Köşe Yazıları

Sansürcü "Sol"

0

No_chatSovyetlerde sansürle ilgili uzmanlaşmış kurumlar vardı. Glavlit basına, Goskomizdat edebiyata, Goskino sinemaya, Gosteleradio ise radyo ve televizyona sansür uygulardı. Ülkemizde ve dünyada “reel sosyalizm”i eleştiren özgürlükçü olma iddasındaki solcular sovyetlerin baskıcı yapısını, bürokratikliğini ve sansürcülüğünü eleştiriyorlar.

Günümüz Türkiyesinde ise interneti sansürlemekten sorumlu Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) var. Bunun karşısında ise Sansüre Sansür vb. bir kaç hareket var. İnternet sansürleri Türkiye solunun çoğunlukla umrunda bile değil.

İran’da muhalifler Twitter üzerinden yüzbinleri örgütlerken, Korsan Partisi AP’de sandalye kazanırken, Obama seçim kampanyasının büyük kısmını internet üzerinden yürütürken atasözü revizyon istiyor: İnternet akar, Türk solu bakar.

Bir hareket kendini özgürlükçü olarak görüyorsa sansüre katiyetle karşı çıkmalıdır. Bir hareket kendini sosyal adaletten ve kamu vicdanından yana görüyorsa; (her türlü fikri eserin özel mülkiyet alanından çıkartılıp kamu mülkiyetine adanmasına olanak sağlayan) Kamusal Lisanslara, açık kaynak hareketine, bireyler arası paylaşım sistemlerine ve wikilere öz evladı gibi sahip çıkmalıdır.

Oysa görüyoruz ki Türkiye solu internete duyarsız, sansüre karşı üç maymun ve deneyimlerimizin bizi yanıltmadığı üzere geleceğin getirdiklerine karşı da kör.

***

İnternet sansürünün son hedefleri Myspace ve Last.fm siteleri oldu. Myspace herkesten çok bağımsız müzisyenlerin kayıtlarını paylaşma alanı olan bir sosyal ağ. Last.fm ise bireylerin birbirlerine müzik zevklerini aşılama, birbirlerini yeni müziklerden haberdar etme kanalı olan bir sosyal radyo. İki site de müziğin palyaşımını kolaylaştıran ve müziğin sunumunu demokratikleştiren uygulamalar.

Bu iki site MÜYAP’ın başvurusu sonucunda ışık hızında verilen mahkeme kararı ile TİB tarafından sansürlendi. Myspace kullanımını kendi sanatçıları seviyesinde engelleyemeyen MÜYAP siteye erişimi engelleyerek sadece biz dinleyicilere değil Myspace kullanan sanatçılarına da ceza vermiş oldu aklınca.

Bu şuursuz ve ahlaksız sansür operasyonunda jön rolünü devrimci solun ağababalarından MÜYAP başkanı Bülent Forta’nın oynadığını da belirtmeden geçemeyeceğim. Forta başkanı olduğu MÜYAP’ın ve dolayısıyla kendisine ait Ada Müzik’in daha çok kar edebilmesi için hastalıklı bir sansür mekanizmasının kullanımını meşru görmüştür. Ve sonucunda olan Myspace ve Last.fm müdavimi yüzbinlerce internet kullanıcısına olmuştur.

Bu rezil sansür dalgasından sonra Forta’nın destek verdiğini bildiğimiz sol ve özgürlükçü etiketli hareket ve de Forta’nın yazdığı Birgün gazetesi konuya ve Forta’ya ilişkin ne gibi bir duruş sergileyecekler; göreceğiz. Çünkü bu sefer MÜYAP isimli kap içinde biriktirilmiş dışkılar özgürlüğün kafasından aşağı boca edilmiştir.

Bilişimin özgürleşmesi ve demokratikleştirilmesi konusunda politka üretemeyen sol, en azından Forta’yla arasındaki ilişkilere açıklık getirmelidir. Tabii devrimci Bülent’in sansürcü Forta’ya dönüştüğünü idrak edebilip, ağababalığına karşı gelme tutarlılığını gösterebilecek birileri çıkarsa…

You may also like

Comments

Comments are closed.