandığı gibi, holding gazetesinde de çalışmayıp, onlar kadar da kazanmadığı ve bundan mutsuz olmadığı için inandığını yapmıştır. Birgün muhabiri, Birgün olmak tam da böyle bişeydir. Ağaçlar gibi ayakta olmak.Bu olay Birgün’ ün tirajı gibi hesaplarla yapılmış bir eylem değildir zaten.

Bu konuda Barış İNCE ile yapılan röportaj alta linktedir

http://www.renkhaber.com/haberler/Medya.64/BirGun__Eylemi_sahipleniyoruz_/13264.html

Birgünü bu konuda eleştirenler, eylemin alıntı-kopya olduğunu söyleyenler mutlaka olacaktır.

Ama oraya girmek onu yapmak biliriz ki bir kavgaya inanmaktan geçer, yürek olmaktan geçer, göze almaktan geçer, Sevgili Selçuk ve Zeynep bunları bilerek eylem kararlılığı göstermiş ve hemen ardından bağlı olduklara birimlere gerekli açıklama arkadaşlarınca yapılmıştır. Onurlu bir yürüyüşün güzel çiçekleridir onlar. Tıpkı dün Ümit’in bize acil durum dediği gibi kendisini bu olaya böyle konumlamıştır. Tepkisini böyle vermiştir.

Olayın ardından İbrahim’le ( Birgün yayın yönetmeni kabul etmese de ) konuşmamızda o;   “biz böyleyiz  işte”, derken ben de  “bekle” dedim; K openhag için Ümit Şahin de bir ekolojist olarak ekolojistlere yakışan eylemi yapacaktır. Tıpkı Birgün Muhabirimizin IMF karşısında yaptığı gibi. Çünkü doğru eylem, doğru zamanda, ses veren sonuç getiren eylemdir diyor ve ekliyorum Ümit sıra bizde. Bu yürek bu inanmış adanmışlık bizde de var.

You may also like

Comments

Comments are closed.